İstanbul'u Fatih'in gözünden görmek!
Hiç düşündünüz mü İstanbul'un anlamını? Görmek ister miydiniz Fatih'in gözünden İstanbul'u? Asya'dan bakarken gözlerinin içi nasıl parlıyor, ne düşünüyordu? Sevgiliye bakar gibi, gerçek aşkı görür gibi, Ab-ı hayat suyunu görmüşcesine, şehadete susamış bir mehmet gibi. İstediği bir kuru toprak parçası mıydı sadece? Fatih'in gözünden bakmak gerek. Hangimiz, hangi dava için bu bakışı attık? Sultanlar sultanı, Sultan-ı Enbiya'nın bir sözüne mazhar olabilmek için yürüdü. Toplar döktürdü, gemileri karadan yürüttü. Fatih, Fatih oldu. O artık yaşadığı dönemde, dünya üzerindeki en kudretli insan oldu. O kudretini, tevâzu dolu bir kölelik ilan etti. O artık İstanbul'u değil manayı keşfetti. O manaya olan sevgisini şu sözlerle itiraf etti: Seni görmediğim vahalar bedevilerin olsun. Ben senin çölünü isterim, suyu istemem. Ben gönüllü bir köleyim, kulağımda küpem. Kalbini fethedecekse geçerim bin Sina'yı birden. Ben Sultan Fatihim, önündeyim İstanbul'un. Yakarım bu şehri bir tebessümün için. Yoksa gül yüzünü güldürmeyen sultanlığı istemem, İstanbul'u istemem. Ben senin ümmetinim, sensin benim efendim. Senden gayrı efendi istemem. sevgili istemem.
bu toprağın sahibi biziz, kul değiliz
“Abd”, Arapçada kul anlamına geliyor. Tabii bir tanrıya kulluk dışında bildiğimiz “köle” anlamını da içermektedir. Kullanıldığı dönemde kölelik yerini köylülüğe bırakmak üzereydi ve kölelik düşerken köleliğin gönüllü ve teorik bir biçimi inanç çerçevesinde yeniden üretilmişti. Yeni din köleliği ortadan kaldırmıyordu ancak köle sahiplerine
Reklam
Ko ölmek endîşesin ‘âşık ölmez bâkîdür Ölmek senün nen ola çün cânun İlâhîdür Ölümden ne korkarsın korkma ebedî varsın Çün kim işe yararsın bu söz fâsid da'vîdür Nazar kıl bu gevhere ya bu bir gizlü nûra Nûr kaçan yavı vara çün Hak nazar-gâhıdur
Alıntılardan Seçmeler _Yüzyılın en korkunç despotu II. Abdülhamid, çağ dışı imparatorluğun sultanıdır. Bu despot, bütün tebaası üzerinde yaşam ve ölüm yetkisini tek başına elinde tutmakta, zindanlarda Türk aydınlarını boğdurtmakta, bir kısım azınlıklarla birlikte kendi öz oğullarını da acımadan öldürmekte, hareminde de binlerce kadını kendi keyfi
yoldur yol uğurudur umuttur gönül almak lazım çıkarken her yola gece ile gündüze düşen zamandan
Anla beni Anna
Öğlen yemeğinden önceki o son teneffüste, kafamda bütün planı yapmıştım. Eğer planım işe yararsa öğrenmek istediğim o çok değerli bilgiye ulaşacaktı. O gün teneffüse çıkan bütün çocukların bir amacı vardı. Top oynayanlar zil çaldığında galip gelen taraf olmak, uzun eşek oynayanlar mümkün olduğunca az altta kalmak, dalya oynayanlar da, ebe
Reklam
192 öğeden 71 ile 80 arasındakiler gösteriliyor.