Yetmiş Bin Süryani

William Saroyan
Genç Süryani'ye hoşça kal deyip, dükkândan çıktım... Olanları düşünüyordum: Süryani ülkesini, berberlik öğrenen Süryani Theodore Badal'ı, sesindeki hüznü, tavırlarındaki umutsuzluğu. Bu, aylar önce, ağustostaydı, ama o günden beri Süryani ülkesini düşünüyor, kadim bir halkın genç, uyanık ama umutsuz evladı Theodore Badal, hakkında bir şey söylemek istiyorum. Yetmiş bin Süryani, bu büyük halktan geriye kalan sadece yetmiş bin kişi, gerisi ölüm uykusunda, bütün o azamet harap olmuş ve unutulmuş. Onu bunu namussuz diye diğerlerinden soyutlamak hakça değil. Ermeni nasıl acı çekerse Türk de acı çeker. Saçma işte, ama bunu bilemezdim o zaman. Bilemezdim şu Türk dediğimiz insanın zorlandığı yola sapan, kendi halinde, dünya tatlısı bir biçare olduğunu. Ondan nefret etmenin, aynı hamurdan çıkma Ermeni'den nefret etmeye eşdeğer olduğunu. Ninem de bilmezdi, hala da bilmiyor. Artık bunun bilincindeyim ben, ama kaç para eder? Zavallı Markar. Onun uyuyuşuna bakan, dünyada kimsenin derdi yok zannederdi, horlaması bir tüccarınki kadar zengindi; zira insanlar bu tür şeylerde eşittir... Basit şeylerde bütün insanlar yan yanadır, müşterek, hazin ve değersiz; iyi bir pazarda insanın bini bir para. Çıplaklığın birliğinde yoksul insan, papaz, şair ve siyasetçiyle kardeştir. En heybetli kişinin başından sarığını alın; sofu papazın siyap cüppesini çekin; mağrur kalpten güveni alın; kibirli ruhtan teselliyi, geriye ne kalır? Bir inilti, bir kaşıntı, bir horlama, bir burun çekiş, bir sızlanma; keçi gibi zıplama, bir osuruk v ebir papağanın saçma söylevi.
Kitabın Konusu:
192 sayfa
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

191 syf.
9/10 puan verdi
“Bir çocuk bir sentle çok şey alabilir.” William Saroyan, Bitlis’ten Amerika’ya göç etmiş Ermeni bir ailenin, orada doğan ilk ferdi olarak 31 Ağustos 1908’de Kaliforniya Eyaleti'nin Fresno
Yetmiş Bin Süryani
Yetmiş Bin SüryaniWilliam Saroyan · Aras Yayıncılık · 2016149 okunma
Sürü olmak sadece davarlara uygun düşer !
192 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
William Saroyan’ı tanımak, bu hümanist yazarın gözünden hayata umutla bakmak isterseniz bu kitabını kaçırmayın derim… Birbirinden güzel 19 kısa hikayenin ve 2 şiirin yer aldığı bu derleme, yazarın
Yetmiş Bin Süryani
Yetmiş Bin SüryaniWilliam Saroyan · Aras Yayıncılık · 2016149 okunma
192 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Kin barındırmayan cümleler... İnsan olmanın önceliği kıymeti ve mükemmelliği üzerine yazılmış; insanı saatlerce düşünmeye iten anlam yüklü satırları var. "İstiyorum ki daldıkları uykudan uyanıp bu gerçeği görsünler ve birbirlerini katletmekten vazgeçsinler çünkü bu dünyada cesur olmanın, kahraman olmanın, hayattan keyif almanın, heyecan duymanın başka, daha iyi yolları var. Sonunda ölüm değil, hayat olan yolları. Ülkenin kimliği, yönetimin dayalı olduğu politik kuram neyi değiştiriyor ki? Vatandaşların acısı, ölümün kaçınılmazlığından kaynaklanan kederi şu ya da bu şekilde azalıyor mu, bu insanların ayağı yere daha sağlam basıyor, yüzleri daha bir gülüyor mu? "
Yetmiş Bin Süryani
Yetmiş Bin SüryaniWilliam Saroyan · Aras Yayıncılık · 2016149 okunma
192 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Söyleyecek sözüm var ve Balzac gibi konuşmak arzusunda değilim. Ben sanatçı değilim; medeniyete de gerçekten inanmıyorum. Diyen Wiillam Saroyan var 'ın kitabı elimizde okudum bitti farklı bir yolculuktu, yorulmadan Duru, usulca sakınce okunan bir dili var yazarın Saroyan Amerika'da Anadolu öyküleri yazan bir yazar. California doğumlu Bitlis'li. Hikayeleri size tanıdık gelecektir. Şöyle diyor: "Kelimeleri kullanmak büyük bir sorumluluk. Yanlış bir şey söylemek istemiyorum. Zeki görünmek istemiyorum. Bundan müthiş korkuyorum. Hayatta hiç zeki olmadım ve yaşamanın kendisinden bile daha muhteşem bir işin başında olduğum şu anda tek bir yanlış kelime bile söylemek istemiyorum. Kişiliğimi kaybetmemeye kararlıyım. Ben bir öykücüyüm ve tek bir hikayem var: insan, diyor yazar bıze İnsan dediğin zavallı, ölesiye yalnız, kayıp bir ruhtan başka nedir ki? Kitaptan (S:35) Bir sans verin seveceksiniz eminim.. Buyurun efendim
Yetmiş Bin Süryani
Yetmiş Bin SüryaniWilliam Saroyan · Aras Yayıncılık · 2016149 okunma
Ölüm ve Özlem
192 syf.
·
Puan vermedi
İki şiiri ve bir çok öyküsü ile birlikte iç dünyasına yolculuğunu, yazarlığını, Ermeni olmasını, gurbette olması ama en önemlisi hayatında bir çok kaybının olması onu yazar olmasına vesile olmuş diyebilirim. Yalın ve sürükleyici bir anlatımı olsa da okurken içinde yaşamış olduğu yalnızlığı, elemi ve en önemlisi babaya olan özlemi çoğu kez hikayelerinde hissediliyor. Belki de güçlü bir kalemi olması yaşamış olduğu acılar ve yoğun duygulardandır. Kemal Sayar'ın dediği gibi " Işık yaradan sızar." Hümanist bir bakış açısı olduğunu çoğu öyküsünde hissediyoruz ve insanlığa olan umudu da devam ediyor. Bir yandan memleketini özlerken bir yandan da yaşamış olduğu şehre alışmaya çalışıyor. Oralı olmak istiyor ama içinde hep bir vatan özlemi var. Kitabı okudukça derin anlamlara boğuldum ara ara. Düşünmeden edemedim. Etkileyici olmasını da buna bağlıyorum. Son olarak kitaptan alıntı yapmadan bitirmek olmaz diyerek yaşamış olduğu gurbeti şu alıntı ile paylaşmak istedim: " ... Belleğimizin duvarları arasında mahpus."
Yetmiş Bin Süryani
Yetmiş Bin SüryaniWilliam Saroyan · Aras Yayıncılık · 2016149 okunma
Unutturulmak isteneni, okudukça hatırlıyorum.
192 syf.
·
Puan vermedi
William Saroyan, Yetmiş Bin Süryani kitabında yalnızca Süryani halkının değil, bu coğrafyada yok sayılan tüm kadim halkların izini sürüyor. Göç, aidiyet, hafıza ve kimlik ekseninde kurulan metin, yazarın Bitlisli Ermeni köklerinden beslenirken, okura evrensel bir kayıplar anlatısı sunuyor. Sade ve şiirsel diliyle Saroyan, geçmişin sessiz çığlıklarını bugünün kulağına fısıldıyor. Bir Bitlisli Kürt olarak okuduğum bu kitap, kendi kimliğime ve yaşadığım coğrafyanın bastırılmış hafızasına ayna tuttu. Süryanilerin hikâyesi üzerinden, birlikte yaşamanın ve birlikte unutulmanın ne demek olduğunu düşündüm.
Yetmiş Bin Süryani
Yetmiş Bin SüryaniWilliam Saroyan · Aras Yayıncılık · 2016149 okunma
192 syf.
·
Puan vermedi
William Saroyan Bitlis’ten Amerika’ya göç etmiş bir ailenin ferdi. Saroyan yetmiş bin süryani öykü kitabında birden fazla hikayeyi konu edinmiş ve neredeyse bütün hikayelerden savaştan bahsediyor. Savaşlara çok karşı olduğunu, hiçbir savaşın kazanının olmadığını söylüyor ve en değerli en güzel şeyin “ insan” olduğunu vurguluyor ne olursa olsun bir insanda nefret duygusunun olmaması gerektiğini her öyküsünde dile getirmiş. Ve. Bitlis’ten, Van’dan, Muş’tan bahsediyor. İçinde buram buram toprak hasreti var…
Yetmiş Bin Süryani
Yetmiş Bin SüryaniWilliam Saroyan · Aras Yayıncılık · 2016149 okunma
Kalifornia'da yaşamış Bitlisli
191 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
83 günde okudu
Saroyan Amerika'da Anadolu öyküleri yazan bir yazar. California doğumlu Bitlis'li. Hikayeleri size tanıdık gelecektir. Şöyle diyor: "Kelimeleri kullanmak büyük bir sorumluluk. Yanlış bir şey söylemek istemiyorum. Zeki görünmek istemiyorum. Bundan müthiş korkuyorum. Hayatta hiç zeki olmadım ve yaşamanın kendisinden bile daha muhteşem bir işin başında olduğum şu anda tek bir yanlış kelime bile söylemek istemiyorum. Kişiliğimi kaybetmemeye kararlıyım. Ben bir öykücüyüm ve tek bir hikayem var: insan. Söyleyecek sözüm var ve Balzac gibi konuşmak arzusunda değilim. Ben sanatçı değilim; medeniyete de gerçekten inanmıyorum. Ulusların kaderiyle ilgilenmiyorum ve tarih beni sıkıyor. Nasıl olmuş da insanın mahremiyeti yok edilmiş, dindarlık hisleri iğrenç; bir cinayet ve yıkım kargaşasıyla birleştirilmiş? Ben sadece insanla ilgileniyorum. Hayatı severim ve ölüm karşısında acizim. "
Yetmiş Bin Süryani
Yetmiş Bin SüryaniWilliam Saroyan · Aras Yayıncılık · 2016149 okunma
192 syf.
·
Puan vermedi
Yazar, 1905 yılında Bitlis’ten Kaliforniya’ya göç eden (göç etmek zorunda kalan) Ermeni bir ailenin çocuğudur. Kitaba başlarken, yazarın Ermeni olmasından dolayı bir önyargı oluştu bende. Ama okudukça ne kadar yanıldığımı anladım. Kitap, 1930 lu yıllarda bir çok dergide yayınlanan anı ve denemelerden oluşuyor. Okudukça, yazarın ırkçılıktan nefret ettiğini, insanı Türk, Ermeni, Alman vb. olarak değil, insan olarak gördüğünü ve hep sevdiğini gördüm. Kısacası okunulası bir kitap. İncelememe kitaptan bir alıntı ile son veriyorum; “ve aslına bakarsanız uluslar filan demeyi bırakıp insanlar dememiz gerek, çünkü hepimiz tek bir ulusun üyesiyiz.”
Yetmiş Bin Süryani
Yetmiş Bin SüryaniWilliam Saroyan · Aras Yayıncılık · 2016149 okunma
192 syf.
7/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Aslen Bitlis Ermenisi olan, Pulitzer ödüllü ABD’li yazar William Saroyan’ın, daha ziyade kimlik ve siyaset temalı kısa öykülerinden oluşan bir seçki bu. Müthiş üslubuyla Saroyanesque tarzının da kurucusu olan yazar, okuyucusunda gıpta ve yazma arzusu uyandıran ender öykü yazarlarından.
Yetmiş Bin Süryani
Yetmiş Bin SüryaniWilliam Saroyan · Aras Yayıncılık · 2016149 okunma

Yazar Hakkında

William Saroyan
William SaroyanYazar · 17 kitap
Bitlis'ten Amerika'ya göç etmiş Ermeni bir ailenin, orada doğan ilk ferdi olarak 31 Ağustos 1908'de 'de Kaliforniya eyaletinin Fresno kasabasında dünyaya geldi. Bir Presbiteryen rahibi olan babası, Saroyan üç yaşındayken ölünce, annesi Saroyan'ı ve üç kardeşini yetimhaneye vermek zorunda kaldı. Yetimhanede geçirilen beş yıldan sonra çocuklar annelerine kavuşarak Fresno'da bir araya geldiler. Resmi eğitimle bir türlü yıldızı barışmayan Saroyan on beş yaşında okulu terk etti. Çeşitli işlerde çalıştı. Asıl hedefi yazar olmaktı. Bunun için bir yandan da öyküler yazmayı sürdürüyordu. İlk öyküsü Story dergisinde 1933 yılında yayınlandı. 1934 yılında ise Randon House yayınevi tarafından The Daring Young Man on the Flying Trapeze and Other Stories isimli kitabı yayınlandı ve o yılın en çok satan öykü kitabı oldu. Bundan sonra artık hep yazdı. Yazmaktan ve gezmekten başka bir iş yapmadı. İçki ve kumar alışkanlığı yüzünden inişli çıkışlı bir grafik gösterse de elli seneyi aşan başarılı ve üretken bir kariyer ortaya koydu. 1939 yılında The Time of Your Life oyunuyla Pulitzer Ödülü'nü kazandı, ödülü reddetti. Saroyan hayatı boyunca altmışı aşkın kitap -öykü, oyun ve roman yazdı. Düzyazıda kendine özgü bir tarz yarattı. Akıcı, konuşur gibi, coşku dolu bu tarz kendi adıyla "Saroyanesque" olarak anılır oldu. Kendisinin de söylediği gibi, Saroyan, öykülerinde tek bir şeyi anlatır: insanı. Yazarken içten ve yalındır. Onun eserlerinde süslü tabirler, söz oyunları aramak boşunadır. Öykünün bütünü ve konu esastır. William Saroyan, klasik tabirle hızlı bir hayat yaşadı, dünyayı ve bu arada ata yurdu Bitlis'i gezdi, evlendi, boşandı, sonra aynı kadınla tekrar evlendi, sonra yine boşandı. 18 Mayıs 1981 tarihinde doğduğu yerde öldüğü zaman adı amerikan edebiyatının en iyi kısa öykü yazarları arasına çoktan yazılmıştı bile. UNESCO 2008 yılını Saroyan Yılı ilan etmiştir. Köklerine ve atalarının kültürüne bağlılığıyla, Saroyan, daha 1935'te Avrupa gezisinin bir durağı olarak Sovyet Ermenistanı'nı ziyaret eder. Üçüncü ve 1978'deki son ziyaretinde, yetmişinci yaş gününü de dostlarıyla birlikte orada kutlar. Vasiyeti üzerine, naaşının bir bölümü Ermenistan'a götürülerek Erivan'daki ünlüler panteonuna gömülür. Kısa öykü ve oyunları ile tanınmıştır. Özellikle Ermeni göçmen çocuklarının yaşadıkları zorluklar ile ilgili yazmıştır.
30 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.