Dostoyevski 1962 yılında, 40 yaşlarında iken, Avrupa gezisine çıkar. Trenle Petersburg'dan çıktığı bu yolculukta Berlin, Dresden, Wiesbaden, Baden-Baden, Köln, Paris, Londra, Lüksemburg, Cenevre, Cenova, Floransa, Milano, Venedik ve Viyana'ya uğrar. İki buçuk aylık gezisinde en uzun süre kaldığı şehir Paris'tir. Bu nedenle Paris'i ve Fransızları daha çok anlatmış kitabında. Rusların, pek çok bakımdan Avrupalı insanlardan farklı olduğunu vurgulayan Dostoyevski, batının ve avrupalının pek çok şeyini eleştirir. Bu kitabın; dönemin Rus insanının Avrupalılara bakışı ve Avrupalıların da Ruslara bakış açısı konusunda bir vizyon vermesi nedeniyle okunmasının faydalı olabileceğini düşünüyorum.