Anadolu’nun ücra bir köyünde dünyaya gelen Erdal’ın kendine koyduğu tek hedefi muhtarlık koltuğudur. Hem ezeli düşmanı Mesut’a karşı savaşmak hem de kendini tüm köye ispatlamak zorundadır. Erdal, Reşo, ve Erdal’ın kendisine rakip gördüğü Çiko, yani Mesut. Romanda bu üç kuzenin maceralı köy hayatı ve Erdal’ın muhtar olma hayalleri anlatılıyor. Erdal sürekli Reşo ile planlar yapıp, kendisini öne çıkarmaya çalışan, Mest’u da alt etmek isteyen, zeki bir çocuk. Mesut ise Erdal gibi muhtar olmak isteyen ve bu yüzden sürekli Erdal ile yarış halinde olan biridir. Erdalın muhtarlık koltuğu için neler yaptığını, ne kadar çabaladığını, bunun için neleri göze aldığını hem gülerek hem de üzülerek okuyacaksınız.
Yazarın çocukluk anılarını romanlaştırdığı bir eseri. Küçük bir çocuğun taşra hayatının zorluklarından sıyrılıp kahraman olma çabalarını okurken 90’lı yıllara dönüyorsunuz. Kitapta sadece çekişmeleri değil, aynı zamanda köy halkının dayanışma içinde olduğunu, bir öğretmenin öğrencilerinin hayatına ne kadar güzel dokunabileceğini de okuyoruz. İlk sayfasından son sayfasına kadar keyifle okuyacağınız, zaman zaman sizi kendi çocukluğunuza götürecek, bazende film izliyormuş havasıyla okutup kahkaha attıran bir eser. Tavsiyemdir.
#YaptığımızÇocukluk
^
^
#alıntı
Unutma ki kendini başkalarıyla kıyaslamaya başladığın an, sen sen olmaktan çıkar başkası olursun.
^
^
@kusuratyayinlari @erdalsahin__ #bloghemsire #bookstagram #edebiyat
