1826’da Yeniçeri ocağının kaldırılması olarak adlandırılan Vaka-yı Hayriye, gerçekte çok kanlı bir bastırmanın öyküsüdür. Marmara Denizi kan akmıştır. Yazar bu konuyu işlemekte fakat açık ve doğrudan bir kurgu yerine biraz karmaşık ilerleyiş seçmiştir. Bu yüzden okuyucunun dikkatini dağıtarak ana fikirden uzaklaşmasına neden oluyor. Değerli bir araştırma olmuş, önemli bir tez var. Okunması gerekiyor diye düşünüyorum.