Bir cemiyetin hayatını, en güzel anlatan edebiyatıdır. Osmanlı edebiyatı ; başından sonuna kadar kasidecilik, meddahlık ve mersiyeciliğin, yani ruhu satılmış bir dalkavukluk zihniyetinin abidesini yaratmıştır. Sanatkarlarla, saray bendeganı arasındaki fark, birincilerin daha ince bir hüner müsabakasına girmiş olmalarıdır. Fuzuli ile Tasavvuf şairleri istisna edilirse, bu edebiyatın cemaat ruhu ile alakasız olduğu görülür.