Ne olursa olsun, ben bu çölde doğduğumdan, bir yolcu gibi söz edemem ondan. Çok sevilen bir kadının çekicilikleri tek tek sözcüklere dökülebilir mi? Hayır, tümüyle seversiniz onu, denilebilir ki, gözde bir dudak bükmeden ya da bir baş sallama biçiminden gelen kesin bir iki duygulanmayla. Benim de Cezayir’le böyle uzun, kuşkusuz hiçbir zaman da bitmeyecek bir ilişkim var, o söz konusu olunca tümüyle açık görüşlü olmamı önlüyor. Ancak, insan iyice kendini verirse, bir bakıma soyutun içinde, sevende sevilenin ayrıntısını seçmeyi başarabilir.
“Şu dünyada en çok hayranlık duyduğum şey nedir, biliyor musunuz? Gücün herhangi bir şey kurmakta yetersiz kalması. Yalnız iki güç var dünyada: kılıç ile ruh. Kılıç sonunda her zaman ruha yenik düşer.”
Böylece bütün bir halk su kıyısında düşünceye dalar, binlerce yalnızlık fışkırır kalabalıktan. O zaman, Afrika'nın büyük geceleri, yüce sürgün, yalnız yolcuyu bekleyen umutsuz coşku başlar...