Yengeç Konserveleme Gemisi

Kobayaşi Takici
Hey, cehenneme gidiyoz lan!” İki balıkçı güvertenin küpeştesine yaslanmış vaziyette, sümüklü böcek misali sırtını germiş, denizi kucaklayan Hakodate kentinin caddelerine bakıyordu. Balıkçılardan biri dibine kadar soğurduğu, neredeyse parmaklarını yakacak izmariti balgamıyla birlikte denize savurdu. Sarma sigara bir soytarı gibi taklalar attı, geminin yan cephesinden sekerek suya düştü. Adamın tüm bedeninden, insanın burnunun direğini kıran bir içki kokusu geliyordu. 21. yüzyılın eşiğini geçeli henüz 8 yıl olmuştu ki Japonya’da mucizevi bir gelişme yaşandı. Geçen yüzyılın ilk yarısında, daha somut bir ifadeyle 1929’da yayımlanmış bir proletarya (işçi sınıfı) edebiyatı eseri “yeniden keşfedildi”. Neredeyse 80 yaşında olan bu eser o kadar müthiş bir enerjiye ve canlılığa sahipti ki muazzam bir ilgi gördü, yazarı Kobayaşi Takici (1903-33) adeta 21. yüzyıl Japon edebiyatı mozaiğinin önemli bir parçası gibi düşünülür oldu. Bir süredir üzerine örtülen “ölü toprağı”nı silkip “yeniden doğarak”, “bir kez daha ayağa kalkan” bu eserin adı Yengeç Konserveleme Gemisi’ydi..
Author:
Kobayaşi Takici
Kobayaşi Takici
Translator:
Devrim Çetin Güven
Devrim Çetin Güven
Estimated Reading Time: 4 hrs. 32 min.Page Number: 160Publication Date: January 2018Publisher: Ayrıntı YayınlarıOriginal Title: Kaniko-sen (『蟹工船』)
ISBN: 9786053142836Country: TürkiyeLanguage: TürkçeFormat: Karton kapak

Comments and Reviews

See All
160 syf.
·
Not rated
·
Read in 12 days
Sömürge bölgelerine yönelik kapitalizm istilası tarihinden bir öykü. Yabancı olmadığımız, sömüren ve sömürülene kısa bir bakış. İnsan hayatını hiçe sayan sermaye sahiplerinin arkasına aldıkları bürokrasi ile güçlendikçe güçlenmesi ,ezdikçe ezmesi.. Japon yazar 1928 yılında, ülkesindeki sistemi, akıcı bir üslupla ,oldukça etkileyici bir biçimde anlatmış.
Yengeç Konserveleme Gemisi
Yengeç Konserveleme GemisiKobayaşi Takici · Ayrıntı Yayınları · 2018340 okunma
Reklam
160 syf.
·
Not rated
Yengeç Konserveleme Gemisi, Japon proletarya edebiyatının önemli eserlerinden. 1940’larda yükselen faşizm ve 1970’lerde toplumun apolitikleştirilme süreci nedeniyle uzun süre sansüre maruz kalmış. Japon-Rus Savaşı esnasında Japon ordusu Rus İmparatorluğu’na ait nakliye ve hastane gemilerini ele geçirmiş ve Japonya yaklaşık 20 sene sonra bu gemileri balık ve yengeç konserveleyip satmak amacıyla kullanmaya başlamış. Bu gemiler fabrika sayılmadıkları üçin Fabrikalar Kanunu’ndan, gemi sayılmadıkları için de Deniz Ticaret Hukuku’ndan muaf tutulmuşlar. Ve elbette bu uygun ortamda kapitalizm vahşetini göstermeye başlamış. Roman, işte bu gemilerin birinde yaşanan insanlık dışı çalışma koşulları ve zulmü anlatıyor. Kobayaşi Takici, siyasette de aktif bir yazarmış ve Japonya’nın emperyalist politikasına karşı tepkisi nedeniyle tutuklanmış, polis şiddeti nedeniyle de yaşamını kaybetmiş. Yengeç Konserveleme Gemisi’ni yazarken de gerçek olaylardan yola çıkmış. Çok sevdiğim ve okuduğuma memnun olduğum kitaplardan biri oldu. Tarz olarak Jack London’ın Uçurum İnsanları’nı anımsatsa da, Yengeç Konserveleme Gemisi beni kurgusuyla daha çok etkiledi diyebilirim. Toplumcu gerçekçi eserlerden hoşlanan herkese tavsiye ederim. Eseri dilimize kazandırıp, açıklayıcı dipnotlar ve önsözle bize sunan Devrim Çetin Güven’i de anmadan geçmek istemem.
Yengeç Konserveleme Gemisi
Yengeç Konserveleme GemisiKobayaşi Takici · Ayrıntı Yayınları · 2018340 okunma
160 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 5 days
Alt sosyal sınıfı, emekçileri veya farklı bir tabirle proleterleri anlatan edebi eserlere (proletarya edebiyatı diye kategori oluşturanlar var) örnek olarak: Emile Zola'nın 'Germinal'ini, Jack London'ın 'Demir Ökçe'sini, Upton Sinclair'in 'The Jungle'ını verebiliriz. Şimdiye kadar kimse söylememiş fakat benim nacizane fikrime göre Arthur
Yengeç Konserveleme Gemisi
Yengeç Konserveleme GemisiKobayaşi Takici · Ayrıntı Yayınları · 2018340 okunma
160 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 3 days
Türünün iyilerinden
1929 yılında japon yazar
Kobayaşi Takici
Kobayaşi Takici
tarafından kaleme alınmış, emekçi sınıfının sorunlarını, mücadelelerini, onların ne denli zor şartlarda çalıştırıldığını anlatan proletarya türünde yazılmış bir kısa roman
Yengeç Konserveleme Gemisi
Yengeç Konserveleme Gemisi
. Bu yönüyle
Maksim Gorki
Maksim Gorki
' nin
Ana
Ana
'si,
Emile Zola
Emile Zola
'nin
Germinal
Germinal
'i,
Jack London
Jack London
' in
Demir Ökçe
Demir Ökçe
'si ile aynı kategoride olduğunu
Yengeç Konserveleme Gemisi
Yengeç Konserveleme GemisiKobayaşi Takici · Ayrıntı Yayınları · 2018340 okunma
Reklam
160 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 12 days
Japon Edebiyatı okumalarına hızla devam ederken, uzun zamandır aklımda olan, daha doğrusu değerli bir kitap dostunun önerdiği, hem ismi, hem de konusu ile ilgimi çeken Yengeç Konserveleme Gemisi kitabı ile geldim. Proleterya Edebiyatından ilk okumam değil lakin  en etkileyicisi bu kitap oldu diyebilirim. Ne tamamen gemi, ne de tamamen fabrika kabul edilemeyen bir gemi ; Hakkö-maru. 1920'lerde Hakodate Limanı'ndan ayrılıp, Kamçatka sularına doğru yol alır. Gemide çok farklı  kesimlerden gelen madenci, çiftçi, balıkçı, üniversite öğrencileri gibi, mevsimlik işçilerin gündelik yaşamları betimlenmekte. Sağlık, beslenme, yıkanma, dinlenme, iş güvenliği gibi pek çok haktan mahrum olan bu işçiler tabiri caizse sefalet içinde uzun saatler boyunca çalıştırılır. İşçilerin maruz kaldığı bu sömürü ve zulüm karşısında okurken isyan etmemek mümkün değil. Yönetici, idareci konumunda bulunanların, acımasız eziyetlerine maruz kalan bu işçilerin durumunu Kobayaşi, katı ve kasvetli bir dil ile anlatmıyor. Trajedi, komedi ve müstehcenlik ile harmanlanarak anlatılmış. Bu da okura sıkmadan, sürükleyici bir okuma sağlıyor. Japonya'ya farklı bir açıdan bakmak ister misiniz? O vakit bu kitap tam sizlik :-)
Yengeç Konserveleme Gemisi
Yengeç Konserveleme GemisiKobayaşi Takici · Ayrıntı Yayınları · 2018340 okunma
160 syf.
·
Not rated
·
Read in 7 days
Karōshi (過労死), Japonca'da "fazla çalışmaktan ölme" anlamına gelir.Bizim güzel dilimizde bu kelime yok, iyi ki yok. Çünkü kelimenin olmaması demek, öyle olayların olmadığı anlamına gelir. Niye kelimeden başladın derseniz çünkü kitap tam olarak bunu anlatıyor. 1920'lerin Japonya'sında hurdaya çıkmış gemileri fabrikaya dönüştürürlermiş. Bu gemiler de fabrika olmadıkları için "Fabrikalar Kanunu"nun, gemi olmadıkları içinse "Deniz Ticareti Hukuku"nun kapsamı dışında. Bu gemilerde çeşitli kesimlerden gelen mevsimlik işçiler çalışır (!) ya da ölür mü demeliyim, bilemedim. Öyle bir yer ki işçiler beslenme, yıkanma, dinlenme, sağlık gibi en temel haklarından mahrum. Tam bir cehennem desem abartmış olmam gerçekten. Kitabın konusu ilginç ama kitaplarda bu yeterli bir kriter değil tabii. Yazarın dili , çevirmen gibi etkenler de önemli bence. Şansa bakın yazarın üslubu da çok güzel. Böyle bir cehennemi okurken mideniz bulandığı halde devam edebiliyorsunuz. Çevirmense harika bence. Dipnotlar bir sürü fakat onları okutmayacak kadar da başarılı bir çeviri. Uzak Doğu Edebiyatı okumalarına güzel bir giriş yaptığımı düşünüyorum ️:) Ve mide bulanması hakkında ciddiyim, hassasların bilgisine :)
Yengeç Konserveleme Gemisi
Yengeç Konserveleme GemisiKobayaşi Takici · Ayrıntı Yayınları · 2018340 okunma
160 syf.
8/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 3 days
"Hey, cehenneme gidiyoz lan."
Okumadıysanız mutlaka okunacaklar listenize ekleyin. Kobayaşi Takici' den Yengeç Konserveleme Gemisi çarpıcı bir proleter roman olma özelliğini taşıyor. Gördüğü ağır işkenceler sonucunda hayatını kaybeden ve cesedine otopsi yapılmasına dahi izin verilmeyen emperyalizme karşı mücadele veren bir yazar Kobayaşi Takici. Hakko-maru yengeç konserveleme gemisinde yaşananların anlatıldığı romanın film uyarlaması 1953 yılında yapılmış. Mangası da mevcut. "Hey, cehenneme gidiyoz lan." Etkileyici bir giriş cümlesine sahip olan bu eserin sizi kendine çekeceğini düşünüyorum. "Bizim bizden başka dostumuz yokmuş." Romanda; hayatları pahasına, çok kötü koşullarda sırf şirket sahipleri daha fazla kazanabilsinler diye ağır çalışma şartları altında türlü işkencelere ve kötü muamelelere kalarak çalışmak zorunda bırakılan Yengeç Konserveleme Gemisinde çalışanların yaşamla ölüm arasında başlarından geçen olaylar anlatılıyor. İlgiyle, merakla okuduğum bir kitaptı. İyi okumalar dilerim.
Yengeç Konserveleme Gemisi
Yengeç Konserveleme GemisiKobayaşi Takici · Ayrıntı Yayınları · 2018340 okunma
160 syf.
·
Not rated
Bu naçizane öykü, " sömürge bölgelerine yönelik kapitalizm istilası tarihinden" bir sayfadır. Kitap yorumuma kitabın son sözüyle baslamak istiyorum. Her zaman çalışkanlıklarıyla örnek gösterilen japon halkının böyle emek sömürücü ülke olabileceğini hiç düşünmemiştim. Kapitalizmin sonuçlarının her yerde aynı olduğunun insan hayatının ve emeğin ne kadar değersiz olduğunun bir kere daha farkına vardım.
Yengeç Konserveleme Gemisi
Yengeç Konserveleme GemisiKobayaşi Takici · Ayrıntı Yayınları · 2018340 okunma
Reklam
160 syf.
·
Not rated
·
Read in 4 days
1. Dünya Savaşı ardından Japonların Ruslardan elde ettikleri eski savaş gemilerini yüzen birer fabrikaya dönüştürmesini ve kapitalist sistemin yasa boşluklarından faydalanıp kendi sömürü düzenlerini oluşturmasını konu alıyor. Bu gemiler, gemi kabul edilmediklerini için deniz hukukundan, fabrika görülmedikleri için ticari hukuktan muaftırlar. Yani borç içinde yaşayan fakir Japon halkının sömürülmesi için bulunmaz bir nimettirler. Gemideki işçiler, insanlık dışı şartlarda çalıştırılır ve isyan etmemeleri için sürekli olarak milli duyguları kullanılır. İşçiler, aralarından biri öldüğünde, yaşamak için birlik olup bu düzene karşı çıkmaları gerektiğini anlarlar. Yazar Kobayaşi Takici, Japonya’nın emperyalist politikasına karşı tepkisi nedeniyle tutuklanmış ve 29-30 yaşlarında polis işkencesinden yaşamını yitirmiş. Uzun yıllar unutturulmaya çalışılsa da kaleminin gücü buna engel olmuş.
Yengeç Konserveleme Gemisi
Yengeç Konserveleme GemisiKobayaşi Takici · Ayrıntı Yayınları · 2018340 okunma
160 syf.
7/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 3 days
Bu kadar ince bir kitap için aslında uzun süren bir okuma oldu. Kitapta 300 den fazla insan olmasına rağmen sadece görev ve özellikleriyle bahsedilen insanlardan sadece işçi şefi Asakava adı ile belirtilmekte. Sanırım benim en çok sıkıntı yaşadığım ya da sıkıldığım yer burası oldu. Aslında genel olay örgüsüne bakıldığında kişisel bir olaydan ziyade sömürülen onca insanın ortak kaderi anlatılıyor. Kısaca kitaptan bahsetmek istiyorum. Yasalara göre ne gemi, ne fabrika olan yengeç konserveleme gemisi Hakkö-maru yengeç avlamak ve onları konservelemek için Hakodate limanından Kamçatka sularına doğru açılan gemilerden biridir. Yasalar karşısında ne gemi ne de fabrika olarak gözüktüğü için bu gemide çalışan bütün işçiler aslında kaderlerine terk edilmiştir. Asla insan gibi muamele görmemeleri ve canlarının bir kıymetinin olmamasının yanında bir de onlara eziyet edilmektedir. Bu süreci ve işçilerin ayaklanmasını anlatan bu kitap aslında devlet ve zenginler arasında yapılan gizli anlaşma ve halkın canının hiçbir kıymetinin olmadığını açıkça göz önüne sermektedir.
Yengeç Konserveleme Gemisi
Yengeç Konserveleme GemisiKobayaşi Takici · Ayrıntı Yayınları · 2018340 okunma
100 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.