Arayış...Hepimiz kabul etsek de etmesek de bir arayış içindeyiz ne aradığımızı bilmeden. Ve sonra bulduğumuzu sandığımızda arayıştan vazgeçeriz yok sonra tatmin olmayız tekrar arayış içinde buluruz kendimizi.
Ve bir gün hayatımızın akışını iyi veya kötü şekilde değiştiren belkide dönüm noktası olan bir kelime bir satır bir kitap ya da bir insan mutlaka olmuştur.
" Bir gün bir kitap okudum ve bütün hayatım değişti. "
Kahramanımızın arayış hikâyesi bu cümle ile başladı. Sayfalar akıp giderken; aşkı, kıskançlığı, arayışları, buluşları, kaybedişleri, terk edilişleri, cinayeti, felaketi, ölümü, melekleri, siyaseti, gençliği, seyahatleri, Anadolu'yu... Her konudan biraz her konudan bir fazla okudum.
Bazı paragrafları anlayamadım tekrar tekrar okudum. Her cümle o kadar derin ve o kadar anlam yüklüydü ki birçok yerde takıldım. Burda ne anlamalıyım diye düşündüm. Içinden çıktığım manasını kavradığım da oldu kavrayamadığımda.
Kitap içinde kitaplar gizliydi. Okumuş olduğum Masumiyet Müzesi'ne, Kara Kitap'a, Benim Adım Kırmızı'ya, Kar'a, Kırmızı Saçlı Kadın'a zekice yapılmış göndermeler ile dolu muazzam bir şölen haline gelen sayfalar okudum. Orhan Pamuk'un zekâsına bir kez daha hayran kalarak.
Altını çize çize kopkoyu yaptığım iki alıntı;
" Hayat güzel bir şey. Bütün dertlere bütün kedere rağmen mutlu olmaktan ne korkuyorum ne de utanıyorum."
" Hayatı severek yaşamasını öğrenirseniz, mutlu olmak için ne yapacağınızıda anlarsınız."
Deneyimlemenizi ben çok isterim...