Toplumsal açıdan da hiç uymuyorum onlara: herkes jimnastik ayakkabısı giyerken ben ipekler içinde oluyorum, ötekiler tofu ve yeşil çay frekansındayken ben biftek ısmarlıyorum.
XX. yüzyıl göçmenlerin ve sığınmacıların yüzyılı olmuştur, daha önce dünyahiç o kadar büyük kitlelerin, şiddetten ve yoksulluktan kaçarak, başka yerlere yerleşmek üzere kendi ülkelerini terk ettiğine tanık olmamıştı.
Hemen hemen tüm yaşamlar birbirine benzer ve insan içine vurgu ve renk katmaya karar vermedikçe telefon rehberinin okunduğu aynı ses tonuyla anlatılabilir.