♡ ѕє∂α уѕя ♡

♡ ѕє∂α уѕя ♡
@kitaphanemm
Dilim dönse bir kelâmım var idi Yüreğime bastı yol etti beni
Ama içinin sesini dinleyene , korkunun yanı sıra "korksan da dene" diyen sessiz bir ses eşlik edebiliyor. Engin Geçtan - Hayat
Sayfa 17
Hayat biz başka planlar yaparken başımıza gelenlerdir.
Sayfa 24
Hayatta en büyük zorluk sizi herkese benzetmeye çalışan bir dünyada kendiniz olabilmektir.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Gerçek mutluluğa ancak yaşamımızı düşüncesizce hazzın peşinde koşarak geçirmek yerine iç dünyamızı zenginleştirmeye adadığımızda ve daha çok şeye sahip olmaktansa “daha çok olmaya “ odaklandığımızda ulaşabiliriz. -Daisaku Ikeda
Sayfa 13
Sadece çıkarlarımız için seçimde bulunmak , bir yüzyıl önce ayıplanabilirken , yaşadığımız çağda ayakta kalmanın olmazsa olmaz bir düsturu olarak görülebilir. Geçmişin günahı , bugünün erdemi olur.
Sayfa 186
Şüphelerin en yakıcısı , en azap vericisi ve bir kez insanı teslim aldığında onun bütün kişiliğini değiştiren , “ ruhu şeytana satan “ şüphe : Ya öte dünya yoksa ? Ya benim dindarlığım boş bir vehimden ibaretse ? Elimin altından kayıp giden bu dünya , bütün lezzetleriyle şimdi benim olamadığı gibi , hiçbir zaman da olamayacaksa ?
Kafamızda o kadar çok dert , ruhumuzda o kadar çok tasa taşıyoruz ki , hayat önümüzden akıp giderlen ona alık alık bakıyoruz.
Sayfa 107
“Bir uğraşa ilginizin olmasıyla , O uğraşa kabiliyetinizin olması iki farklı şey.” -Cem Yılmaz
Sayfa 15
Kayıp yaşantısı, insanlara bir muhasebe imkânı verir. Kendilerini nasıl gördüklerini, çevrelerindeki dünyayı nasıl algıladıklarını, hayatlarının hangi istikamette seyrettiğini gözden geçirmelerini sağlar.Özellikle ani ve beklenmedik kayıp olayları , kişisel bir sorgulama ve anlam arayışına yol açar. İnsan anlam arar.
Sayfa 70
Ömür dediğimiz yolculuğu bir ağacın filizlenip yaprağa duruşundan , sonra sonbaharla birlikte yapraklarının kızarıp bozarmasından , o yaprakların kuruyarak toprağa değişinden , onun gövdesinde çürüyüp gidişinden daha iyi ne anlatabilir ? Hayat , sürekli bir oluş ve bozuluş halinde akıyor.Bir yandan yenileniyor ve doğuyor , beri yandan bozuluyor ve ölüyor.
Sayfa 39
“Her arayan bulamaz , ancak bulanlar yalnızca arayanlardır.”
Yola çıkmak , ruhun sızısına şifa aramaktır. Hayat , bir bakıma şifa bulma arzusudur.
Hayata hayret nazarıyla bakmak ve böylece kainatı ve insan nefsini saran güzelliği fark etmek , bu yolculuğun ilk adımı.Bu bir aşk yolculuğu ve “ Zafer değil , sefer ! “ ilkesine dayanıyor. Yolculuğun kendisinin ruhu aşka boyayacağını , o aşkla içimizin , kalbimizin şeffaflaşacağını ve güzelliği aksettiren bir ayna olacağını ümit ediyoruz. “ Yoktuk , bizi var ettin ve şimdi yine bedenlerimiz yokluk alemine gidiyor. Ama gel gör ki , bu arada sana aşık olduk. O nakşı işleyen kalemin sahibine aşık olduk,” diyen bir aşk uygarlığı…
Bu dünya , hiçbirimize ebedi bir yurt değil. Hepimiz faniliğin bildirisini taşıyoruz yüzlerimizde. Bugün canlı olan , yarın zeval buluyor. İşte , selam üzerine olsun , Hz.İbrahim gibi , ben de batmayacak ve sönmeyecek olanı arıyorum.Oraya baktığımda dünya maceramı ışıklandıracak , bana bu dünyada yaşamamın beyhude olmadığını hissettirecek bir gaye , bir nur , bir bilinç hali arıyorum. Bir anlam arıyorum..
Kendi ruhumuza ve varlığın özüne dokunalım.Anlam bağ kurmaktadır. Bizde yitik olanı yeniden bulabilirsek, dünyayı da imar edebiliriz.
Sayfa 13