“Tesirsiz Parçalar” ile tanıdım Ali Hocayı, hasta Beşiktaşlı oluşundan mıdır, satırlarında bana çocukluğumu, yani 90 ları sık sık anımsattığından mıdır bilmem, hiç sevmediğim argoyu çok kullansa da zaafım var ona :) Öfkesini, sevgisini anlatışında ki samimiyet belki de bilenlerin içten sevmesine sebep, Z Raporu da şey gibi olmuş “ Bi çay koy hele otur karşıma da anlatayım “ der gibi, gerçi o çay içmez sanırım bira isterdi.. Velhasıl .. O anlattı ben dinledim, daha fazla spoi vermeyeyim, hani şey derler ; “ Her topal at’ın bir kör alıcısı vardır.” herkes okuyamaz, sevmez, anlamaz, bilen bilir Nevi şahsına münhasır Ali hocayı :)