“Resul Hazreti yarın için nesne koymazdı. Hep harcederdi ve hem buyurdu ki:”Bugünden yarına nesne gizlemeyin ki bugünün rızkını veren yarın da verir” dedi.
“Kardeşinize yardım kılın mazlum ise eğer zalim ise dahi.”
Bir kişi kalkıp sordu: “Eğer mazlum ise yardım edelim eğer zalim ise nice yardım edelim?”
Resulullah buyurdu: “ Zulmünden men eyleyin o ona yardımcıdır.”
“Kim ki yoksul olsa halka bildirse yani halktan nesne dilese ve umsa hiç yoksulluğu gitmeye. Amma yoksulluğunu Tanrı’ya bildirse Tanrı’dan nesne dilese ya dilediği zaman verir ya biraz sonra verir.”
Her kim asi olsa tamuya girecektir; eğer Kureyş aslından ve Muhammed neslinden padişah dahi olsa. Her kim de Tanrı’ya muti olsa uçmağa girecektir; eğer Habeş’ten gelmiş kul ise de.
Firavun dedi: “Acaba ikimizden bisaadet Kimse var mıdır? “Şeytan dedi: “vardır. “Firavun sordu: “kimdir? “Şeytan dedi: “ Falan yerde bir salih kişi vardır. Dünyalıkta bir ineği vardır. O ineğin sütünü sağar, yarısını kendine nafaka edinir, yarısını bir fakir komşusu vardır ona verir. Böyle iken fakir komşu daima haset eder; “ Ah, yani niye helak olsa!” Diye hacet diler kendinin ineği olmadığını için. O senden ve benden daha bedbaht bisaadettir.”
“Tamu gibi hiç acayip nesne görmedim ki tamudan kaçarız diyen kişiler nice uyuyabilir! Cennet gibi acayip görklü makam görmedim ki uçmak isteriz ve severiz diyenler nice uyurlar!”