Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

2019 Aralık

Yedikıta - Sayı 136

Yedikıta Dergisi
Hicaz Demiryolu, sadece şehirleri değil; gönülleri ve kalpleri de birbirine raptediyordu. Bu yüzden inşası, bütün dünya Müslümanları tarafından yakından takip edildi, ta Hind ü Çin'den bile bu yol için yardım geldi. O tarihlerde, bilhassa Türkistanlı hacıların mukaddes yolculuktaki ilk durakları, teberrüken ziyaret ettikleri hilafet merkezi İstanbul olurdu. Şabdan Bahadır, böyle bir yolculukta İstanbul'a uğradı. Bu ziyaretinde, Hicaz Demiryolu için yardım toplandığını duyunca, yanındaki altın rublelerin neredeyse tamamını tasadduk etti. Göstermiş olduğu bu fedakârlık ve gayret-i diniyye sebebiyle de Hicaz Demiryolu Madalyası ile taltif edildi ve berat verildi. Böylece Osmanlı Devleti'nin resmî kayıtlarına giren, hikâyesini bir Kırgızistan seyahatimizde, tam da onun doğduğu topraklarda dinlediğimiz bu bahadır kimdi? Zira hayırseverliğinden ziyade, bey soyundan gelmesi ve kabiliyetli bir asker olması sebebiyle “bahadır” unvanını taşıyordu. Peki, bu unvanı nasıl hak etmişti? Kazandığı askerî-diplomatik başarılarla mı, yoksa halkının Ruslar karşısında daha fazla kırılıp yok olmasına mani olduğu için mi? Belki de hususiyle, medreseler kurup çocukların ilmî ve tasavvufî eğitim almasını sağlamasıydı esas sebep. Hakkında farklı görüşler olsa da en nihayetinde bir halk kahramanı olan ve Sultan İkinci Abdülhamid'in özel olarak hazırlattığı Hicaz Demiryolu Madalyası'na layık görülen Şabdan Bahadır'ı bu ay kapağımıza taşıdık. Üstelik torunu ile yaptığımız röportaj, dosyamızı daha da değerli kıldı. Dikkat çekici yeni bir sayı daha sizlerle. Keyifli ve istifadeli okumalar dileriz.
Dergi:
Yedikıta Dergisi
Yedikıta Dergisi
Tahmini Okuma Süresi: 2 sa. 16 dk.Sayfa Sayısı: 80Basım Tarihi: Aralık 2019
ISBN: 3990000031175Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
80 syf.
10/10 puan verdi
Derginin muhtevası da amacı doğrultusunda tarihin ve kültürün ayak izlerini takip eden zengin bir içeriğe sahip olmakla birlikte; bizleri o dönemin karanlığında kalmış ve bugün doğru bildiğimiz tarihi olayların birtakım yanlışlıklarını veya karalamalarını (Şabdan Bahadır olayı) derin analizlere yer vererek sistematik bir şekilde hususi noktalarını nacizane bir üslupla kaleme almıştır. Tarihin üstünde bulunan tül perdenin altındaki gerçekleri öğrenmek ve aynı zamanda kültürün mukaddes dokusunu hissetmek isteyen her okurun okuması gereken özel bir sayı. İyi okumalar 1K okurları...
Yedikıta - Sayı 136
Yedikıta - Sayı 136Yedikıta Dergisi · 201920 okunma
Reklam
80 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Yedikıta Dergisi.. Kolay değildir, okumak sabır gerektirir. Tarih ve gelenekle iç içedir. Bunları biliyor olduğum halde okumaya başladım bu sayıyı da. Önce atom bombası ile ilgili bir yazı okudum. Amerikalı subayların sözleri, beni rahatsız etti. İnsan bu derekeye nasıl iner, nasıl alçalır bu kadar dedim, okumaya devam ettim. Ardından hiç duymadığım Şabdan Bahadır ve onun mücadelelerini okudum. Çektiği sıkıntılar beni mutsuz etti. Sonra düşündüm, eğer bu dergide Şabdan Bahadır'ı okumasaydım, bu dergiyi okumasaydım, mutsuz olmayacaktım. Tam o esnada, siyasal bilimler okuyan bir dostumun, "Limonata içerken, limonataya dâhi ötv ödediğimiz aklıma geliyor, mutsuz oluyorum. Keşke bilmeseydim." dediği aklıma geliyor. Okuyup dert sahibi olmanın daha iyi olduğunu düşünerek devam ediyorum. Sultan Üçüncü Selim Han'ın Mescid-i Nebevî'ye yaptığı hizmetler ile karşılaşıyorum. İçimi ayrı bir huzur kaplıyor. Sonlara doğru ise önceden okuduğum, el an okutmaya çalıştığım Emâlî Risalesini görüyorum. Risaleyi ilk okuduğum zamanlar aklımda, hisli hisli okuyorum mevzu edilen beyitleri.. Ve 80 sayfalık dergide bu kadar farklı duyguları yaşamış olduğum halde, dergiyi kapatıyorum.
Yedikıta - Sayı 136
Yedikıta - Sayı 136Yedikıta Dergisi · 201920 okunma
100 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.