"Başınıza bir dert gelmeye görsün, her zaman gelip bunu size yetiştiren, elindeki hançeri yüreğinize saplayıp büken, üstelik de sizi hançerin sapına hayran bırakmaya çalışan bir dostunuz bulunur"
Ama yine de insan hiçbir şeye fazla alışmamalı şu hayatta.Çünkü o alıştığın şey her neyse onu kaybettiğinde sanki her şeyini kaybetmiş gibi hissediyorsun.
Zaman geçiyor. İmkânsız göründüğü zaman bile.Hatta saatin her tık tak edişi insanın canını acıtsa da.Yavaş yavaş geçiyordu saniyeler.Yalpalayarak ve sessizliklerin içinde sürünerek.Ama bir şekilde geçiyordu.Benim için bile.
Penceredeki bir afiş salı akşamı bir kitap etkinliği olacağından bahsediyordu.Jenny ve Sue içeri girdiğinde kitapların muhteşem kokusu Jenny'nin burnuna çarptı.