Muhammed, iman sahibi erkeklere, köle kadınları "cariye" (odalık) olarak şehvet aracı şeklinde kullanma olasılığını sağlamıştır. Arapların kadına ne kadar düşkün olduklarını bildiği için, şu veya bu nedenle kadınsız kalmasınlar diye bu yolu düşünmüştür. Gazali bu konuda şöyle der: "Arap kavminde şehvet galip olduğu için, sâlih olanları da daha çok evlenme ihtiyacı duyarlar... Kalbin huzurunu sağlamak ve zinayı önlemek için cariye ile evlenmek mubah olmuştur...”
SOSYOLOJI OKUMALARI (200 kitap)
SOSYOLOJİ’YE GİRİŞ Bu Ülke- Cemil Meriç Devlet - Platon Eric Voegelin İnsanlık draması - Bengül Güngörmez Siyaset Bilimi- Atilla Yayla Gorgias- Platon Sosyoloji- Anthony Giddens Öküzün A'sı-Barry Sanders Sosyolojik Düşünmek-Zygmunt Baumann Yasakoyucular ve Yorumcular-Zygmunt Baumann Akışkan Aşk- Zygmunt Bauman Minervanın
Reklam
104 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 21 hours
Zamanımızın Köleliği ilk defa 1900'de Rusça'da daha sonra aynı yıl içerisinde, aynı zamanda Tolstoy' un yakın arkadaşı olan Aylmer Maude tarafından İngilizce(UK) 'de, çevirisi yapılıyor. Eser, Türkiye'de ise ilk basımını, Öteki Yayınevi tarafından 2016'da Yankı Yeniçeri'nin, İngilizce basımdan olan çevirisiyle yapıyor. Eserdeki her metin okuyucuyu
Zamanımızın Köleliği
Zamanımızın KöleliğiLev Tolstoy · Öteki · 2016158 okunma
372 syf.
8/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 7 days
'DEVLET' BÜYÜKTÜR
“İnsanlar kötülüğe akın akın gider, Kolay ulaşır ona. Yolu düz, yeri yakındır kötülüğün. İyiliğin önüneyse, alın teri koymuş Tanrılar.” Kitap incelemesine başlamadan evvel, kitabın çevirisinden ve çevirmenlerinden bahsetmek gerekiyor. Çeviri iyi olmuş deyip, bir cümleyle geçmek haksızlık olurdu. Kitabı okumaya başlamadan önce, mutlaka önsözü
Devlet
DevletPlaton (Eflatun) · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201926.9k okunma
Köleliği ortadan kaldırmanın tek yolu “insan” denilen varlığı “kutsal” nitelikte saymaktır ve işte İslam şeriatı bu zihniyete yabancı kaldığı içindir ki olumlu sonuç yaratamamıştır.
120 syf.
·
Not rated
·
Read in 8 days
canım dilber
klasik bir tanzimat dönemi eseri olan sergüzeşt yapısı itibariyle çok tahmin edilebilir bir sona sahipti. bu tahmin edilebilir sona rağmen dilberle beraber oradan oraya sürüklenmek, celalin büyük aşkına ve aşkının getirdiği hüzne şahit olmak beni çok etkiledi. aşkın sınıf ayrımından çok ötede bir yerde olduğunu anlatsa da aynı zamanda sınıf farklılığı olduğu sürece mutluluğun olmayacağını da gayet açık bir şekilde belli ediyor. kitabı okurken kölelik sisteminin ne kadar berbat olduğuyla tekrardan yüzleşiyorsunuz. gencecik bir kız sadece öldüğü zaman hürriyetine kavuşuyor. ölüm onun için acıdan kurtulmanın tek yolu haline geliyor diğer taraftan sözde özgür olan zengin bir bey, sınıf ayrımı yüzünden aşkından, sevgilisinden, sağlığından, hürriyetinden oluyor. ne kadar üzücü bir sona sahip olsa da gayet akıcı bir dille yazıldığı için sonuna kadar sizi sürüklüyor. sonunu bilseniz bile okumak istiyorsunuz
Sergüzeşt
SergüzeştSamipaşazade Sezai · Karbon Kitaplar Yayınları · 201746.2k okunma
Reklam
Kadın kahraman utancı ve dehşeti af dilemeyen bir edayla üstlenecekti; bir çocuk katili olmayı seçmenin sonuçlarına katlanacaktı; özgürlüğü bizzat talep edecekti. Kölelik, korkunç ve yolu izi olmayan bir yöreydi.
Kölelik her şeyi bozmuş, her şeyi zehirlemiş değil miydi? Sınıflar arası savaşımı, sermaye ile emeğin birbirine karşı açtığı uzun yok etme savaşını körükleyerek, öfke ve kin üfüren oydu. Bencilliklerin yarattığı bu anlaşmazlık içinde, adaletsizliğe dayanan bir toplum durumunun bu müthiş zulmü içinde, insan insanı, onun yüzünden, kurt gibi parçalıyordu. Yoksulluğun başka nedeni yoktu, kölelik, hırsızlık gibi, cinayet gibi, fuhuş gibi bütün kötücül sonuçlarıyla açlığı doğuran kötü mayaydı; kadın ile erkek onun yüzünden çöküyorlar, başkaldırıyorlar, aşkın dışına atılıyorlar, üvey ana olan toplumun içine bozguncu ve yıkıcı güçler gibi fırlatıyorlardı. Bir tek iyileştirme yolu vardı, köleliği kaldırmak, yerine yeni düzeni kurmak, başka şey koymak, gizi henüz gelecekte saklı duran, o düşlenen şeyi getirmek gerekti.
Sayfa 68 - Oda YayınlarıKitabı okudu
190 syf.
9/10 puan verdi
Zargananın ilk sayfasından son sayfasına kadar sürekli bi soru işaretiyle devam etmek ve bittiğinde bile yanıtsız kalmış sorularla başbaşa kalmak.Yazar okurun kafasında oluşan her soruya cevap vermeli mi eserinde diye düşündüm bittikten sonra.Yanıt verecekse eser yazarın istediği doğrultuda hep olmaz mı oysaki bazen susmak gerekmez mi okuyucuya
Zargana
ZarganaHakan Günday · Doğan Kitap · 20137.3k okunma
144 syf.
8/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 31 hours
Gülün, şaşırın hatta ağlayın her öykü farklı bir duygu :)
İki kapak arasına sıkıştırılmış birbirinden güzel 15 farklı öykü. Vermek istediği mesajı açıkça okura hissettiren anlatımı anlaşılır klasik bir eser. O. Henry 'in yaklaşık 300 civarı öyküsünden sadece 15' ni içinde barındırmasına rağmen harika bir derleme olmuş. 20.yy 'ın kölelik, iç savaş ve yerli sorunlarını arka plana itip, kırsal kesim veya şehir insan tiplemeleri üzerine yazılmış. Her bir öykünün altında yatan derin anlamların yanında bazı öykü isimleri de dikkat çekici. (Müneccimler Armağanı, Doğru Yolu Seçiş, Evlilik El Kitabı gibi) Her kitap kurdunun okuması gereken bir kitap bence :)
Son Yaprak
Son YaprakO. Henry · Cem Yayınevi · 2016975 okunma
791 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.