Deliliğin Resimli Sivil Tarihi

Yuvasız Kuşlar Gibi

Cemal Dindar

Most Liked Yuvasız Kuşlar Gibi Posts

You can find Most Liked Yuvasız Kuşlar Gibi books, most liked Yuvasız Kuşlar Gibi quotes and quotes, most liked Yuvasız Kuşlar Gibi authors, most liked Yuvasız Kuşlar Gibi reviews and reviews on 1000Kitap.
222 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 7 hours
Cemal Dindar kitaplarını incelemeden evvel Cemal Dindar incelenmelidir. Çünkü biraz bu insanın alanıyla ilgilenmek şart. Planlarım arasında kendisinin 4 kitabını okumak var ve incelemelerde bazı paragrafları olduğu gibi ekleyebilirim. Ben sıralı okusam da okumak isteyenler benimle aynı sırayı takip etmeyeceği için hem kitabı hem yazarı biraz
Yuvasız Kuşlar Gibi
Yuvasız Kuşlar GibiCemal Dindar · Otopsi Yayınları · 20073 okunma
Seçilmişin erk/sel haklılığı..
"... Öyle ya verilen oylarla çoğunluğun adam harcama yetkisi evden birine teslim edilmektedir, o evde... yetki /otorite devri sorunu, bunun mekanizmaları...faşizmin vaat edilmiş topraklarına hoş geldiniz sayın seyirciler."
Sayfa 208
Reklam
Freud, kitli psikolojisinde anlatmıştı; kilise ve ordu bir yapay kitleler olarak, bekalarını ürettikleri otoriteye borçludurlar. Otoritenin kendisi de yapaydır ve bunu aşmak için sıklıkla bedenlere yönelir... Örneğin kıyafetin düzgünlüğü, bu yönelişlerden biridir. Bu yanıyla düşünürsek, toplumların bile kitleye dönüşmesine reel olarak orduyu (ve kiliseyi) aşan, yine de onu model alan birçok pratik vardır. Örneğin okul! Hem tüm dünyaya sirayet etmiş olan eğitim modelinin eninde sonunda kilise kaynaklı olduğu eğitici ile rahip arasındaki çizginin zaman zaman belirsizleştiği kesindir. Ortak duyuda okul özellikle bir işe yarar; kişiyi adam eder. Bu adam olmanın çerçevesine saygınlık girer, sınıf atlama girer, kariyer girer.. Ordu için de aynı kabul, belki de daha fazla bir şiddete paylaşılmaktadır.
Sayfa 173
Akıl Hastalığı Miti adlı kitabında Thomas Szasz şöyle der: "Psikiyatride kişilerin hastalık belirtilerinin bile isteye ortaya çıkardıkları yapay bozukluk diye bir kategori var, yeni kişilerin belirli bir kazanç sağlamak, örneğin askere gitmemek için hastaymış gibi davrandığı ya da var olan hastalığını bilerek abartı simülasyon diye başka bir kategori var... O yüzden mevcut psikiyatride sınıflamanın, dolayısıyla da uygulamanın yükseldiği zeminin yapaylığı ile ilgili en iyi işaret de bu... öyle "bilimsel" bir çıkarsama ki; taklidinin de taklit olduğu hastalıklar vardır..
Sayfa 161
Doğaya dönüş miti, ormanın derinliklerine, öteye, karanlığın ve seslerin artık tehdit oluşturmaktan çıkacak denli koyulaştığı yere, güvenin; yılanların akreplerin insanın koynunda dolaştığı anda bir fıskiye gibi göğe yükseldiği iklime, korkunun korkarak yenildiği saflığa... her şeyin, herkesin, insanla insanın, yılanla akrebin, doğayla insan bedeninin barışa erdiği yere... işte hepsi kayıp cennet... ütopya... ve nihayet her duaya dönüş metinde olduğu gibi... ana rahmine dönme arzusu... doğmuş olmaya behbat bir ilenme, bir hayat lanetlenmesi de denilebilir, dünyanın doyurucu gövdesine yerleşme arzusu, bir hayat özlemi de... bütün cennet tasavvurlarından önce bir araf tüneli boşuna mı ? Hepimizin sığınacak bir liman, bir kovuk bir mağara aradığı bu hayatta o kovuktan yılanların akreplerini çıkartılmasına bir ömrü adamak... yine de hayat işte; o buruk tat; nice rüzgarlardan geçtikten sonra bir tünele girdiğinde kulaklarında duyduğun uğultu,her şey yapay bir derinliğe sahip...."
Sayfa 153
Nazım'ın bir şiirinden... "Hiçbir şey dindirmez iç sıkıntımı Memleketimin tütünü ve türküleri gibi.."
Sayfa 135
Reklam
31 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.