Alfred Adler, yaşam bilgeliğini kavram olarak burada tamamen asıl anlamında, yani yaşamı olabildiğince rahat ve mutlu bir biçimde sürdürme sanatı olarak ele alıyor. Bu sanatın kılavuzuna mutlu olmanın öğretisi denebilir: Buna göre bu kavram, mutlu bir şekilde var olmanın yönteminin gösterilmesidir.
Adler'e göre, her insanın kendince seçtiği ve erişmek için çabaladığı idealleri, onun bugünkü davranışlarını etkiler ve o insana özgü ruhsal süreçlerin oluşmasına yol açar. Adler'e göre, yaşam biçimi çok küçük yaşlarda belirir. Dört, beş yaşlarından sonra yaşanılan her şey, o yaşa kadar edinilmiş kalıplara göre benimsenir. İnsanların davranışları, duyguları, algıları ve tutumları çok küçük yaşlarda oluşur ve böylece geleceklerini belirler.