Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Yoldaki İşaretler

Seyyid Kutub

Yoldaki İşaretler Sözleri ve Alıntıları

Yoldaki İşaretler sözleri ve alıntılarını, Yoldaki İşaretler kitap alıntılarını, Yoldaki İşaretler en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
-Cahiliyye,tarihi süreç içerisinde belirli bir döneme verilen bir ad değildir.Şu anda,geçmiş ve gelecekte toplumların İslâmî yöntemden her yüz çevirdiği durumda yinelenen bir vakıadır.
İslâm'ın dışında kalan diğer insani düzenlere gelince onlar İslâm'ın öngördüğü "dünya düzeni"nden tamamen farklıdırlar. Örneğin İslâmî dünya düzeninde tek Allah'a kul olma öğretisi temel iken, onların hepsi kula kulluk esasına dayanır. Çünkü onlar, insan hayatını düzenleyen ilke ve yöntemleri Allah'tan değil, insandan alırlar. Hâlbuki insan hayatının her safhasını düzenleme, sadece Allah'a özgü olan ulûhiyetin özelliklerindendir. Zira hangi insan, kendisi gibi diğer insanları sevk ve idare etmek için kendi isteği doğrultusunda yasal düzenlemelerde bulunursa, böyle bir kimse kemal ve eylem açısından düpedüz ulûhiyet iddiasında bulunmuş demektir. Bu iddiasını ister sözleri ile ifade etsin isterse etmesin, fark etmez, sonuç aynıdır. Öte yandan kim de böyle bir iddiaya kalkışan kimsenin ileri sürdüğü tezleri, koyduğu yasaları benimserse, böyle bir hakkı kullanma imkânını ona tanırsa o da söz konusu kimseyi tanrılaştırmış, onun böyle bir şeye yeltenmesini meşrulaştırmış olur. Yapılan eyleme ister böyle bir ad konulsun isterse konulmasın, önemli değil. Önemli olan işlenen fiilin niteliğidir.
Sayfa 105Kitabı okudu
Reklam
Bizim birincil hedefimiz,Kur'an'ın bizden ne yapmamızı istediğini, bizden nasıl düşünmemizi istediğini, Allah'ı nasıl algılamamız gerektiğini, hayattaki gerçek düzenlerimizin, tutum ve davranışlarımızın, yasalarımızın nasıl olmasını istediğini öğrenmek olacaktır. Bundan sonra benliklerimizin ta derinliklerine kadar işleyen cahiliyye gelenek ve göreneklerinden, cahiliyye yönetim biçiminden, cahiliyye dünya görüşünden ve cahili toplumun dayatmalarından tamamen kurtulmalıyız. Bizim görevimiz bu cahili toplumun gerçekleri ile uzlaşmak ve onun egemenlik hakkını onaylamak değildir. O bu niteliğini, yani cahiliyye niteliğini taşıdığı sürece onu onaylamamız mümkün değildir; çünkü ona onaylamamız halinde, onunla uzlaşmış oluruz. Bizim başlıca görevimiz içinde yaşadığımız bu toplumu değiştirebilmek için, ilk önce kendi benliğimizi değiştirmektir.
-En'am, 162.
"De ki: Benim namazım, ibadetim, hayatım ve ölümüm alemlerin Rabbi içindir."
Peygamberimizin (s.a.) huzuruna varır. Boynunda gümüşten bir haç vardır. Peygamberimiz (s.a.) bu sırada, “Onlar Allah'ı bırakıp din adamları ve keşişlerini Rabb edindiler." mealindeki ayeti okur. Olayın devamını Adiyy İbni Hatem şöyle anlatır: "Ben, 'Onlar, din adamları ve keşişlere kul olmadılar, onlara tapmadılar ki' dedim. Peygamberimiz (s.a.) bana şu cevabı verdi: Ne münasebet! Onlar halka helal olanı haram ve haram olanı helal kıldılar. Halk da onlara uydu. İşte bu onlara kul olmaları, tapmaları demektir.”
Sayfa 67
İslami topluluk düzeni
İslâmî bir toplum düzeni ve bu düzene uygun bir toplum meydana getirmeyi düşünmeden önce fertlerin kalplerini, vicdanlarını daha önce de değindiğimiz gibi Allah'tan başkasına kulluk etmekten arındırmaya; Allah'tan başkasına kulluk etme zilletinden kendilerini kurtarıp vicdanlarını arındırmayı başa ran bu kişileri 'İslâmî bir cemaat' çatısı altında bir araya getir- meye büyük özen gösterilmelidir.
Sayfa 114 - PınarKitabı okudu
Reklam
Neresi olursa olsun Allah'ın hakimiyetinin tanınmadığı, şeriatının tatbik edilmediği bir yerde İslam'ın varlığından söz edilemez.
Bu nedenlerden ötürü Müslüman, kendi düşüncesini ilgilendiren konuları, eğer kendi başına yapabiliyorsa mutlaka Rabbani kaynaklardan öğrenmek zorundadır. Şayet kendi başına bu amacı gerçekleştiremiyor ise ozaman, dinine, takvasına ve bilgilerinin sağlamlığına güvendiği, bütün bu bilgilerini söz konusu ilahi kaynaktan aldığına dair kesin kanaat getirdiği, mütedeyyin bir başka Müslümandan almalıdır.
Sayfa 160Kitabı okudu
Şüphesiz ki;
Kâmil bir sistem olan İslâm, kendini ifade etmek için başka bir üsluba ihtiyaç duymaz.
Reklam
İslam, insanların pozitif ilimler alanındaki hiçbir kazançlarını ellerinden almayacak, tersine bu gelişmeyi güçlü bir şekilde ileri hedeflere doğru sürdürecektir.
Allah Teâlâ'nın kelamının doğruluğunun karşılığında, sahtekâr düzenbazların sözleri tümüyle yalandan ibarettir!
Sayfa 223Kitabı okudu
Tövbe, 9/29-32
"Allah'ın nurunu ağızlarıyla söndürmek istiyorlar. Hâlbuki kâfirler hoşlanmasalar da Allah nurunu tamamlamak ister."
Yeryüzü Allah’ın mülküdür; onun adına kurtarılması gerekir. Üzerine “La ilahe illallah” bayrağı dikilmeyen hiçbir toprak parçası Allah adına kurtarılmış değildir.
Hiç kimse yararına olan şeylerin Allah'ın şeriatına ters düşen kaynaklarda olduğunu iddia edip hem de Müslüman bir fert olarak kalamaz.
1.500 öğeden 361 ile 375 arasındakiler gösteriliyor.