Yüz Gün
Lukas BarfussYüz Gün Gönderileri
Yüz Gün kitaplarını, Yüz Gün sözleri ve alıntılarını, Yüz Gün yazarlarını, Yüz Gün yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.(...)Biz yaptığımız işlerle, fasulye yetiştirme projeleri, kredi kooperatifleri, tuğla imalathaneleriyle iz bırakmak için buradaydık; işbirliği çalışanları zamanı geldiğinde başka bir göreve atandığında, onlardan geriye kalan sadece yaptıkları işlerdi. Fakat Missland bizzat iz olmak, yaşamını, şehvetini, tutkusunu bu ülkeye ve insanlarına adamak, çocuk yapmak, kadınları mutsuz etmek peşindeydi sanki.(...)
Sayfa 42Kitabı okudu
(...)Beni ekspatların* çevresine soktu, Kigali ekspat kaynıyordu.(...)
* Çokuluslu şirketlerin yabancı ülkelerdeki çalışanları. -ç.n.
(...)Akagera’da geçirdiğimiz bir pazar gününden sonra bungalovların önündeki kamp ateşinin başında oturmuş, kızarmış antilop yiyorduk. Bataklıklarda uzunbacakları, su çulluklarını ve taçlı turnaları gözlemlemiş, içi oyulmuş kütükten bir kanoya binip Ihema gölündeki adaya, eski Mubari kralının rezidansına, Stanley’nin Mart 1877’de Nil’in kaynağını ararken on umutsuz gün geçirdiği yere gitmiştik.(...)
Sayfa 45Kitabı okudu
Missland’a göre, bu ülkeyi sevmemizin en önemli nedeni burada zenci olmamasıydı. Gerçi insanlar zenciye benziyordu, tenleri siyah, saçları kıvırcıktı ama gerçekte bunlar Afrikalı Prusyalılardı, dakiklerdi, düzeni seviyorlardı, son derece kibardılar. Asla yere tükürmüyorlardı, müzikten nefret ediyorlardı, dansları da berbattı. En önemlisi de iyi işleyen bir devletleri vardı, abagetsi’lerin, nüfuz sahiplerinin her emrine uyuyor, işlerini güvenilir bir biçimde ve de mızırdanmadan yapıyorlardı.
Sayfa 46Kitabı okudu
Hastasının nasıl olduğunu görmeye gelmişti, büyük Rond Point’deki Pakistanlının büfesine davet etti beni. Lokma söyledik, kolamızı içerken Kigali’de eksikliğini duyduğumuz şeylerden konuştuk.(...)
Sayfa 60Kitabı okudu
Babasını sevdiğini ama bu ülkeden nefret ettiğini söyledi, ona göre, azgelişmişliğin gerçek nedenleri bu al gülüm ver gülüm hali, bu akraba kayırmacılığıydı. Bu yüzden trafik bile düzgün işlemiyordu ve bir kaza durumunda ordunun yarısının el atması gerekiyordu. Gerçekten de, şimdi dönel kavşağa iki askeri araç gelmişti, üniformalı askerler araçtan aşağı atladılar. İki asker kafakola aldıkları sürücüyü tekme tokat caddeden uzaklaştırdı, dört asker öküzleri çekip götürdü, kalan askerler de giysi balyalarını yoldan kaldırıp ordu kamyonuna yüklediler.
Sayfa 63Kitabı okudu