Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.7
Kitap Dolusu
Kitap Dolusu
@kitapdolusu
İnstagramda "kitapdolusu" kullanıcı adımızla kitap incelemeleri paylaşıyoruz.
Ayrıca kitap çekilişleri yapıyoruz.
84 okur puanı
Ocak 2019 tarihinde katıldı
Okuma Hedefleri
sanatdolusu
Www.instagram.com/sanatdolusu
.
⭐ Seatle Üniversitesinde profesör olan Ryan ve asistanı Seren'in 5. yüzyıl ile 21. yüzyıl arasında geçen zaman yolcuğunu, ilk romanı olmasına rağmen Seherhan Kızmaz çok güzel bir biçimde kağıda aktarmış.
⭐ Seren'e miras kalmış olan tacın gizemini çözen profesör, Seren'in taç hakkında anlattığı hikayeden etkilenir ve o an düşündüğü Seren'in atası Umay'ın yanına, Atilla'nın oğullarının mücadeleyi kaybetmesinden sonra şimdiki Macaristan topraklarında kalan bir avuç Hun topluluğunun yanına gider. Orada canını zor kurtaran profesör tarihin akışını değiştirmiştir ve geriye döndüğünde asistanının Seren olmadığını görür, herşeyi eski haline getirmek için soluksuz bir maceraya atılır.
⭐ Kitap, kendini okutturan bir dil ve hikayeye sahip. Sonu kolay kolay tahmin edilemeyecek cinsten olan bu hikaye oldukça merak uyandırıcı unsurlara sahip.
⭐ Aynı zamanda bu kitap, İslamiyet öncesi Türk kadınının topluluktaki sağlam yerini ve önemini hatırlamamızı sağlıyor. Umay karakteri, eşinden daha güçlü, toplulukta daha fazla sözü geçen, "erkeğinin kölesi" olmayan, özlediğimiz Türk kadını profilini içimize işliyor.
⭐ İçinde zaman yolculuğu olmasına rağmen kesinlikle bir bilim-kurgu eseri olmayan bu kitap aslında bir kurgu tarih romanı. Hikayedeki öğretici ögelerin fazlalığını ve hikayenin sağlam kurgusunu düşününce kitabı okumanızı tavsiye ederim, pişman olacağınızı sanmıyorum.
sanatdolusu
Www.instagram.com/sanatdolusu
.
⭐ Yukio Mişima, yalnızca Japon edebiyatının değil, dünya edebiyatının da en önemli, üzerinde en çok tartışılmış yazarlarından biri. Mişima, hayatın en ince detaylarındaki güzelliği görmesine rağmen içinde bulunduğu karanlığın ve ölüme karşı arzusununun da farkında olan biriydi ve dünyayı gördüğü çerçeveyi, kitabındaki betimlemeleriyle oldukça güzel aktarmış okuyucuya.
⭐ Yazarın otobiyografi türünde olan bu kitabında, Mişima'nın kendini toplumdan ne konularda nasıl ayrı tuttuğunu veya aidiyet aradığı yerleri ve bunun nedenlerini açıkça görerek bir insanın zihnine giriyorsunuz adeta.
⭐ Aslında kendini oldukça iyi özümsemiş, analiz etmiş ve tanımış olan yazar, sizi büyüme sürecine şahit bırakıyor, Siz anılarının içinde kaybolurken ve onunla empati kurarken, araya girerek okuyucuya sesleniyor ve sanki sayfalardan fırlıyor, yanınızdaymışçasına sohbet ediyor sizinle. Bunun dışında yazarın oldukça çeşitli konulardaki görüşleri ile ilgili de bilgi edinebiliyorsunuz.
⭐ Kitabı okurken oldukça yoğun duygular yaşadım.Elimden bırakmadığım da oldu, kimilerine radikal gelebilecek görüşleri karşısında üzerine düşünmek ve sindirmek adına bir kenara kaldırıp koyduğumda. Uzun zaman sonra okuduğum ve beni derinden etkileyen kitaplardan biri oldu Bir Maskenin İtirafları.
sanatdolusu
instagram.com/sanatdolusu
.
⭐ Önyargıyla okumaya başladığım bir kitap oldu çünkü 56 farklı kişinin yazdığı hikayelerden bir kitap oluşturması fikri bana fazlaca riskli geldi. Üstelik bu kitap için bana da teklif gelmişti ancak müsait olmadığım bir zaman olması nedeniyle kabul edememiştim. Evet pişmanım.
⭐ Kitapta yazısı bulunan 56 kişi bir gezisini bizlerle paylaşmış. Nereyi anlatıyorsa o yer hakkında okuyucuya faydası olacağını düşündüğü bilgileri kaleme almış. Bazı yazılar yurtdışında bazıları yurtiçinde geçiyor. Çok beğendiğim yazılar olduğu gibi, hiç beğenmedim yazılar da oldu. Büyük bir çoğunluğunu ise orta düzey olarak nitelendirebildim. Kitapta gezi temasına uygun olmayan birkaç tane yazının da olduğunu düşünüyorum.
⭐ Genel itibariyle başarılı bir düşünce ve proje olmuş. İlk kez yazanlar ve yazmak için daha fazla hevese gelenlere sunulan bu fırsat için yayınevi takdir edilmeyi hak ediyor.
Okur Takip Önerileri
sanatdolusu
instagram.com/sanatdolusu
.
⭐ Tukidides'den "Mutluluğun sırrı özgürlük, özgürlüğün sırrı ise cesarettir!" alıntısıyla kitaba başlıyoruz ve ilk sayfayı bitirdiğimizde kitabın distopik bir eser olduğunu anlıyoruz.
⭐ Kurulu distopik dünyada 4 ülke var. Avrupa ülkesi "ilacımız mutluluk, kanserimiz ise özgürlüktür!" görüşüyle yönetiliyor. Bu ülkede herkes mutlu olmak zorunda. Mutlu olmayanlara hasta gözüyle bakılıyor ve "tedavi" ediliyor.
⭐ Mutluluk dayatması ile özgürlüğü kısıtlayan yönetim, insanların düşünme yeteneğini elinden alıp düşünemeyen bir hayvana dönüştürmeyi ve böylelikle onları istediği şekilde yönetmeyi amaç edinmekte.
⭐ Özgür düşüncenin yasak olduğu, ev duvarlarının tamamen cam olduğu ve günde sadece 5 dakika tuvalet yapmak için perdenin çekilebildiği, televizyonda propaganda yayınlarının yapıldığı,insanların beyinlerinin yıkandığı, en önemlisi mutlak mutluluğa karşı gelenlerin terörist ilan edildiği bir dünya hayal edin. Bu dünyada siz yaşamak istermiydiniz?
⭐ Bu soruya hayır cevabını veren Salome de düzeni değiştirmek için bir yola çıkıyor ve bu yolda geçmişle ilgili sizi fazlasıyla şaşırtacak şeyler öğreniyor. Merak edilesi ve okuduğunuzda keşke daha uzun olsaydı dediğiniz bir kitap sizleri bekliyor.
sanatdolusu
instagram.com/sanatdolusu
.
⭐ Tarih kitaplarını okumayı sevmeyenlerin imdadına romanlaştırılmış tarih kitapları yetişiyor. "Dünyanın İlk Günü" de bu sınıflandırmaya giren bir kitap.
⭐ Sultan Mehmet'i hayatını, ağırlıklı olarak İstanbul'u fethetmesinin üzerinden okuyoruz. Romanın ismi ise fazlasıyla dikkat çekici. İstanbul'un fethini dünyanın ilk gününe benzeten yazar, tarih sayfalarında yeni bir çağ açılmasına sebep olan bu olayı, hakkını vererek kaleme almış.
⭐ Bu kitaptan öğreneceğimiz şeyler İstanbul'un fethi ile sınırlı kalmıyor. Adeta 1400'lü yıllara ışık tutan kitap, şehzadelerin sadece savaş stratejilerinde değil her dalda üstün bir eğitim aldığını, Osmanlı'da o dönemler kılıçtan önce kitabın geldiğini ve bilim, sanata verilen önemi, Avrupa'da ise bunun tersi denebilecek bir dönem olduğunu gözler önüne seriyor.
⭐ İstanbul'un fethi ise detaylıca anlatılmış. Bilmediğim bir sürü detay olduğunu kitabı okurken anladım. Kuşatma sırasında birçok başarısız deneme yapılıyor. Son saldırıda Fatih Sultan Mehmet "ya ölüm ya zafer" diyerek o surların dibine ölmeye gidiyor ve şehri alıyor.
⭐ Tarihe, İstanbul'un fethine ilgim var diyen birisinin bu kitabı okumasını kesinlikle tavsiye ederim. Ayrıca kitabı okurken yanınızda o döneme ait bir kuşatma haritası olursa gerekli cümlelerin aralarında haritaya bakabilirsiniz.
sanatdolusu
instagram.com/sanatdolusu
.
⭐ Birçok kişinin kalemini çok sevdiği Zülfü Livaneli'nin okuduğum ikinci kitabı oldu Son Ada. Müzik adamı olarak yakından tanıdığım bir isim olan Livaneli'nin bu romanını okuğumda şunu farkettim; zaten şarkılarının içinde de edebiyat yoğunluğu yok muydu?
⭐ Bu romanı ile 2009 yılında Orhan Kemal Roman Ödülü'nü aldı.
sanatdolusu
instagram.com/sanatdolusu
.
⭐ Harry Potter ve Lanetli Çocuk kitabı 2016 yılının Temmuz ayında Londra'da prömiyerini yapmış bir tiyatro oyununun senaryo kitabı. Aynı zamanda tescilli olarak sahneye koyulan ilk Harry Potter hikayesi. Ayrıca klasik seriden 19 yıl sonrayı konu alan 8. Harry Potter kitabı.
⭐ Hikayenin başında Harry ile Ginny'ninin
Harry Potter ve Lanetli ÇocukJ. K. Rowling (Robert Galbraith) · Yapı Kredi Yayınları · 20169,6bin okunma
sanatdolusu
instagram.com/sanatdolusu
.
⭐Türk yeraltı edebiyatının genç temsilcisi Mazhar Furkan Torun'un yeni kitabı henüz çıkmışken ilk kitabıyla bir nostalji yapmak istedim. Ben Mazhar Bey'in kitaplarını "kaliteli argo" olarak adlandırıyorum. Hayatın felsefesini tüm çıplaklığıyla gözler önüne sererken, içi edebi yönden de oldukça dolu
sanatdolusu
instagram.com/sanatdolusu
.
⭐ Kitapta 4 karakterimiz var. Yazar, Gülbeyaz, kedi ve bayan Sky Yene. Konu, yazarın Gülbeyaz ile olan buluşması ile başlıyor diyebiliriz. Bu buluşmanın asıl amacı ise Gülbeyaz'ın yazar ile dertleşmek istemesi. Filozof olarak tanınan yazar Gülbeyaz'ın içini rahatlatmaya, onun umut kumsalı olmaya aday.
⭐ Dertleşme adı altında, her insanın sorunu olabilecek çeşitli konular edebi bir dille ele alınmış. Altı çizilmeye değer, içi dolu cümlelerin yer aldığı kitap okuyucuya herhangi bir sorunu hakkında bir umut veriyor.
⭐ Bu tip konulu kitaplara genel itibari ile önyargılı yaklaşıp okumayı pek tercih etmesem de bu kitap o önyargımı kırmayı başardı diyebilirim. Genel olarak çok beğendiğim bir kitap oldu.
sanatdolusu
instagram.com/sanatdolusu
.
⭐ Kitabımız 16 yaşında varlıklı bir ailenin çocuğu olan bir gencin iç dünyasını ve arayışlarını anlatıyor. Hiçbir okulda dikiş tutturamayan ama edebiyatla yakından ilgili bir gencin varoluşsal krizleri bizlere tüm çıplaklığıyla anlatılıyor.
⭐Bu kitabı okurken karakterin iç dünyasını ve içe dönük konuşmalarını kendimle çok özdeşleştirdim. Kitap kahramanımızın ağzından yarı argo bir dille anlatılıyor. Bu sebeple oldukça samimi ve okunması kolay olan bu kitap bir o kadar da sürükleyici.
⭐ 16 yaşında bir olgun adamın ruhunu taşıyan karakterimiz zaman zaman da oldukça uçarı ve asi tavırlar içindeyken bu hareketlerini sorgulamaması bir ön yargı yaratsa da okudukça derinleşen karakteri eminim ki sizler de çok seveceksiniz.
-Jerome_David_Salinger608.jpg){kind=small}
sanatdolusu
instagram.com/sanatdolusu
.
⭐ Norveç'in bağrından bir İskandinav esintisiyle tekrar karşınızdayım. Andreas Doppler oldukça başarılı ve düzenli bir aile hayatı olan bir aile babasıdır. Bir gün ormanda bisikletinden düşünce bu makineleşmiş hayatının sorgulamasını yapmaya başlar. Bunca günlük yaşantı zırvalıklarının ne uğruna olduğunu düşünmeye başlar. Kendini tamamen ilkel hayatın kollarına bırakarak ormana yerleşmeye karar verir. Ormandaki tek dostu çok ilginç bir vesileyle tanıştığı geyik yoldaşı Bongo'dur.
⭐ Avcı ve toplayıcı hayata iyice adapte olan Doppler yağsız süt krizine girince olayları bir adım daha ilerleyip takas işine de girişir. Bu esnada geride bıraktığı hayatıyla ilgili bazı sorunlar yaşamaya devam eder. Üstüne üstlük sakin ve huzur dolu yaban hayatı yavaş yavaş baltalamaya başlar.
⭐ Tüketim toplumu ve sosyolojik klişeleri eğlenceli bir dille anlatan Erlend Loe'nin bu kitabı toplumsal rest başlığında adeta bir başyapıt.
sanatdolusu
instagram.com/sanatdolusu
.
⭐ Herkese merhaba. Mori kitabını yaklaşık olarak 1 aydır okuyorum. Gerek araya bazı kitapların girmesi, gerek kitabın derinliğinden dolayı ancak bitirebildim. Kitabı elime ilk aldığımda böyle derin bir kitapla karşılaşmayı beklemediğimi söylemeliyim.
⭐ Güneydoğuda yaşıyan büyük bir ailenin sıcacık hikayesini Atilla bey gerçek anlamıyla usta bir kalemle bizlere aktarmış. Bölgenin kültürel yapısı, karakterlerin iç dünyasının bizlere aktarılışı, aramızdan birçok kişinin tatmadığı o kalabalık aile yaşantısı o kadar güzel ve derin bir şekilde yazılmış ki şaşmamak elde değil.
⭐ Derin derin diyorum da nedir bu derinlik? Belki bir Zwaig belki de bir Kafka romanında okuduğumuz karakter ve duygusal betimlemelerin güzellikleri ve içimizde hissettirdikleri bu kitapta da var. Hiçbir ayrıntı yüzeysel bir şekilde geçiştirilmemiş, tam anlamıyla kitabın içine girmemiz sağlanmış.
sanatdolusu
instagram.com/sanatdolusu
.
⭐Şiir üretmenin çok zor olduğu günümüzde bir modern zaman şairinin şiirlerini yorumlama fırsatı bulduğum için oldukça mutluyum. Çünkü vurucu ve içten şiirler sanki hep eski zamanda eski üstatların kaleminden düşmüş de artık modernize bir yapıda karşımıza çıkmıyormuş gibi düşünürüz, fakat şair Hami Öztürk yaşadığımız bu yoksunluğu samimi satırlarıyla gideriyor.
⭐ Şair Hami Öztürk bizlere samimi ve duygusal bir girişle, satırlara yolculuğunun başlangıcını bir mektup edasıyla anlatıyor ve ardından şiirleriyle buluşuyoruz. Üç kısımdan oluşan bu kitap, yazılmış bir öykü misali sürüyor ve her bölümde içinde bir serenad gibi devam ediyor.
⭐ Tamamen yalın ve derin şiirlerin derlenmesiyle oluşturulmuş bu şiirler, şairin tüm şiirlerinin toplanmış hali olarak karşımıza çıkıyor. Her satırda sevmek ve aşk üzerine kendinizden bulacağınız çok şey vadeden bu kitapla, günlük hayatın karmaşasından uzaklaşıp duygularınıza daha çok kulak vereceksiniz.
sanatdolusu
instagram.com/sanatdolusu
.
⭐ Çok zor bir hayatınız olduğunu ve sürekli birşeylerle ilgilenmenizin gerekli olduğu bir hayat yaşıyorsanız bu kitap tam size göre. Nedeni ise şu ; elini sıcak sudan soğuk suya sokmayan bir Viyana leydisinin hayatına heyecan katmak için yaşadığı yasak ilişkinin ona sunduğu yakalanma korkusu dolu zamanlardan aslında haz alması üzerine kurulu bir kitap.
⭐ Zweig yine psikolojik betimlemelerle dolu okudukça zevk veren bir kitap ortaya çıkarmış. Karakterin yaşadığı "korku" yu o kadar derinden hissediyorsunuz ki kendinizi onun yerine koymamak elde değil.
⭐ Okuduğum en güzel Zweig eserlerinden birisi oldu. Bir Kadının Yaşamından Yirmidört Saat ve Satranç'ı sevenler bu kitaba da bayılacaktır.
sanatdolusu
⭐ İyi oyuncular verilen rol ne olursa olsun bunu en iyi biçimde sahnede seyircisine sergilemelidir. Zweig ise bu kitapta bir kadının, "bilinmeyen bir kadının", dilinden yazdığı aşk mektubu ile görevini layıkıyla bizlere sergiledi.
⭐ Bir erkeğin, kadın gözünden yazdığı bu eser bir ustalık göstergesi olmayı hak ediyor. Zweig'in yazdığı kısa ama öz öykülerden biri daha beni büyüledi.
⭐ Öykünün sonuna doğru iyice hayret edeceğimiz gelişmeler öğreniyoruz. Gerçekten var olma ihtimali tartışılır derecede büyük bir aşkın varlığını düşünmek bile içimizi ısıtmaya yetiyor.
⭐ Mektubu yazan kişinin içine düştüğü olayların detaylı bir biçimde anlatıldığı bu öykünün her sayfasında, her satırında defalarca kez okumak isteyeceğimiz kalitede cümleler bulunuyor.
⭐ Yayınevi hakkında : Bildiğiniz üzere Zweig kitapları telif hakkı olmaması sebebiyle birçok yayınevi tarafından basılıyor. Bu aşamada çeviriye, baskı kalitesine ve kişisel zevkimize göre kitap kapağına bakarak karar verip bir tanesini seçiyoruz. Ben bu kitabı Puslu Yayınlarından okudum. İlk dikkatimi çeken güzel hazırlanmış kapağı oldu. Elime alıp biraz karıştırdığımda ise çevirisi oldukça hoşuma gitti. Bildiğiniz üzere belki de hepimizin klasikleri okumayı tercih ettiğimiz bir yayınevi var. O baskıyı da okumuştum ve gönül rahatlığıyla söyleyebilirim ki bu baskı her yönüyle çok daha güzel. Seri yapmak için sabırsızlanıyorum.
