Kitap elimde süründü diyebilirim, doğru zaman değildi sözü bu kitap için uymuyor bana çünkü ne zaman okusam da keyif alamazdım nedense içine almadı beni.
Konu olarak bir yazarın bir roman yazması ve o karakterlerin de aslında gerçekte var olabilmesi yani yazar onlarla karşılıklı konuşabiliyor, bunu yaparken de kendisinin yarattığı bir karakter olduğunu da vurguluyor bazı yerlerde onlara,bu da ne zaman yazarın romandan bahsettiğini ne zaman gerçek hayatta olduğunu anlamanızı zorlaştırıyor. Biraz polisiye bazı yerler fantastik öğelerle harmanlanmış.
Aral'ın bazı cümleleri noktasız, virgülsüz birbirine bağlı ardı ardına dizilmiş kelimelerden oluştuğu sayfaları da yordu beni açıkçası.
Farklı bir anlatım ve tarz, seveni için güzel olabilir, bana uymadı sadece.
Ama bir alıntı yapmadan geçemeyeceğim, o cümlelerin üzerinde çok düşündüm:
" Dünyaya gelmek ölüm yolculuğuna çıkmak değil mi ? Bazen uzun sürüyor bazen de evden bakkala gitmek kadar kısa. Ekmek almak için çıkıyorsun ve dönmüyorsun. Hepsi bu kadar. "