Halk, Urla'da, o dört yanı dağlarla çevrili kentlerde duyulan boğucu kasvet duygusunun yabancısıdır. Dört yanı dağlarla kuşatılmış yerlerde dağlar, bakışlarının karşısına dikildikleri kimselerin önünü keser gibidir. Bu gibi yerler halkının günlük yaşayışlarında verdikleri her kararda, dağların cesaret kırıcı karışması görülür. Dağların ardı bilinmez, dağların ardı korkular, tehlikelerle dolu gelir onlara. Sonunda uysal, atılma gücünden yoksul olur, akıllarından geçeni kolay kolay açığa vurmazlar. Urla gibi, dört yanı açık şehirlerin halkı da aksine, tâ çocukluklarından başlayarak, denizle göğün uzaklarda bir çizgi halinde göründüğü yerden geçen gemilerin, baharda gelip güz başlarında dönen yabancı ördeklerinin, turna sürülerinin, yükseklerde gide gide kaybolan bir bulutun, çağırışını duya duya büyür, kuş gibi, bulut gibi hercai huylu, özgür olur, yüreklerinde en küçük bir baskıya yer vermezler.