kitaplarinisigi
kitaplarinisigi
@kitaplarinisigii
Hemşire laborant
ÜÜ
İstanbul
39 reader point
Joined on December 2022
Okuma Hedefleri
·
Not rated
Hush hush serisini duymayan görmeyen veya bilmeyen yoktur diye düşünüyorum. Özellikle 2010-2013 yıllarında 12-18 yaş aralığındaki herkes bu seriyi yüksek ihtimal bir şekilde duymuştur okumasa da. Bende 2015'te okumuştum. O zamanlar sevmiştim çünkü melekler ve kanatlar ile ilgili ilk, fantastik kitap olarak okuduğum ilk beş kitaptan da biriydi Fısıltı. Kısaca kitabın konusuna değinecek olursam; Nora babasının ölümünden sonra annesi ile yaşayan ve onuncu sınıfa giden bir kız. Patch ise Nora'nın sınıfına yeni transfer olan bir öğrenci. Nora arkadaşı Vee ile sıra arkadaşı iken biyoloji dersi öğretmenleri sıra arkadaşı değişikliği yapmak ister. Ve bu isteğinin sonucunda Patch Nora ile oturmaya başlar. Biyoloji öğretmenleri ise sıra arkadaşlarını tanıtan bir yazı yazmalarını söyler. Patch Nora hakkında her şeyi bilse de Nora Patch hakkında hiçbir şey bilmiyordur. Ve kitap Nora'nın Patch hakkında bir şeyler öğrenmek istemesiyle başlar. Alacakaranlık yorumu giriyormuş gibi hissettim gerçekten. Kitapla ilgili beğenmediğim çok şey var aslında. Mesela Nora karakterine ilk okuduğum zaman bile asla ısınamamıştım. Hiçbir karaktere tam bağlanamamıştım. Genel olarak büyük olaylar olmuyordu, böyle fantastik ve dört kitaplık bir seride gerçekten daha fazla şey olsun diye bekliyorsunuz ama olmuyor. Kitapların kapakları iç tasarımları o zamanlara göre çok iyi. Ama gerçekten fantastik anlamında degerlendirilince kitap çok zayıf kalıyor.
Helin adında bir kızın sokak nöbetçileri denilen bir gruba ajan olarak girmesiyle başlıyor. Konu bu, ilk başta kitapta her karakterin birbirinden farklı olmasından ve geçmiş yaraların çocukların büyümesindeki etkisi falan derken ben bu kitabı çok seveceğimi düşündüm. Ama 716 sayfalık bu kitapta konuların asla bütünleşmemesinden baş karakter Helin'in ezikliğinden başka bir şey okumadım. Edebî hicbir şey yok kitapta ve diyorsunuz ki 716 sayfa ne yazmış? Helin'in kendini feda etmeleri, asla gerçekleri anlatmaması, inatla gerçekleri 716 sayfa boyunca neredeyse uzatması, zavallılığı, lider erkeğinin peşinde dolaşmaları, Bartu karakterinin hanzoluğu, bildiğimiz tofaş modellerinden. Ağır abimiz 31 yaşında bu arada. Ama yaptığı espriler ve küfürler yaşının yarısı kadar etmez. Gerçekten Helin karakteri beni aşırı gerdi. Neden uzatıyorsun ya, şurada anlatacak diyorum e hadi artık diyorum. Ya 716 sayfa boyunca biz uzatmaları mı okuduk? Ve işin komik yanı kitap 8.6 puan 1000 kitapta. Cengiz Aytmatov Beyaz Gemi kitabı 8.3 puan. Bu kitap ondan daha fazla sevilmiş demek mi bu? 13-16 yaşında yeni kitap okumaya başlamış wattpad den kitap okuyan çocuklar bu kitapları okuyup 10 puanı yapıştırıyor. Asla inanmayın o puanlara. Asla eleştirel bir puanlama sistemi yok. Ha ikisi aynı kulvarda mı ikisi birbirinden çok farklı tarzlar denk tutamayız diyen varsa haklısınız. Ama yine de siteye girince wattpad kitaplarının yarısından fazlasının puanının 8 üstü olması da benim dediğimi de destekliyor malesef. Eğer dümdüz bir kitap okumak ve ana karakterin ketumluğundan bunalmak istiyorsanız önerebilirim.
En erkek! Karaktere sahip kitap
Yabancı serisinin ikinci kitabında artık Levent Çağıran ile ilgili daha fazla araştırmalara giriyor karakterler. Bence Ediz'in babası suçsuz değil. Zaten ikinci kitapta Doğa ve Ediz'in dışında olaylar oluyor arka planda belli. Muhtemelen üçüncü kitapta bunlar açığa çıkacak. Bir tahminde bulunmuştum daha kitabı ilk okuduğumda ve üçüncü
Reader Follow Recommendations
·
Not rated
İs serisinin giriş kitabıyla seriye başladım. Devam eder miyim kararsızım. Binnur'un hali hazırda Wattpad'de 3 kitabını okuyorum. Kitapla ilgili şunu söyleyebilirim ki, bence kitaplarının neredeyse tamamında bir betimleme sıkıntısı var. Okurlar ikiye ayrılmış bir taraf betimlemeleri mükemmel süper diyen kısım bir kısım da benim gibi gereksiz uzatılmış diyen kısım. Bazı yazarlar vardır kurgusu çok iyi değildir, olay örgüsü işleyişi ortalamanın altındadır. Yazar betimlemeyle beklemiş yemeğe koyulan fazla baharat gibi okuyucuya sunar. Ama Binnur'un kitapları aslında işleyişi ve dili güzel. Olayları iyi işliyor ama betimlemeleri beni gerçekten yoruyor. Bu kadar ağdalı bir dile ne gerek var diyorum okurken. Şahsen ben okuduğum tüm kitaplarında betimleme okurken sıkılıyorum. Hatta Wattpad'de okuduğum kitabı aldığımda da şaşırıyorum ya bu kadar betimlemeyi ben nasıl okumuşum diye. Bölüm bölüm olduğumuz için ne kadar uzun olduğunu fark edemiyoruz ama kitaplaştığında bir kitabı tamamen okumaya kalktığımda betimlemeler o ağdalı dil insanı acayip sıkıyor. Kurgu olarak güzel ama betimlemeler çok yoğun. Bir çok kitabı için aynı şeyi düşünüyorum.
Yıllar önce okuduğum ilk vampir temalı seri hatta ilk kurt temalı seri. Okuduğum döneme göre fantastik okumaya yeni başlamama rağmen -o dönem on dört yaşındaydım- ortalama bulmuştum kitabı. Simdi düşünüyorum da o zamanlar bile Edward diye ölüp gebermiyormuşum.
Kitabın konusunu bilmeyen yoktur o yüzden konusuna çok değinmeyeceğim. Ama çok saçma davranan karakterler mevcuttu kitapta. Üçüncü kitapta aşk üçgeni okurken çok baydı. Ondan ona ondan ona Bella gerçekten insanı delirtti. Edward'ın inatla Bella'yı vampir yapmaması ki başlarında bir bela varken, ama evlenmek istemesi. Son kitap bence biraz daha güzeldi serinin diğer kitaplarına göre.Şöyle söyleyebilirim ilk kez vampir temalı veya fantastik bir kitap okuyacaksanız olabilir ama çok daha güzel seriler var. Yazarın Göçebe kitabı daha çok beğeniliyor ben Göçebe filmini de Alacakaranlık filminden daha çok beğenmiştim ama kitabını okumadım. Daha iyi bir fantastik önerecek olursam Dikenler ve Güller Sarayının ilk iki kitabını sevmiştim. Fantastik okuduğunuzu daha fazla hissediyorsunuz en azından.
