Kitabın devamında, Heidegger, zamanın ve varlığın ötesindeki birçok konuyu ele alır. Özellikle modern teknolojinin insan varoluşu üzerindeki etkisini inceler. Ona göre, teknoloji insanların dünyayı deneyimleme ve varoluşlarını anlamlandırma şekillerini derinden etkilemiş ve bu da insanların varoluşsal potansiyellerini sınırlamıştır. Heidegger, insanların teknolojiye yönelik tutumlarının zamanın ve varlığın anlamını nasıl değiştirdiğini tartışırken, aynı zamanda insanların gerçek varoluşlarını yeniden keşfetmeleri için çağrıda bulunur.
Heidegger'in "Varlık ve Zaman" kitabı, felsefi düşüncenin temel sorularına derinlemesine bir yaklaşım sunar. Heidegger'in yazım tarzı bazen zorlu olabilir ve bazı okuyucular için anlaşılması zor olabilir. Ancak, bu kitap, zamanın ve varlığın karmaşıklığını anlamak isteyenler için büyük bir fırsat sunar.
Heidegger'in felsefesi, zamanın ve varlığın sadece soyut teoriler olmadığını, aynı zamanda insan varoluşunu etkileyen ve anlamlandıran gerçeklikler olduğunu vurgular. Kitap, okuyuculara insan varoluşunu, zamanı ve varlığı anlama yolunda yeni bir bakış açısı sunar.
Sonuç olarak, Martin Heidegger'in "Varlık ve Zaman" adlı kitabı, zamanın ve varlığın doğası üzerine derin bir felsefi inceleme sunar. Heidegger'in karmaşık felsefi terminolojiye yönelik yaklaşımı, okuyucuları zamanın ve varlığın anlamını keşfetmeye teşvik eder. Bu kitap, felsefe alanında derinlemesine bir araştırma yapmak isteyenler için büyük bir kaynak olabilir ve insan varoluşu hakkında yeni bir anlayış sağlayabilir.
