Yaşlılık Üzerine
Marcus Tullius CiceroYaşlılık Üzerine Quotes
You can find Yaşlılık Üzerine quotes, Yaşlılık Üzerine book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
"Kaldı ki, ölümsüz olmayacaksak bile, gene de insan zamanı gelince hayatının son bulmasını istemeli. Çünkü doğada her şeyin bir sınırı var, yaşamanın da bir sınırı var. Yaşlılık, hayatın son perdesi; tıpkı bir tiyatro oyunundaki gibi.
Doya doya da tadını çıkarmışsak, bizi bezdirmesinden sakınmamız gerek..."
"Anlaşılan, biz bu beden kafesine hapsolmakla, kaderin bize yüklemiş olduğu bir amaca hizmet ediyoruz ve ağır bir görevi yerine getiriyoruz. Çünkü bizim ruhumuzun menşei gökyüzü.."
İtibar, yaşlılığın tacıdır. ! Hatta Calatinus'a ithafen şöyle bir kitabe yazılmış:
"Bütün halklar şahittir ki,
burada yatan adam memleketinin en üstün
şahsiyetidir..."
Mezarına nakşedilmiş bu kaside pek meşhurdur..
Aslaa! :)
"O halde böyle bir şanstan yararlanmak, biz
ihtiyarların elinde; bu çağ herhangi bir uğraşımızı, özellikle de toprakla ilgili uğraşımızı yaşlılığımızın son gününe kadar sürdürmemize asla engel değil..."
Caecilius'un bir de şöyle bir sözü var:
"Ah yaşlılık, gelirken yanında başka hiçbir dert
getirmemiş olsan bile,bir tek şu yeter:
Uzun yaşadıkça insan istemediği ne çok şey görüyor..."
Hem de nasıl bir sevinç, yaşayan bilir:)
Peki, asmaların nasıl dikildiğini, nasıl
yeşerdiğini, nasıl büyüdüğünü anlatmama gerek var mı? Ama bilin ki, bu iş yaşlılığımın gençlik aşısı, neşesi; bana verdiği zevke doyamıyorum. Toprağın hayat verdiği bütün bitkilerin kendi özündeki bereketi, yani minik bir incir çekirdeğinden veya bir üzüm çekirdeğinden ya da herhangi bir ekinin, bir fidanın minicik tohumlarından o koskoca gövdelerin, dalların nasıl büyüdüğünü bir geçelim, sadece asma çeliklerini, fışkınları, aşıları, çit fidanlarını, daldırma çubuklarını düşünelim: Bütün bunlar hangi insanı kendine hayran bırakıp ruhunu se- vince boğmaz ki?.."
Evet, ölüm yaşlılardan uzun süre uzak kalamaz. Ama onca yıl yaşayıp da ölümün küçümsenmesi gerektiğini anlamayan yaşlıya yazık! Ölüm ruhu tamamıyla yok ediyorsa, üzerinde durmaya değmez, yok onu sonsuz bir ömür yaşayacağı bir yere götürüyorsa, o zaman istenilmesi gereken bir şeydir. Üçüncü bir olasılık da yoktur ya... Öldükten sonra mutsuz olmayacaksam, hele mutlu da olacaksam, ne diye korkayım? Genç bile olsa, akşama dek yaşayacağını kesin olarak söyleyecek kadar aptal bir insan var mıdır?
Bu da Züğürt tesellisi gibi olmuş:)
"Yine de her halükârda yaşlının durumu gence göre daha iyi, çünkü gencin umut ettiğini yaşlı çoktan elde etmiş.."
Bence de :) ben bu yaşlılığı bayağı bir sevdim yahu:)
"Bu yüzden bırakalım silahlar gençlerin olsun, atlar onların olsun, mızraklar onların olsun,
eskrim kılıçları, toplar onların olsun,
onların olsun yüzme müsabakaları, koşular;
biz yaşlılara onca oyun arasından aşık kemiklerini, zarları bıraksınlar yeter.
Yine de canları bilir, isterlerse bunları da alsınlar; çünkü yaşlılık bunlarsız da mutlu olabilir.."
Tam da böyle...
Solon'un kısacık bir dizede dile getirdiği "Yaşlandıkça her gün yeni bir şey öğreniyorum," sözünde bir doğruluk payı var.."