Yaşıyoruz Sessizce

Şükrü Erbaş
İki kişilik bir yalnızlığım fotoğraflarının önünde Birisi alıp götürdüğün, öteki bırakıp gittiğin. Bu kitap, bizim sagu, mersiye, ağıt geleneğimize, göç edeni de burada tutan, yaşatan yepyeni bir özellik getiriyor. Üç kadim kavram, yaşamın üç büyük izleği, aşk, yalnızlık ve ölüm, şiirden şiire iç içe geçerek birbirinin kapısını çalıyor. Sonra üçü birlikte gelip hepimizin hayatına doluyor. Yaşıyoruz Sessizce, aşkın, emeğin ve dünyanın ölümle bir daha yüceltildiği bir varoluş simyası. Şeref Bilsel Sarkaç durdu. Kapı yok. Ayna buğulanmıyor. Tanrı bitti. Ölüm değil büyük ceza Her zerresi yalnızlık Bir dünyayı sevmek hâlâ. Ayrılık burcum... Parmaklarım birer mihrap çırası Gövdem bitene kadar tüteceğim başında
84 sayfa
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

81 syf.
8/10 puan verdi
·
10 saatte okudu
Ömür Hanım'a(Hatice Erbaş)
Şükrü Erbaş
Şükrü Erbaş
, benim toprağım.Yani Yozgat'lı.1953 doğumlu.Bu incelikte ve hassasiyette biriyle aynı memleketin insanı olmak beni mutlu etti. Babama sordum.Tanır mısın diye? Aralarında 10 yaş var.Belki bi tanıdık bulurum ortak. Tanışmayı değil de bir imzalı kitabı olsa yeter.72 senesinde Toprak Mahsulleri Ofisinde çalışmış.Daha 19 yaşındayken. Rahmetli
Yaşıyoruz Sessizce
Yaşıyoruz SessizceŞükrü Erbaş · Kırmızı Kedi Yayınevi · 201614,2bin okunma
84 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Boğazımız düğüm düğüm "Yaşıyoruz Sessizce" Yaşıyoruz Sessizce; bir ölümün, bir ağır yasın, bir buruk acının ve bir Ömür'ün, Şükrü Erbaş'ın şahgülü Ömür Hanım'ın kitabı. Ben hiç evlenmedim. Kimseye hayat arkadaşım demedim. Yılları ve yılların getirdiği acı-tatlı her şeyi birlikte göğüslediğim bir kadını da yitirmedim. Bir kadını
Yaşıyoruz Sessizce
Yaşıyoruz SessizceŞükrü Erbaş · Kırmızı Kedi Yayınevi · 201614,2bin okunma
84 syf.
10/10 puan verdi
Ancak bir kalp ağrısı yazdırabilir bu dizeleri..
Kalbim acıdı, dizeler bulanık göründü gözlerime.. Öncelikle kitabın giriş kısmında yazarın eşine ait bir söz var, onunla başlamak istiyorum incelemeye. "Babanız içerde şiir yazıyor diye çocuklarımı sessiz ağlattım ben." (Hatice Erbaş) Bu söz yazara, eşi vefat ettikten sonra bir yakını tarafından aktarılmış. Yazar bu söz hakkında şunu söylüyor: Beni darmadağın etti. Bu iki dize benim odada yazdığım tüm şiirlere bedeldir. "Yaşıyoruz Sessizce" ismi kadar bu kitaba yakışacak başka isim düşünemiyorum. Çünkü yazar eşinin hastalık süreci başlangıcında ve devamında yazdığı şiirlerde ne kadar aşk dolu ne kadar zarif ve Ömür Hanım olmadan ne kadar yaşanamayacağını anlatmış. 45 yıl evlilik hayatının izlerini işlemiş şiirlerine. Tek bir kadın sevmiş ve sevmeye devam etmiş mezar taşında bile. O şiir yazmak için bir kadından başka bir kadına yönelmenin gerekli olmadığını, duygular içtense sevilen insanın nefes almaması bu duyguları azaltmayacağını hatta körüklenen közler gibi sürekli yenileceğini göstermiş. Bazı kısımlarda gözyaşı dökmeden geçemiyor insan, teşekkürler bu duyguları yaşattığın için güzel insan.. Son olarak kitap hakkında bilgi edinmek için linkteki videoda 15.47 dk dan itibaren izleyebilirsiniz şairin kendi dilinden.. İyi okumalar youtu.be/uASiGVYZBOs
Yaşıyoruz Sessizce
Yaşıyoruz SessizceŞükrü Erbaş · Kırmızı Kedi Yayınevi · 201614,2bin okunma
84 syf.
9/10 puan verdi
·
3 günde okudu
"Seni unutacak ömrüm kalmadı Bir soğuk zamanın akşamında Dönüp yine sana başlıyorum ..." Ne güzel sevmiş
Şükrü Erbaş
Şükrü Erbaş
öyle değil mi?
Yaşıyoruz Sessizce
Yaşıyoruz Sessizce
kitabı,
Şükrü Erbaş
Şükrü Erbaş
'ın, eşi Hatice Erbaş'ın ölümünden sonra ona yazdığı şiirlerden oluşuyor. Giden sevgilinin ardından yazılan, geride kalanın yüreğinin ateşini harflere döktüğü bir ağıt bu
Yaşıyoruz Sessizce
Yaşıyoruz SessizceŞükrü Erbaş · Kırmızı Kedi Yayınevi · 201614,2bin okunma
84 syf.
10/10 puan verdi
·
3 saatte okudu
Kendi "Ömür Hanım"ımı göz önünde bulundurarak okudum kitabı. Boğazım düğüm düğüm oldu... Bir hayata başka bir hayat nasıl sığar, bilir misiniz? Aşkla! "İki kişilik bir yalnızlığım fotoğraflarının önünde Birisi alıp götürdüğün, öteki bırakıp gittiğin." (Sf. 18) Şu iki mısradaki acıları neyle anlatabilirsiniz ki şiirden başka? Hikâye, roman yaşanılanı anlatırken şiir yaşayanı anlatıyor. Kendi "Ömür Hanım"onu düşünerek dedim, "İyi ki ben de seninle yaşadım dünyayı." (Sf. 67) Ölüm, insanın ensesinde her an. Ama insanın kendi ölümü mü, sevdiğinin ölümü mü öldürür, onu düşünmek istemiyorum. Şiir kitabı okurken ağlar mı insan?
Yaşıyoruz Sessizce
Yaşıyoruz SessizceŞükrü Erbaş · Kırmızı Kedi Yayınevi · 201614,2bin okunma
84 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Sevmenin dünyayı sevmek olduğunu senden öğrendim” diyor şair, zaten değil midir ki her aşk dünya nüfusunu ikiye düşüren. “Biz” den ibaret kılan. Ölüm ve hasret iliklerine kadar işliyor kitapta. Ama boğmuyor. Kitap gerçekten bir ağıt gibi… Hafif, hüzünlü ve ölenin ardından gözyaşı döken biri kadar savunmasız… Kitap boyunca Erbaş’ın dizelerinin inceliği altında ezilip aşkın sonsuz haline şahit oluyorsunuz. Acının en aşk halini dizeleriyle tattırdığı için. Gidin ve ilk fırsatta bu kitabı okuyun. Ölümün var olduğu dünyada her an sonsuza dek kapanacak gözlerden yaş akıtmayın, kapanan göz kapakları bir daha açılmaz olur, unutmayın... Keyifli okumalar...
Yaşıyoruz Sessizce
Yaşıyoruz SessizceŞükrü Erbaş · Kırmızı Kedi Yayınevi · 201614,2bin okunma
84 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
12 saatte okudu
“YAŞIYORUZ SESSİZCE...”
“İki kişilik bir yalnızlığım fotoğraflarının önünde. Birisi alıp götürdüğün, öteki bırakıp gittiğin..” Yazarın okuduğum ilk kitabı, onunla da ilk tanışma kitabım oldu. 1953 Yozgat doğumlu ve hayatta olan bir şairimiz ##$##yazarSeolar:i2395.$$#$$ 2015 Yılında eşi Hatice Hanım’ın vefatı üzerine 2016’da ‘
Yaşıyoruz Sessizce
Yaşıyoruz Sessizce
’yi kaleme almış. 45 Yıllık evliliğini, takma adıyla ‘Ömür Hanım’ dediği ‘ömrünü’ toprağa veren Erbaş, eşinin hastalığı sürecinde ve vefatının ardından yalnızlığını bu satırlara dökmüş.. Kitabın başında şöyle bir cümle geçiyor: ‘Babanız içeride şiir yazıyor diye, çocuklarımı sessiz ağlattım ben.’ (Hatice Erbaş). Bu iki dizeyi okuduktan sonra şiirlerini zaten başka bir anlamla okuyorsunuz. Şair de bu söz hakkında şunu söyler: ‘Beni darmadağan etti. Bu iki dize benim odada yazdığım tüm şiirlere bedeldir..’ İnsan başka nasıl katlanır ölüme bilmiyorum. Öyle hissettiriyor ki Şükrü Erbaş cümlelerini ve çok derin anlamlar içeriyor her sayfası. Bir günde okunabilir, kısacık ama defalarca dönüp okursun her şiirini. Bazen Ömür Hanım olup tebessüm ediyorsunuz mısraların karşısında, bazen içiniz burkuluyor. Sadece şiir değildi okuduklarım, birer ağıttı aynı zamanda.. ‘Ömrüm’ dediğin insanı kaybedince bitermiş insanın ömrü. Sonrası ‘sessizce yaşamak’. En kabuğuna çekilmiş, en güzel yaşayış şeklidir belki de ‘sessizce yaşamak’. Umarsız, beklentisiz, zararsız, kendince, olabildiğince, yaşıyorsun, nefes alıyorsun. En asil tercihtir belki de. Kitabın adı da şiirleri kadar güzel, naif bu yüzden.. Şiir severler için ölüm, özlem ve yalnızlık temalı harika bir kitap, okuyun ve okutun...
Yaşıyoruz Sessizce
Yaşıyoruz SessizceŞükrü Erbaş · Kırmızı Kedi Yayınevi · 201614,2bin okunma
84 syf.
·
Puan vermedi
·
3 saatte okudu
Despina Yozgat'tan gelmiş...
"İki kişilik bir yalnızlığım fotoğraflarının önünde Birisi alıp götürdüğün, öteki bırakıp gittiğin." Şükrü Erbaş şiirleri okuyanlar bilir ki yüreğinizin bir kenarına bi çentik atar her mısrasında. Yaşıyorum sessizce kitabında Ömür hanım'a(Hatice Erbaş) sözleriyle seslenişi bir insana verilecek en güzel hediyenin kelimeler olduğunun özeti gibi. Kelimelerini o kadar naif ve hafif ve yufka bir şekilde dizelerine diziyor ve işliyor şair şiirlerinde, bir mısrasında kendinizi bulabiliyorsunuz. Şiir denilince ülkemizde çok fazla şair ön plana çıkıyor mısralarına acılarınızı, hüzünlerini, sevinçlerinizi ve mutluluğu bıraktığımız şairlerimiz var ve şairane yazan buna yüreğindeki dizeleri kalemi sayesinde yüreğimize işleyen sayılı şairlerden birisi Şükrü Erbaş'dır Eline yüreğine sağlık.
Şükrü Erbaş
Şükrü Erbaş
Not:başlıkta memleketime torpil geçtim.
Yaşıyoruz Sessizce
Yaşıyoruz SessizceŞükrü Erbaş · Kırmızı Kedi Yayınevi · 201614,2bin okunma
84 syf.
10/10 puan verdi
·
1 saatte okudu
Aşk ölümsüzdür...
Kitap, Şükrü Erbaş’ın eşi Hatice Erbaş’ın ölümünden bir sene sonra yayımlanmış. Heyecanla övülen kitabı açtığımızda Hatice Erbaş’ın “ Babanız içerde şiir yazıyor diye çocuklarımı sessiz ağlattım ben” cümlesiyle tokat gibi çarpıyor yüzümüze hüzün. “Ne olur ben gelene kadar çürüme” diyor arkasından canım Şükrü Erbaş. Sevdiğin bir insanın gözünün önünde tüm çabalarına rağmen ellerinden kayıp gidişini mısralara dökmenin cesareti de kolay değildir dedirtiyor empati kurduktan sonra. Sevda sözleri karalayıp arkasından aldatması, sevgilisi şusu busu çıkmayacak kadar aşık bir şair. Hem aşık olmanın hem yas tutmanın dersini vermeli. Aşkın, ölümden sonraki eşsiz acıyla karışmış yalnızlığın dizeleri ancak bu kadar yüreğe dokunabilirdi, iyi ki tanıştık bu kitabıyla.
Yaşıyoruz Sessizce
Yaşıyoruz SessizceŞükrü Erbaş · Kırmızı Kedi Yayınevi · 201614,2bin okunma
84 syf.
10/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Özge Çeçen
Özge Çeçen
'e ithafen Ölmeye yattım ama ecel bir türlü gelmedi. Bütün sesleri susturdum şimdi yaşıyorum çığlık çığlığa. Bir kadın düşünün. Bir erkeği onurundan doğurabilen bir kadın. "Bana hiç şiir yazdın mı?" diye sorarak uğruna şiir değil kitap yazdıran bir kadın ve o güzel sevgiyi sonuna kadar hak eden bir adam. O adam ki artık yaşadığımı anlayamıyorum diyor karısının ölümünden sonra. Derin bir matemdi bu kitaba akıttıkları, şiirlerine yansıttıkları. Çünkü güzelliğin tanrısı onu bırakıp gitmişti. O dertliydi. Evlerin yalnızca eşyalardan yapılmadığını öğrenmişti. O evi ev yapan bir kadının aşkıydı ve o kadın gidince ev dar gelmişti adama. Sığamıyordu odalara. Çünkü onu, o kadını, Şahgül'ünü unutacak zamanı kalmadığını anladığı için dönüp dönüp yine onu sevmeye başlıyordu. Mezarına bir gün bile gitmeyince yalnızlık doluyordu içine. Her mezar dönüşü onu yazıyordu şiirlerine. Harf harf dağılmıştı dizeler ve her biri bir taş gibi düşüp eziyordu yüreğimizi. Ölüm ve özlem iliklerinize kadar işliyor. Konu ölüm ancak ölümün kasveti sizi boğmuyor. Tıpkı bir ağıt gibi bir bir sıralanmış geri gelmeyecek olan, yerine konulmayacak olan bir kadına yazılabilecek en güzel şiirler. Kadınları böyle en gerçeğinden sevebilen erkeklere sadece helal olsun diyor, hepsine saygı duyuyor ve konuyu kapatıyorum. Bu değerli kitabı hediye eden sevilesi insan Özge'ye teşekkürler. Umarım Şükrü Erbaş gibi aşkın ve sevginin değerini bilenler tarafından hep sevilir.
Yaşıyoruz Sessizce
Yaşıyoruz SessizceŞükrü Erbaş · Kırmızı Kedi Yayınevi · 201614,2bin okunma

Yazar Hakkında

Şükrü Erbaş
Şükrü ErbaşYazar · 45 kitap
7 Eylül 1953 tarihinde, Yozgat'ta dünyaya geldi. Annesi, Lalezar Hanım; babası Doğan Erbaş'tır. İlk ve orta öğrenimini Yozgat'ta tamamladı. Ankara'da Gazi Eğitim Enstitüsü Sosyal Bilimler Bölümü'nden 1978'de mezun oldu. Toprak Mahsulleri Ofisi'nde memurluk ve yöneticilik yaptı, bu kurumdan emekli oldu. 1984 yılında başladığı edebiyat hayatının ilk yıllarında, Yarın dergisinde kurul üyesi olarak yer aldı. Edebiyatçılar Derneği'nde 1993-1995 yılları arasında genel sekreterlik, 1998-1999 yılları arasında başkanlık yaptı. İlk şiiri 1978 yılında, Varlık Dergisi'nde yayımlanan sanatçı; "Yolculuk" adlı şiir kitabıyla, 1987'de Ceyhun Atuf Kansu şiir ödülüne layık görüldü. Şiir dışında deneme ve antoloji dallarında da eser veren Erbaş, halen PEN Yazarlar Derneği üyesidir. Yarın dergisi yazı kurulunda görev yaptı (1984). Edebiyatçılar Derneği'nde yöneticilik görevinde bulundu (1993-1999). Şair, halen Antalya'da yaşamaktadır. Şükrü Erbaş, ilk şiirini Varlık dergisinde, 1978 yılında yayınlandı. "Yolculuk" adlı şiir kitabıyla, 1987 Ceyhun Atuf Kansu şiir ödülüne değer görüldü. Ayrıca, "Dicle Üstü Ay Bulanık" şiir kitabıyla1996 Orhon Murat Arıburnu şiir ödülünü, "Üç Nokta Beş Harf" şiir kitabıyla 2002 Ahmed Arif şiir ödülünü ve "Gölge Masalı" adlı şiir kitabı ile de 2005 Ömer Asım Aksoy şiir ödülünü kazandı. Şiir, edebiyat ve yaşam üzerine denemeler yazdı. Denemelerini "İnsanın Acısını İnsan Alır" (1995) ve "Bir Gün Ölümden Önce" (1999) adlı kitaplarında toplayan Şükrü Erbaş'ın, "Gülün Sesi Gül Kokar" (1998) adlı düzyazılarından oluşan bir kitabı da vardır.
30 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.