Aslında tam olarak nasıl tanımlasam bu kitabı bilemiyorum. Kurgusu şöyleydi, böyleydi deyip sizi yormak da istemem. Filistin davasını dert edinen kardeşlerim, takip ediyorlarsa oradaki mücadeleyi, savaşı biliyorlardır. Bu kitap tam olarak oradaki mücadeleyi anlatıyor. Tarihi kitaplar benim için her zaman farklı bir boyutu var, belki de bundandır bu kadar etkilenmem.
Bu kitabı tanımlayan bir cümle söylemek isterim... ki okumak isteyen kardeşlerim veya tavsiye eder misin diye soran kardeşlerim bu cümleden anlayabilirler ne demek istediğimi.
" Hayat, iman ve cihaddır. "
Ve ayrıca eklemek isterim ki Kudüs okumaları yapıyorum. Bir liste yapıp sizler ile de paylaşacaktım ve doğrusu aklımda en başta bir liste vardı ancak bu kitap listeyi tamamen değiştirdi diyebilirim.
Çok ama çok etkilendiğim bir kitap oldu ve ne söylesem eksik kalacakmış gibi hissediyorum bu yüzden sözü kitaba bırakıyorum
.
Allah için, din için kalpleri atanlar, aynı bakar, aynı görür, aynı ağlar, aynı sevinirler, dedi Ebu Said.
.
Şunu bilmekte yarar var ki tutuşturulan ateşin istimrarı onun hızlılığı veya büyüklüğüne değil, bilakis ateşin yakıtına bağlıdır. Aynı şekilde ne kadar tohum saçılırsa saçılsın, ne kadar sulama yapılırsa yapılsın Toprak elverişli hale gelmemişse iyi bir verim elde edilemez.
.
Şimdi bize düşen bu davanın mayasını iyi vermek. Tohumu atacağımız toprağı da, tohumun kök salacağı çınarı da iyi beslemek.
Bir kıyam meşalesi yapmamız lazım gönüllerde. Evet, ama Allah deyince kavrulmayan yüreklerde o meşale tutuşur mu? Bu yüzden Peygamberimiz (sav) Mekke'de yaptığını örnek olarak, o meşaleyi sebat ile taşıyacak fertler yetiştirmeliyiz.
.