Kohlberg ahlak eğitimi
Ceza ve itaat eğilimi (4-5 yaş): Kişi cezadan kaçındığı için
kurallara uyar.
Araçsal ilişkiler eğilimi (6-9 yaş): Kişi ödüle ulaşmak için
kurallara uyar.
Kişiler arası uyum eğilimi (10-15 yaş): Kişi başkalarının
onayını almak için kurallara uyar.
Kanun ve düzen eğilimi (15-18 yaş): Kişi suçluluk ve
dışlanma kaygılarından dolayı kurallara uyar.
Sosyal sözleşme eğilimi (18-20 yaş): Kişi insanların ortak
mutluluğuna göre hareket eder.
Evrensel ahlak gelişimi (20-): Kişi insan hakları, eşitlik,
demokrasi, özgürlük vb. ilkeler doğrultusunda hareket eder.
Sayfa 101 - Carpediem Kitap 1.BaskıKitabı okudu
"Öğrenciler de kendi yaşamlarının ahlaki boyutlarını keşfetmek için fırsatlara ihtiyaç duyarlar çünkü genellikle kendileri için yetişkinler karar vermektedir."
Sayfa 100Kitabı okudu
"Kohlberg'e göre özellikle çocukların ahlaki olgunluğu, çevresindeki yetişkinler tarafından konan kurallara uyup uymamasıyla belirlenmektedir. Oysa bunun yerine çocukların kendi ahlaki yargılarını kendilerinin oluşturabilmesi ve ahlak prensiplerini formule edebilmesi gerekmektedir. Bu bağlamda ahlak eğitiminin hedefi de bu ahlaki olgunluğu sağlamaktır."
Sayfa 86Kitabı okudu
"Heinz ikileminde çalmayı düşünen iki genç, midelerinde endişe kaynaklı benzer ağrı hissedebilirler. Ancak 3. basamaktaki genç, bu hissin korkudan kaynaklandığını düşünerek bunu önemsemezken 4. basamaktaki diğer genç ise bu hissin vicdanının uyarısı olduğunu düşünür ve buna uygun olarak karar verir. Reaksiyon göstermeleri bakımından aralarındaki farklılık, duygusal dinamiklerden değil; ahlaki yargının bilişsel gelişimsel bir boyutundan kaynaklanır."
Sayfa 55Kitabı okudu
"Kohlberg, ahlaken neyin iyi, neyin kötü olduğunun bilgisinin kültürel birikim veya dinî temellerden edinilmesi görüşünden farklı olarak kişinin ahlaki muhakemesinin geliştirilmesi gerektiğini savunmuş ve teorisini bu doğrultuda inşa etmiştir. Bu noktada insanın evrensel 'iyi'yi ancak kendi muhakemesiyle keşfedebileceğini ileri sürmüştür."
Sayfa 108Kitabı okudu
“Kohlberg’in ahlak eğitim yaklaşımına göre ahlaki bir zıtlık durumunda kişinin ‘doğru’yu nasıl yapacağını kendi kendine keşfetmesi, bunu nasıl yapması gerektiğinin kendisine öğretilmesinden daha önemlidir. Zira Kohlberg, ahlak eğitimini, zihinde daha önce olmayan bir şeyi zihne yerleştirmek olarak değil; kişinin ilerlemesini yönlendirmek olarak görür.”
Sayfa 82Kitabı okudu
"Kohlberg'in ahlak öğretmeni bir aziz ya da papaz olmaktan öte, bir ahlak filozofudur."
Sayfa 90Kitabı okudu
"Erdemin nasıl elde edildiğini bildiğimi düşünüyor olmalısınız fakat gerçek şu ki, onun öğretilebilir olmasını bilmekten de önce, ben gerçekte erdemin ne olduğunu dahi bilmiyorum. Kanaatimce bilim, nedensel ilişkilerden, araç ve sonuçlardan bahsedebilir fakat değerlerin kendisinden bahsetmez."
Sayfa 84Kitabı okudu
Platon
"Öyleyse erdemi öğretmek, sorular sormak ancak cevapları vermeden yola işaret etmektir. Ahlak eğitimi, zihne yeni bilgiler aşılamak değil; kişiyi ileri yürütmektir."
Sayfa 83Kitabı okudu
"Basit bir davranış kendi içinde ne ahlaki ne de gayrı ahlakidir. Onun ahlaki değeri ancak davranışın arkasında yatan sorgulamadadır."
Aptalın iyi niyeti bile beni hep korkutmuştur zaten.
"Bunun yanında Kohlberg, ahlaken ileri olan tüm çocukların zeki olduğunu fakat tüm zeki çocukların ahlaken ileri olmadığını belirtir. Zira ona göre ahlaki olgunluk, bilişsel olgunluğun yanında gelişimin ayrıca daha ileri niteliklerini de gerektirir."
“Bu bağlamda, ahlakın her ne kadar kültürlenme yoluyla olmasa da bir etken olarak kültürü gerektirdiğini, fakat öte yandan da iyinin bilgisinin daima potansiyel olarak bireyde bulunduğunu ancak açığa çıkarılmaya ihtiyaç duyduğunu söyler.”
"Öncelikle erdem, tektir. Kültür ve iklime göre değişmez. İkinci olarak da bu erdemin adı adalettir. Üçüncü olarak, erdem sadece iyi olan değil, iyinin bilgisidir. İyiyi bilen, iyiyi seçer. Dördüncü olarak, erdem olan iyinin bilgi çeşidi, felsefi bilgi ya da iyinin ideal biçiminin sezgisidir. Doğru fikir ya da geleneksel inançların kabulü değildir."