Zihin Çizgileri
Mustafa ŞenMost Liked Zihin Çizgileri Posts
You can find Most Liked Zihin Çizgileri books, most liked Zihin Çizgileri quotes and quotes, most liked Zihin Çizgileri authors, most liked Zihin Çizgileri reviews and reviews on 1000Kitap.
İnsan değerlidir ve insan, değerleriyle insandır.
Arzın üzerine iki ayağıyla dikilen insan mağrurdur,
ama aslında iki ayağından dünyadan aşağıya sallandığının farkında değildir.
Çağımız, parçalanmış bilinçlerin çağıdır.
Dünya, İslamsız bir yere gidebileceğini zannediyor ve dünya İslamsız, bir yere gidebileceğini zannediyor. Bu mümkün değildir. İslam, dünyanın kaderidir. Dünyadan önce Türkiye'nin kaderidir. Türkiye de, İslamsız bir yere gidemez ve Türkiye de İslamsız, bir yere gidemez. Kaosun perdelediği gerçeklerden biri de budur. Dünyanın bundan bihaber oluşundan daha kötüsü İslam dünyasının bihaber oluşudur. İslam düşüncesi nesnenin doğasını insanın doğasında mündemiç kılar. Kendi doğası ve nesnenin doğası arasındaki bitimsiz ilişki hikmet perdesinin aralanmasıyla insan ve nesne arasındaki ilişkiyi ilahi bir boyuta yükseltir. Kaos; insan, nesne ve Allah arasındaki ilişkinin kopmasından kaynaklanmaktadır. Bozulan ilişkiyi eski haline getirecek olan bu iştiraki hikmet perdesini elinde tutan İslam'dır. Ancak, bunun için başta Müslümanlar olarak bir kıble tazelemesi yapmak gerekmektedir.
Sözün özü şudur: İnsana bir kıble, kıbleye bir insan gerek; bize bir kıble gerek.
Sayfa 58Kitabı okudu
Halbuki, yolculuğa Rabbinden başlayan insan yolun sonunda yine O'na varacak, yolculuğu O'nunla tamamlayacaktır. Yolu O'na döndüren kıbledir. Yolcuyu yolda koymaktan alıkoyan kıbledir.
Kuşku özgürlük çabasıdır ve
kuşkunun yasaklandığı yerde,
kuşku, sadece büyür.
Varlığın kuşku götürmez hakikati,
varlığı var kabul eden içindir.
Psikolojik savaşın son aşaması kelime savaşıdır.
Sayfa 64 - Muhit kitapKitabı okudu
Çağımız, parçalanmış bilinçlerin çağıdır. Modern ve postmodern insanın zihni bu parçalanmanın savaş alanrdır. Modern anlayış, çoka parçaladığı varlığı ve bu varlığı tekabül ettirdiği bilgiyi çokların bütününe değil, çoklardan birine indirgemiştir. Bunun getirdiği tıkanma -buna modernliğin krizi de diyebilirizpostmodern çabayla aşılmaya çalışılırken, parçalanmış varlığın her çoku, yine kendisine indirgenmektedir. Bu, modern algının sistemleştirdiği varlık parçalanmışlığını bütünleştirmeye mani olmakta, varlık, kesretin vahdete dönüşünü imkânsız hale getirecek bir biçimde, daha da parçalanmakta ve her “çok” bir “tek” olmaktadır.
Sayfa 34Kitabı okudu