Ah Clara Yıldız saçaklarında yastığın Kışlık sarayların üzerine yürürken Yağız geceye durmaksızın yüz sürerken Sevdiğin hoş şarkıları mırıldanıyorum Rara ra ra na raa ..yanımda süvariler Ah Clara Yıldız saçaklarında yastığın Yakındır soğuk soysuz kralın soytarıları Kırmızı karlarla halkın ümüğüne çökmesi.. Hazırız esaretle mücadeleye gerekirse savaşmak Ezilen halkları aydınlığa çıkaracak kahramanlıklarla Büyük kavuşma adına verilecek her bedel aşk coşkusudur Yüce zafer nişan almış parmağımda şerefin yüzüğü Rara ra ra na raa ..yanımda süvariler Ah Clara Yıldız saçaklarında yastığın Bekle aylara kalmaz laneti görecekler Kral sana zulmün bedellini kaskatı öderken Tepesine mancınıklar kızılgerdan ateşi verince Saray susanların kiriyle yanacak gün seninle ışıyacak Rara ra ra na raa ..yanımda süvariler
İnsanlar kendi ruhlarına cinayet işliyorlar Kızılgerdan. Fabrikalar, arabalar, plastik çiçekler…. Şu Arzularım, peşinden koşacak şeylerim, ruhumu yeniden yaratır. Öyle değil mi? Ruhumu ancak seyahat ederek, kuytularda yatıştırabiliyorum.
Reklam
Şu keşmekeşin içinde bir çocukluk nefesi...
"Elbette dünyada sınırsız sihir olmalı, ama insanlar bunun neye benzediğini veya nasıl yapılacağını bilmiyor. Belki de başlangıç, güzel şeyler meydana gelinceye kadar güzel şeyler olacağını söylemektir sadece." Bir masalın içinde,bir tatlı rüya aleminde, bir yeşilçam filminde veya bir bahar esintisinde hissettiren kitap. Yazmadan geçemedim, bayadır hamlamış parmaklarımı ısıtan bir güneş oldu. Kütüphanemde böyle bir iyiliğin beklemiş olduğunun farkında olsaydım, en kötü zamanında bu hakkımı cömertçe kullanırdım. Bu kitaba beklentisiz, sadece iş bankası klasiklerinden olması sebebiyle okumaya başladım. Okudukça elimden bırakmak mümkün olmadı. Bu kitabı okudukça toprağı, çiçeği, böceği, hayvanları dünya derdinden uzakta, bir şeyi sırf güzel olduğu için, nedensiz sevdiğimiz zamanları yani çocukluğumu hissettim. Bu mutluluğu yaşatan kitap, halihazırda şu yaş almış halime de bir "Kimsin sen?" dersi veriyor. Baş karakterleri 3 çocuk, bir kızılgerdan kuşu, bir bahçe ve bahar. Kulağa çocuksu geldiğine aldırış etmeden; kendinize biraz çeki düzen vermek, şu mevsimde baharı iliklerine kadar hissetmek, evde otururken toprağa dokunabilmek ve hepimizin içinde özlemle duran saf çocukluğumuza, neşemize dönmek istiyorsanız, mutlaka bu kitabın sayfalarında kendinize bir yer bulun🎀
Kızılgerdan kuşu: Eski zamanlarda karatavukgiller sınıfındayken şimdilerde ise sinekkapangiller familyasında sınıflandırılan güzel ötüşü olan şirin bir kuştur. Ortalama 13-15 cm boyunda olan sırtı süt kahverengi, göğsü turuncuya benzer parlak kızıl bir rengi olan kızılgerdan kuşunun karnı beyaz renktedir.
Görmek bir kum tanesinde bir dünya/ Ve bir cennet bir yaban çiçeğinde/Tutmak sonsuzluğu avucunda/Ve ebediyeti bir saatin içinde / Kafese kapatılmış bir kızılgerdan/Boğar tüm Cennet’i öfkeye.” William Blake
Ses verdiğim Araftbirkadın (2)şiirleri
youtube.com/watch?v=tm8gR1O... Etraf bir avuç insan sürüsü Sözler bir avuç kalem deryası Silik bir yazının içinde buluyorum kendimi Okumak istiyorum. O kadar küçücüktüm ki O kadar belli belirsizdim ki Halbuki koca bir dağ tepesiydim.. Sersemlemiş bir yüreğin tozuyla Estim gürledim. Ve sonra.. Dağ gibi bir yazının içinde
Reklam
16 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.