Bu dönemde Ermeni propagandasının en önemli hedeflerinden birisini Ermeni terör ve bölücü eylemlerine karşı, Avrupa'nın kendi içindeki çatışmalardan da akıllıca istifade ederek, Taşnak ve Hınçakların emellerine set çeken Sultan 2. Abdülhamit teşkil etmiştir. Abdülhamit'e karşı "Hürriyet, Adalet, Uhuvvet- Kardeşlik" sloganının arkasına saklanana bir psikolojik savaş sürdürülmüştür. Bu psikolojik savaş sloganı o kadar başarılı olmuştur ki Cumhuriyet'in kurulmasından uzun yıllar sonra dahi bazı Türkler tarafından 2. Abdülhamit'e "Kızıl Sultan" denilmiştir.
Sayfa 160Kitabı okudu
"Kızıl Sultan" a cephe alan Genç Osmanlıların yeni nesli Suavi'yi bir kahraman-ı hürriyet olarak putlaştırmıştır. Cumhuriyetin inkılâpçı yazarları için ise, o meşum baskının tertipçisi başveren bir inkılâpçıdır. Kısacası Suavi'yi mesavisinden sıyırıp evliyalaştırmağa kalkışanlar, hakikati bir yana bırakıp bir masal kahramanı yaratmışlardır.
Sayfa 154
Reklam
Kızıl Sultan
Avrupa devletlerini kızdırmaya ne gerek vardı? Zaten Ermenilerle aralarında kan davası bulunan Kürt aşiretlerinden Hamidiye Alayları oluşturmak ve liderlerine hayallerinde bile göremeyecekleri paşalık ünvanları vererek isyancıların üstüne salmak yeterliydi. Böylece her türlü isyan bastırma olayı, sivil halkın tepkisi olarak açıklanabiliyordu. Gerçi kendisini elleri kana batmış bir Kızıl Sultan olarak çizen Avrupa matbuatı can sıkıyordu ama onları da sıkı bir denetimle imparatorluğa sokmamak yoluyla, İstanbul matbuatına da sıkı bir sansür uygulayarak yenmek mümkündü.
Sayfa 165Kitabı okudu
Düşüne düşüne, yeni dönemin de eski dönemden farklı olmadığı, herkesin gölgesinden korktuğu yeni düzenin de muhaliflerini vahşi yöntemlerle ezdiği sonucuna vardı. O zaman Kızıl Sultan'ı deviren ihtilalin sebebi neydi ? Hiçbir şey değişmeyecekse niye yaşanmıştı bunca altüst oluş ?
Genç subayların içinde ihtilal ateşi yanıyor, Fransız İhtilali gibi bir hareketle on yıllardır ülkeye " kan kusturan, zalim, müstebit, kan içici, kimseye nefes aldırmayan" Abdülhamid'i devirerek hürriyet havasını solumak için yanıp tutuşuyorlardı. Genç subaylar Albert Vandal adlı Fransız'ın Abdülhamid'e taktığı " Kızıl Sultan" lakabını pek benimsemişti, her gün ölmesi için dua ettikleri en büyük düşmanlarını -bazen Fransızca Le Sultan Rouge olarak- bu isimle anıyor, ondan yakıcı bir öfkeyle nefret ediyorlardı.
Gazipaşa hazretlerine İthafen Sen dahisin, buna çoktan inandık Mefkuresiz rehberlerden pek yandık Garpta şarklı yaşayıştan usandık Kurtar bizi bu karanlık zindandan Sürümüze bir kurt çoban kalmasın Tepemizde gizli düşman kalmasın Düşmanların dostu Hakan kalmasın Kurtar bizi yaldızlı yalandan. Abdülhamid gerçi Kızıl Sultandı Buna nispet yine o bir insandı Çok masumlar Fetvasına aldandı Kurtar bizi artık Kara sultan'dan Ziya Gökalp
Sayfa 500Kitabı okudu
Reklam
Geri193
940 öğeden 931 ile 940 arasındakiler gösteriliyor.