Yeni Konuklar
FüruzanQuotes
Kitap basım yılı 1977 ama Türkiye hala aynı Türkiye...
"...Efendim bunların kalkınış hızı çok bi fazla,bu Almanların.Her eyaletin kendine göre bir tüzüğü var, insana değer veriyor,görüşüm bu. Fakat bugün bizim Türkiye'de böyle olmuyor.Adam yalın ayak, bam baş açık,binbir türlü güçlükle çalışıyor, en sonunda alın teri emeği olarak eline karşılığı verilmiyor. Çalışan adam önemli değil bizde. Özel sektörler,özel teşekküller
kendi kaderine çalıştırıyor halkı. Efendim Türkiye kolay düzelmez.Herkes kendi çıkarına düşkün.Acaba memleketimiz çıkarcılardan arınaydı,bize eşit muamele gösterilseydi, bizim burda ne gereğimiz vardı.
Sayfa 222Kitabı okudu
"Biz ne taş kömürü, ne motor ihraç ettik,tam aksine yaşayan insanlar ihraç ettik..."
Bugün için de artık bu sözlerin geçerliliğini yitirdiği savunulamaz.
"kömür ocağı en korkunç kazaların olduğu yerlerden biri."
...Sonra hemen hemen her an ocağın tavanından ya tümüyle ya da parça parça düşüyorlar.Ve işçileri toprağa gömüyorlar ya da ediyorlar.Maden damarlarının herhangi bir şekilde kazılması ve bu türden kazalara yol açması burjuvazinin çıkarılır...
(F. Engels, İngiltere'de Emekçi Sınıfların Durumu)
Büyük satış merkezleri (Kaufhaus)bir anlamda çağımızın en çarpıcı tüketim düzeni simgelerinden biridir. "Çoğu kişiye çok şeyi burnuna sokacak kadar yakınlaştırın, tüketmeye alıştırın, bu gereksinmeyi duysun, gerisi kolay" anlayışıdır bu.
kişi buralarda dolaştıkça büyük bir hayranlık ve gerginlik git-geline tutulur."Alınız, ille de size lazım olmak zorunda değil. Alınız ve mutlu duyunuz kendinizi."
Arthur Miller'in bir oyununda dediği gibi" New York'da mağazalar kapatılırsa ve insanlar alışverişten alıkonulursa neler olabileceğini hiç düşündünüz mü?
Gelişmiş kapitalist ülkelerin psikiyatristlerinin hastalarına şu öğütlerde de bulunduğu yeniden anilabilir."Sıkıldığınızda kendinize bir şey satın alabilirsiniz, bu sizi rahatlatacaktır."
Biz ne taş kömürü,ne motor ithal ettik,tam aksine yaşayan insanlar ithal ettik.
Sayfa 56Kitabı okudu