Basit beyinler yaşamlarını, kişiliklerle ve doğal sonucu olarak dedikodu ve gıybetle tüketirlerken; gelişmiş beyinler, fikirlerle ve düşünce dünyasının verileriyle ömürlerini değerlendirirler.
“Din” esas itibarıyla akla, mantığa, düşünen insana hitap eder; ve insanların düşünmesini, tefekkür etmesini, aklını mantığını kullanmasını ister. Yani “Din” kişinin, kendi yolunu kendinin çizmesini ister.
Aşikârdır Zâtı Hak, görmeyi bir dilesen. “Benliği”dir var olan, adını silebilsen. Düşünürsün ki varsın; oysa bu varsayımın!! Zâtı Hak’tır varlığın, “nefs”ini görebilsen!