Sözler ve Alıntılar
"Bence asıl ölmek, istenilmeyen bir dünyada yaşamaktır, her yirmi dört saatte yirmi dört kere ölerek."
Oooh! Öyle seviyorum ki yağmurlu havaları!
Sayfa 48Kitabı okudu
Okunup rafa atılmış bir roman gibisin içimde…
Sayfa 198 - Everest Yayınları, 2. Baskı, Kasım 2007Kitabı okudu
Niçin roman yazıyorum? Bu ihtiyaç nereden geliyor? Yeteneğimden. İyi şair olamadığım için hikâyeci oldum. İyi şair olamazdım, önümde dağ gibi Nazım vardı. İyi şair olmam için önce onu aşmam gerekirdi. Nazım aşılması zor ve olanaksız, sarp bir dağdır. Nâzım, sonsuz mavi bir denizdir. Nâzım, şiir püskürten volkanik bir yanardağ sanki.
Sayfa 90 - everest
Duvarlar bir tabut gibi,
Kuşatıyor dört yanımdan…
Nedir bu hayat yarabbi?
Usandırıyor canımdan!…
Herkes dilsiz, herkes sağır,
Tasam kâinattan ağır,
Sağa bağır, sola bağır,
Ses gelmiyor hiçbir yandan!..
İçimdeki kördüğümü,
Çözemiyor gizli eller…
Geceki düşündüğümü,
Gündüz üfürüyor yeller!..
Sayfa 107 - Everest Yayınları, 2. Baskı, Kasım 2007Kitabı okudu
...Bir başka gün nerdense bir "Roman başlangıcım" geçer. Okur. Ayaklarında takunyalar, koşarak, heyecanla geldi. Soluk soluğa sordu:
-Siz mi yazdınız bunu?
Çekinerek
-Evet, dedim.
-Birader dedi, neden bahsetmediniz bundan.
Siz hikâye yazın, roman yazın!
"İnan ki şair sözü elbette doğrudur" diyen ruhların mühendisi yüce şair Nâzım Hikmet yine haklı çıkacaktır.
Bu öneriden sonra Orhan Kemal artık düz yazıya geçmiştir. Şiir yine yazmaktadır. ama çalışmalar şiirden, öyküye dönmüştür.
Sayfa 87 - Tekin Yayınevi
Yaşayışımız tesadüflere bağlı.
Sayfa 47 - Everest Yayınları, 2. Baskı, Kasım 2007Kitabı okudu