Yenidendoğan Ejder.
Aslında Yenidendoğan Ejder’in belki de hiç anlatılmadığı ama Desen’in iplik iplik onun ilan edilişini nasıl işlediğini Perrin, Mat, Egwene, Nynaeve, Elayne, Moiraine, Lan ve daha birçok karakterin başına gelen yolculukları, savaşları, zorlukları ve hepsinin Taş’a olan yolcuğunu anlatıyor bu kitap. Başta bu detay neden diye sordursa da aşırı keyif alarak okuyor ve aşırı heyecanlanarak son sayfalarını bir solukla okuyorsunuz. Rand’in Yenidendoğan Ejder olarak Callandor kılıcını Taş’tan almasının, yolcuğu bu ve desen, çark onların kaderini kitabın sonunda gene bir şekilde bir araya getiriyor. Bu kitapta daha çok Rand’i okumak istedim çünkü herkes kendi başına olunca içimde bir burukluk oldu. Üç kız Aes Sedai olma yolunda zorluklar çekip, Kara Ajah’ları bulma görevleriyle yola çıkınca kader bir şekilde onları bir araya getirdi. Özellikle Ewgene’nin bir Düşgören olup gördüğü rüyalar fazlasıyla iyiydi, tıpkı Perrin’in kurtlarla olan ilişkisi gibi. Ama sanki Rand hiçbir İki Nehir’den gelmiyormuş gibi hiç onlarla iletişime geçmemesi, onların bir araya gelmemesi beni bir miktar üzdü açıkçası. Sonuçta işin içinde birazda aşk varken görmezlikten gelmesi üzücü. Rand kitabın sonunda kendini bulmuşken seri nasıl devam edecek aşırı merak ediyorum. Dolu dolu, zamanının hakkı veren bir seri.