Yumurtayı Hangi Ucundan Kırmalı
Rasim ÖzdenörenYumurtayı Hangi Ucundan Kırmalı Sözleri ve Alıntıları
Yumurtayı Hangi Ucundan Kırmalı sözleri ve alıntılarını, Yumurtayı Hangi Ucundan Kırmalı kitap alıntılarını, Yumurtayı Hangi Ucundan Kırmalı en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Dünyayı, kötü bir dünya yapan insan değilse, kimdir peki?
Sayfa 209Kitabı okudu
Ahlâk, her uygarlığın değer yargılarına göre değişen izafi bir kavramdır.
Sayfa 137Kitabı okudu
Bugün çoğu Müslüman kendi tarihini, hatta dinini bile batının tuttuğu aynadan seyrediyor. Batının tuttuğu aynanın her şeyi "nesnel" olarak yansıtacağı hususundaki kör inanç, Müslümanları bu aynaya bakıp da kendini "Barbar" olarak gören, böylece Müslüman olduğundan utanç duyan insanlar haline getirmiştir.
Sayfa 15 - Batının AynasıKitabı okudu
Bilinç sahibi kimse, söylenenlerin ayrıntısına değil, fakat söylenenlerin müntehasına bakar. Abdülhakim Arvasi'nin özlü biçimde ifade ettiği gibi, bir ilmin butlanı onun müntehasında (en uç noktasında) anlaşılır. Bu yüzden, bilmeyle bilinçli olmayı farklı tutuyoruz. İçinde yaşadığımız dünyada bildiklerimizin bilincinde olabilseydik, nasıl bir dünyada yaşayıp nereye gittiğimizi ve oraya giderken kime hizmet ettiğimizi açık seçik kavrardık.
Sayfa 96 - Bilmek ve Bilincinde OlmakKitabı okudu
Yapılacak şey, kendimizi ve dünyayı batının tuttuğu aynadan seyretmeyi reddetmekten ibaret olmalıdır.
Ancak insanın reddettiği şeyi bilmesi gerekir. Batılı hayat tarzını reddediyorsak onu niçin reddettiğimizide bilebilmeliyiz. Kabul ediyorsak onun da hesabını vermek zorundayız.
Sayfa 17Kitabı okudu
"Bir sözü söylemeden önce insan o söze hakimdir. Söyledikten sonra söz insana hakim olur" derler
Sayfa 23Kitabı okudu
Şüphesiz ki rızık endişesi, yarın korkusu, bireylerde esasen mevcut sapkınlıklardan biriydi.
Rızk endişesinden kaynaklanan, halen dünyayı rahatsız eden başka bir yaygın hastalıkta "Sömürgecilik"tir.
Sayfa 203Kitabı okudu
Türkiye'deyse bu kural tersine işler ve yayalar otomobile yol verir.
Sayfa 188
İslam'ın bir hayat tarzı olarak yaşandığı dönemlere ait mimarî üslûp göz önüne getirildiğinde, mekânları kullanma biçiminin müslümanca yaşayış tarzıyla ilgisi hemen fark edilir. Keza camilerin niçin uzun kenarlarının kıbleye bakacak tarzda dikdörtgen şeklinde inşa edildiğini anlayabilmek için "saflarınızı uzun tutunuz" mealindeki hadisi şerifi hatırlamak yeterlidir.
Sayfa 29 - Kültür(ler) ve Davranış KalıplarıKitabı okudu
İçinde yaşadığımız çağın en belli başlı karakteristiği hız yoğunluğu, çevremizde geleneksel olarak sabit bulunması gereken pek çok şeyin çabucak değişebilmesi ve bunun insan ruhu üzerinde uyandırdığı muvakkatlik (geçicilik) duygusu, son aşamada insanın çevresiyle ilişkisinin zayıflaması, belki büsbütün zevale uğraması...
Sayfa 227Kitabı okudu
Kimileri hâlâ biz batının bilimsel zihniyetini benimsiyor fakat onun hayat tarzını reddediyoruz, diyebiliyor. Oysa Avrupa zihniyeti bir bütündür ve hayata dönüşmüştür. O zihniyetle o hayat tarzı birbirinin tamamlayıcısıdır.
Sayfa 83 - Batı ve Gene BatıKitabı okudu
Bugün Afrika vahşilerinin çırılçıplak yaşaması ilkellik diye öğretiliyor. Fakat bir kadının, sokak ortasında don satın almasına ne ad verilmesi gerektiği söylenmiyor.
Bu işte "uygarlığın" parmağını aramak büsbütün yersiz sayılmamalı. İnsanların kafa yapısı değişmiştir. Bir şairimiz
"Utanırdı burnunu göstermekten sütninem/
Kızımın gösterdiği kefen bezine mahrem" diyordu. Böylesine uçurumlarla ölçülebilecek bir dönüşüm yaşanıyor.
Sayfa 80 - Kapitalizm ve HayâKitabı okudu
Dava batılılaşmaksa, bu yolda ileri sürülen görüşlerden hiçbiri bizce henüz kemalizmi aşabilmiş değildir. Çünkü kemalizm, Türkiye'yi bir batı ülkesi, batının bir cüzü haline getirmek istiyordu. Batılılaşma yolunda ki diğer görüşlerse, kemalizmin köktenci tavrını taklitçilik olarak eleştiriyor. Bu eleştiri bir yerde doğru sayılabilirse de, kemalizmin asıl niyetinin Batı ile özdeşleşmiş bir Türkiye meydana getirmek olduğu gözden uzak tutulmamalıdır. Batılılaşma yolunda başka fikirlerin ileri sürülmesininse Kemalist ortamda geliştiği hiç unutulmamalı.
Sayfa 152 - Türkiye'de DurumKitabı okudu
Açıkçası, hakikatin değil, propagandanın gücü işliyor. Propaganda, günümüzde hakikatin sesine baskın geliyor. Hakikati konuşanlar, propagandacıların sahip olduğu imkanlardan mahrum bulunduklarından; hakikat, şirretlik ve demogoji karşısında çok mahcup düşürülebiliyor.
Sayfa 168 - Günlük yaşantının bir kesiti: İkiyüzlülükKitabı okudu