İhtiyar Balıkçı - Bütün Eserleri 1

Yaşlı Adam ve Deniz

Ernest Hemingway
Yaşlı Adam ve Deniz (İhtiyar Balıkçı), Ernest Hemingway'in ölümsüz eserlerinden biridir. Hemingway 1953'te Pulitzer Ödülü'nü Yaşlı Adam ve Deniz'le kazanırken, 1954'te aldığı Nobel Ödülü'nde de bu başyapıtının önemli bir payı olmuştur. Yaşlı bir Kübalı balıkçının açık denizde dev bir kılıçbalığıyla olan can yakıcı mücadelesini, son derece sade ve kuvvetli kelimelerle anlatır. Bu hikâyesiyle Hemingway, yenilgiye karşı cesaret, kayba karşı şahsi başarı temasını kendine has modern üslubuyla yeni baştan anıtlaştırmıştır. Yaşlı Adam ve Deniz, MEB'in belirlediği 100 Temel Eser arasında da yer alıyor.
88 sayfa · İlk Yayın Tarihi: Eylül 1950
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

136 syf.
·
Puan vermedi
Ernst Hemingway'in yazdığı bu kitap, bir balıkçının hikayesini konu alır. ''Büyük balık''ı yakalamak isteyen bu balıkçı, 85 günlük uğraşları sonucunda büyük balığı yakalar. Bunu da her zamankinden fazla açılarak yakalar. Yani hedefine ulaşmak için kendini bir adım ileriye götürmüş ve sadece hedefine ulaşmıştır. Bu hedefine ulaşıncaya kadar çektiği zorluklar da kitabın konusudur.
Yaşlı Adam ve Deniz
Yaşlı Adam ve Deniz
Ernest Hemingway
Ernest Hemingway
Yaşlı Adam ve Deniz
Yaşlı Adam ve DenizErnest Hemingway · Bilgi Yayınevi · 201736,7bin okunma
148 syf.
·
Puan vermedi
·
32 saatte okudu
"Talih çok değişik biçimlerde çıkar insanın karşısına, kim tanıyabilir onu?" "Her şeyi ihtiyardı balıkçının-yenilgi nedir bilmeyen, neşeli, deniz rengi gözlerinden başka. "
Yaşlı Adam ve Deniz
Yaşlı Adam ve DenizErnest Hemingway · Bilgi Yayınları · 202536,7bin okunma
148 syf.
10/10 puan verdi
·
24 saatte okudu
" Ama insanoğlu yenilgi için yaratılmamıştır, dedi. İnsan yok edilebilir ama yenilemez." Muazzam bir uzun öykü. Bir zamanların başarılı balıkçısı olan yaşlı adamın uzun bir aradan sonra çıktığı seferde yaşadığı iç hesaplaşma, mücadele ve cesaretinin anlatıldığı hikâyede kendimi uçsuz bucaksız okyanusta onunla birlikte hissettim o mücadeleyi onunla bende verdim. Beş gün boyunca peşinde olduğu dev kılıç balığıyla hayatta kalmaya çalışırken en küçük bir ümitsizliğe yer yoktu dünyasında. Yenilgiye karşı cesaret, kayba karşı şahsi başarı temasını sürekli kendine hatırlatan yaşlı Santiago, bir çok noktada kendimi sorgulamamı sağladı. İnsan kendi kendinin en büyük motivasyonu bence. Yaşam mücadelesi verdiğimiz bu okyanusta evet, başımıza her an iyi şeyler gelmiyor. Ama olaylara nerden bakacağımız kesinlikle bizim elimizde. Neden oldu ? Niye ben ? Mahvoldum, bittim...diyerek karalar bağlamak mı ? Ya da küçücük bile olsa kendi payımıza güzel bir çıkarımda bulunup yeni umutlara yelken açmak mı ? " Ümit etmemek aptalca,diye düşündü. "
Yaşlı Adam ve Deniz
Yaşlı Adam ve DenizErnest Hemingway · Bilgi Yayınları · 202536,7bin okunma
154 syf.
·
Puan vermedi
·
19 günde okudu
Eklemek istedim .. Ihtiyar bir balıkçının hayatın da ki en büyük balığı tutmaya çalışırken verdiği mücadeleyi anlatıyor. Defalarca kez başarısızlıkla sonuçlanmış olsa da, kazanılan tecrübenin değerini anlatıyor öykü bence. Tecrübenin hiç beklenmeyen bir anda yardıma yetişmesi insana imkansızmış gibi gelse de, çoğu zaman gerçekleşerek şaşırtır insanı. İşte böyle anlardan biri anlatılmış bu öyküde. Balıkçının yaşadıklarını, onun yanındaymışçasına hissettiriyor Yazar.
İhtiyar Balıkçı
İhtiyar BalıkçıErnest Hemingway · Serhat Yayınları · 198836,7bin okunma
İkarus’un Kanatları, Yaşlı Adam’ın Zıpkını
148 syf.
9/10 puan verdi
Efsaneye göre İkarus, Atinalı bir mimar ve sanatçı olan babası Daedalus ile birlikte kapatıldıkları labirentten, labirenti ziyaret eden kuşların kanatlarından düşen tüylerden ve balmumundan elde
Yaşlı Adam ve Deniz
Yaşlı Adam ve DenizErnest Hemingway · Bilgi Yayınları · 202536,7bin okunma
148 syf.
8/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Kitabı bitireli iki gün oldu ve bugün daha önce yapılan incelemeleri okumak istedim. Ve evet onları okurken bir aydınlanma yaşadım. Ben kitap bittiğinde yaşlı adamımız kılıçbalığını köpekbalıklarına kaptırdığı için yenildi diye yorumlamıştım. Halbuki çok daha önemli olan bir şeyi kaçırmışım, farketmemişim; adamımız yaşamının en büyük balığını tuttu. Yani başardı. “Önemli olan gittiğimiz durak değil, yoldur” diyormuş aslında kitap. Bakış açımı değiştirmem gerektiğini anlamama vesile olduğunuz için teşekkürler. Umarım uygulayabilirim de...
Yaşlı Adam ve Deniz
Yaşlı Adam ve DenizErnest Hemingway · Bilgi Yayınları · 202536,7bin okunma
Tutkulu Hastalık
136 syf.
·
Puan vermedi
Dünya üzerinde bildiğim üç fena hastalık vardır. Hastalık deyince hepimizin aklına bizi kıvrım kıvrım kıvrandıran yataklara düşüren, hastanelere koşturtan bazen daha beter sonuçlara yol açan illetler
Yaşlı Adam ve Deniz
Yaşlı Adam ve DenizErnest Hemingway · Bilgi Yayınları · 202536,7bin okunma
88 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
İnsanoğlu için umut her zaman vardır… Kübalı yaşlı balıkçı Santiago tam 84 gün boyunca balığı yakalayamamasına rağmen 85nci günde yakalayacağına dair umudu hep vardı. İhtiyar balıkçı kasabalı halk tarafından her ne kadar bahtsız ve güçsüz bir balıkçı olarak görünse de yılların vermiş olduğu birikimle teknesinden ve denizinden vazgeçmeyen güçlü bir karakterdir. Manolin ise çıraklık dönemini ihtiyarın yanında geçirip balıkçılık mesleğinde pişen daha sonra ihtiyar balıkçının bahtsızlığı üzerine ailesi tarafından ihtiyarın yanından alınıp başka bir balıkçının yanına verilen çocuktur. Her ne kadar balıkçı ustası değişse de ihtiyar balıkçıya karşı saygısı ve inancı hiçbir zaman azalmadı. Kitap boyunca ihtiyar balıkçı ile 85nci günde o devasa balığı tutmaya çalışacaksınız. Peki, siz ihtiyar balıkçının yerine olsaydınız 84 gündür tutulmayan balığın 85nci gün tutabileceğinize inanır mıydınız? İçinizdeki umudun ışığına koşar mıydınız? Balığı yakaladığınızda çekilen çileye ve acıya katlanır mıydınız? Çevreden gelen saldırılara karşı gücünüzü kaybetmeden kendinizi, teknenizi ve nimetinizi koruyabilir miydiniz? Bunu sadece balıkçı olarak düşünmeyin, normal yaşantınız da yaşadıklarınızı düşünerek cevap verin. Çünkü kitabı bitirdiğinizde kendinize sualler sormaya başlayacaksınız. Siz, siz olun hayatınız da koymuş olduğunuz hedeflerinizden ve hayallerinizden hiçbir zaman vazgeçmeyin… Keyifli okumalar dilerim...
Yaşlı Adam ve Deniz
Yaşlı Adam ve DenizErnest Hemingway · Bilgi Yayınları · 202536,7bin okunma
Çok sevdim çokkkk ...
108 syf.
·
Puan vermedi
"...sonuna kadar direneceğim." diyordu 96. sayfada yaşlı adam. Hayatınızda hak ettiğiniz halde elde edemediğiniz bir büyük ikramiye (ama en kötü şartlar altında ) karşınıza çıksa ve bu sizin son şansınız olsa, ne yaparsınız? İnsanoğlunun hem ihtiyaçtan hem de açgözlülükten fırsat peşindeki bir av köpeği olduğunu anlatırcasına insan psikolojisi üzerine düşünmeye iten Hemingway, ihtiyar balıkçı Santiago’nun hırs ve kibirden arınmış, denizdeki tecrübeleri ve doğaya duyduğu aşkla yaşadığı bu sade ama güçlü hikayeyi buz dağının görünen kısmıyla bize sunuyor .. Uzun zamandır bu kadar keyifle kitap okumamıştım , yine bir bitişin hüznü ve böylesine muazzam bir kitap okumanın mutluluğu ve hazzı içerisindeyim. Umudunuzu yeniden bulabilecek kadar güçlü değilseniz, kaybetmeyin ! Ya da kaybedin, İhtiyar Balıkçı ile aramaya çıkın, mutlaka bulursunuz....
Yaşlı Adam ve Deniz
Yaşlı Adam ve DenizErnest Hemingway · İlya Yayınevi · 200236,7bin okunma
Emeklilik, Kıdem Tazminatı, Yaşlı Adam.
112 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Bir yaşlı adam vardı, bunu kendin olarak düşün. Bir deniz vardı, bunu hayatın olarak düşün. Bir büyük balık vardı, bunu emeğin olarak düşün.
Yaşlı Adam ve Deniz
Yaşlı Adam ve DenizErnest Hemingway · Oda Yayınları · 199836,7bin okunma

Yazar Hakkında

Ernest Hemingway
Ernest HemingwayYazar · 48 kitap
Oak Park, İllinois'de doğdu. Hemingway, beş çocuklu ailesinin iki erkek çocuğundan birisiydi. Adını, babası ve de amcasının adlarından almıştı. Çocukluğunda eski bir müzisyen olan annesinden müzik dersleri aldı. İlk makalelerini lise yıllarında okul gazetesi olan Trapeze'de yayınladı. Yazılarında daha çok Ring Lardner etkisi gözlemleniyordu. 1917 yılında liseyi bitirdi. Lisenin ardından ailesinin isteğinin tersine üniversiteye gitmek yerine Kansas City Star adlı gazetede muhabir olarak göreve başladı. Hemingway'in liseden mezun olduğu bu yıllarda Avrupa'da I. Dünya Savaşı başlamıştı. ABD o yıllarda savaş konusunda tarafsız kalsa da daha sonra Nisan 1917 de savaşa girmesinin ardından Hemingway de orduya katılmak için başvurdu. Fakat Hemingway sol gözündeki bozukluktan dolayı orduya alınamadı. Ardından 1917 sonlarına doğru Kızılhaç'ın da gönüllü aldığını duyduğunda ilk başvuranlar arasındaydı. Ocak 1918'de Hemingway'in başvurusu kabul edildi ve ambulans şoförü olarak göreve alındı. Kızılhaç'ta çalışmaya başlar başlamaz gazetedeki işinden ayrıldı. Gazetede kaldığı kısa zaman içerisinde birçok yöntem ve de teknik öğrendi. Daha sonraki yıllarda o günleri "Gazetecilik yıllarında öğrendiğim kurallar en güzelleri idi ve de tüm yazarlık hayatım boyunca onları unutamadım" şeklinde hatırlayacaktı. Avrupa'da ilk olarak vardığı şehir Paris oldu. Orduda bir süre normal bir görevli olarak çalışmasının ardından ambulans şoförlüğüne geçti. 8 Haziran 1918 de birkaç adım ilerisinde patlayan bir Avusturya topu yüzünden ağır şekilde yaralandı. Yardım etmeye çalıştığı İtalyanlardan bir tanesi ölürken diğeri bacaklarını kaybetti. Aynı olay esnasında başka yaralı bir İtalyan askerini cepheye taşımaya çalışırken bacaklarından yaralandı. Yaşananların ardından İtalyan gazetelerinde kahraman olarak ilan edilip, İtalyan hükümeti tarafından Gümüş Onur Madalyası ile ödüllendirildi. Hemingway bu olayı bir mektubunda arkadaşına şu şekilde anlatıyordu: "Bazen savaşta ön saflarda büyük bir gürültü duyarsın, ben de aynı gürültüyü duydum; ardından ruhumun sanki bir mendilin cepten çekilişi gibi benden çekildiğini hissettim. Son olarak ise ruhumun bir bütün halinde tekrar bedenime döndüğünü fark ettim ve de o andan itibaren benim için ölüm yoktu." Hemingway bu olayların ardından Milan’da bir hastanede tedavisini tamamlarken hemşire Agnes von Kurawsky ile tanıştı. Bu da onun ölümsüz eserlerinden olan "Silahlara Veda" (A Farewell to Arms) adlı eserini yazmasını sağladı. Tekrar ABD'ye dönen yazar ailesinin iş bulması için yaptığı baskılara rağmen sakatlığından dolayı ordunun verdiği parayla bir yıl kadar işsiz olarak yaşadı. Daha sonra 1921 yılında eşi Hadley Richardson ile tanıştı ve evlendi. Aynı yıl içerisinde Chicago'ya göçtü. Toronto'da bulunan Daily Star adlı gazetede yazmaya başladı. Gazetede iş bulduktan sonra ilk iş olarak Paris'e taşındı. Paris yıllarında birçok yazarla tanıştı. Kendisine yavaş yavaş da olsa bir isim yapmaya çalıştı ama 1923 yılında eşinin hamile olduğunu fark edince çocuklarının Kuzey Amerika'da doğması için Amerika'ya döndüler. 1924 yılında ilk çocukları doğdu. Hemingway ailesi 1924'te tekrar Paris'e döndü. 1925-1929 yılına kadar olan dönemde Hemingway kendi yazarlık yıllarının en güzel örneklerini verdi. Bu yıllarda hiç tanınmayan bir yazarken birden bire dünyanın en ünlü yazarları arasında girdi. İlk basılan romanı olan "Güneş de Doğar" adlı kitabı bu yıllarda basıldı. "Güneş de Doğar" adlı eserinde savaş yorgunu bir askerin anılarını anlatan Hemingway 1929 yılında basılan "Silahlara Veda" adlı eseri ile çok büyük yol kaydetti. "Silahlara Veda"da yaralı bir askerin savaşta bir hemşireye duyduğu aşkı dile getiriyordu. Hemingway böylelikle savaşında anlamsızlığına değinmeyi amaçlıyordu. 1931'de Avrupa anılarından olan İspanya yıllarına dair "Öğleden Sonra Ölüm" adlı kitabını yazdı. Afrika'da yaptığı turla ilgili yazılarını ise Afrika'nın Yeşil Tepeleri adlı kitabında topladı. 1940 yılında ise en başarılı eserlerinden olan "Çanlar Kimin için Çalıyor" adlı eserini yazdı ve mesleğinde artık zirveye ulaştı. 1942'de Amerikan Deniz Kuvvetleri'ne girdi. 1944'te Fransa çıkartmasına katıldı ve de Paris'in kurtuluşuna şahit oldu. 1950'de çok da başarılı olmayan "Irmaktan Öteye ve Ağaçların İçine" adlı eserlerini yazdı. 1952'de gerçek başyapıtı olan "Yaşlı Adam ve Deniz" adlı eserini yazdı. Bu kitapta insanın yaşama nasıl bağlanması gerektiği ve de aslında insan yaşamında her şeyin boş olduğuna dair olan fikirlerini belirtti. 1953'te aynı eseri ile Pulitzer Ödülünü aldı. 1954'te ise Nobel Edebiyat Ödülü'ne layık görüldü. Hemingway tutkulu bir yaşamın ardından 1961 yılında Ketchum/Idaho'da kendini av tüfeği ile vurarak yaşamına son verdi. Fidel Castro ile kurduğu dostluk ve Castro'nun kişiliği onu çok etkilemiştir. Fidel Castro Hemingway'in ölümünün ardından, başkent Havana'da adına bir anıt yaptırmıştır.
30 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.