İnsanı kıtlık zamanlarında açlık değil, alıştığı tokluk öldürür.
63 syf.
·
Puan vermedi
Bir solukta okunan bir kitap. Kısa ama bir o kadar da etkileyici. Bir kadının savaş ve kıtlık zamanında kocası ve çocuğunu korumak için verdiği mücadeleye şahit oluyoruz. Kesinlikle tavsiye ediyorum
Yüzyüze
YüzyüzeCengiz Aytmatov · Ötüken Neşriyat · 20184,753 okunma
Reklam
220 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Yıl 1946. Dünyayı sarsan savaş henüz bitmiş. İtalya yenilen tarafta. Ülkenin güney kesimlerinde sefalet, kıtlık kol geziyor. İtalyan Komünist Partisi önderliğinde yoksul ailelerin çocukları birer ikişer toplanıyor, trenlerle kuzeye gönderiliyor. Bu çocuklar görece daha iyi durumda olan Kuzeyli ailelerin yanlarına yerleştiriliyor. İtalyan yazar Viola Ardone 2019 tarihli bu dönem romanında tarihsel bir gerçekliği kurgulamış. Kızıl saçlı küçük Amerigo’nun hikâyesi, savaş sonrası eziyet çeken bütün halkların hikâyesi. Çocuklar Treni’ni çok beğenerek, kısa sürede okuyup bitirdim. Kitap 2024’te beyaz perdeye de uyarlanmış.
Çocuklar Treni
Çocuklar TreniViola Ardone · Kafka Kitap · 202471 okunma
Farklı Zeminlerden Bakmak
Bütün dünyayı kapsayan bir araştırmanın konusu olarak dünyadaki tüm ülkelerde insanlara şu soru soruldu: “Lütfen, dünyanın diğer bölgelerindeki ‘gıda kıtlığı’ konusundaki fikrinizi söyler misiniz?” Birçok nedene bağlı olarak, çalışma tam bir fiyaskoyla sonuçlandı. Çünkü: — Afrika’da kimse ‘gıda’ kelimesinin anlamını bilmiyordu. — Batı Avrupa’da kimse ‘kıtlık’ kelimesinin anlamını bilmiyordu. — Doğu Avrupa’da kimse ‘fikir’ kelimesinin anlamını bilmiyordu. — Güney Amerika’da kimse ‘lütfen’ kelimesinin anlamını bilmiyordu. — Birleşik Devletler’de kimsenin ‘dünyanın diğer bölgeleri’ olduğu konusunda en ufak bir fikri yoktu. Çok abartılı ve aşırı genellemenin bulunduğu bu fıkra, milletlerin değişik zeminlerden olaylara bakabildiğini göstermektedir.
Sayfa 36 - Remzi Kitapevi·Kitabı okuyor
Savaş, kıtlık ya da salgın hastalık sonucu yaşamlarını yitiren şehitlerin ruhları için istekle dua ederken görürdüm onları. Başlarını yere eğip, korku ve etin dolgunlaştırdığı popolarını kaldırarak secdeye varırlardı. “Yurtseverlik” sözcüğünü her andıklarında, aslında Allah’tan korkmadıklarını, kafalarındaki yurtseverlik kavramının yoksulun, zenginin toprağını, onların kendi topraklarını savunmak için ölmesi gerektiği anlamına geldiğini hemen anlardım, çünkü yoksulun toprağı yoktur.
Sayfa 38·Kitabı okuyor
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.