Konu 'insanlık' demek istedim. Yoktu!
Sadece beş gün önceydi, kendimizi tanımıyormuş gibi, bilmiyormuş gibi sıradaki 'sıradanlaşmış cinayetleri' beklemiyormuş gibi.. Ne de güzel(!) parıltılı şapkalarımızın altındaydık.. Palyaço düdüklerine yeten nefesimizle, (aslında) bitmemekte olan 2019 -ve daha fazla- yıldan, girmekte olan 2020.nci günah yılına 'hoşgeldin' dedik gözlerimizde bir yanıp bir sönen cehennemi ışıklarla... Sibel Ünli.. Öğrenci, İnsan, Masum, Ve 'aç'.. Sadece 1 lira ve kırk kuruşu kalmıştı, yemek yemeye yetmedi 1 nokta 40'lık kalanı. Aç öldü Sibel, ama.. Onu açlık değil, çaresizlik öldürdü. Umutsuzluk.. Sibel Ünli Sibel Ünli... Sibel Ünli'ler.. Hiç duymayacağımız cılız bir haykırışla gözlerimizin içine baka baka.. Gidiyorlar. Sibel de gitti.. Seçenekleri var mıydı? Var(dı). İşte, 2019 - ve daha fazla yıl- besleyip şımarttığımız duyarsızlığımız o seçeneği aldı elinden.. Komşuya duyarsızlığımız, insana duyarsızlığımız, sisteme.. Her yeni yıla girerken o ikircikli kendinden geçmişliğimiz ve bir palyaço düdüğüne yeten nefesimizle "veeeeeeee.." diyerek, heybemizdeki kötülükleri, aslında olmayan 'umut, ümit ve sevgi' sözcükleri ile takas ederken kaybediyoruz adı 'Sibel' olan güzellikleri.. Sana ne diyeceğiz şimdi Sibel? Gittiğin yerde o 1 lira ve 40 kuruş dünyaları alırdı biliyor musun? Ama burada sana veremediklerimizden daha önemli değil ki, burada sana ulaşamadıklarımız bu kadar acıtırken.. Sana ne diyeceğiz Sibel? Başımız önümüzde. Sadece affet.
189 syf.
4/10 puan verdi
·
14 günde okudu
Karşıt okumalarıma bir inceleme ile başladım bu yıla...
Yazardan başlayalım. Günümüzde, kendisinin adını sıkça kullandığı halde, onu pek de okumuş olduğunu sanmadığım bir kitle var. Fikirlerinin tam olarak neye işaret ettiğini kavrayamamış, yüzeysel çıkarımlarla, anakronik yaklaşımlarla bu yazarı bayraklaştıran bu kitle; sorduğumda
Hüseyin Nihal Atsız
Hüseyin Nihal Atsız
'ı bana açıklayamıyordu. Ben, kendisi hakkında belgeseller
Türk Tarihinde Meseleler
Türk Tarihinde MeselelerHüseyin Nihal Atsız · Ötüken Neşriyat · 20181,829 okunma
Reklam
Hayatın Kaynağı
“Binlerce yıl önce, birisi ateş yakmasını keşfetti. Herhalde insan kardeşlerine ateş yakmayı öğretti diye, o ateşte yakmışlardır onu. İnsanların korktuğu bir şeytanla işbirliği yapan kötü biri olarak görülmüştür. Ama ondan sonra, insanların ısınmak için, yemeklerini pişirmek için, mağaralarını aydınlatmak için bir ateşi olmuştur. O adam onlara,
Sayfa 903 - Plato Film Production Co. Yayınları - 5. Baskı: Eylül 2007 - Çeviren: Belkıs Dişbudak
Mahkeme … Kolektif beyin diye bir şey var mıdır?
"Yüzyıllar boyunca ortaya çıkan bazı adamlar, yepyeni yollara doğru ilk adımları atmışlar, bunu yaparken de kendi vizyonlarından başka bir silaha sahip olmamışlardır. Amaçlar farklıdır ama hepsinin bir ortak noktası vardır. Atılan adım ilk adımdır, yol yeni bir yoldur, vizyon kimseden ödünç alınmış değildir ve bu kişilere tepki olarak da her
Sayfa 966 - Kitabın mahkeme bölümü ve kitabın vermek istediğinin en belirgin şekilde verildiği kısım ,kendime not..Kitabı okudu
206 syf.
·
Puan vermedi
kötü bir kitap ne kadar iyi okunabilirse
Bu kitabı Ortamlarda Satılacak Bilgi podcastinin rezonans kanunu bölümünü dinleyince merak edip okumaya karar verdim. O bölümü dinlediğim an o kadar heyecanlanmıştım ki, çok ama çok az kişinin farkında olduğu derin bir hakikati anlamış hissetmiştim. Bu hakikati anlamama yardımcı olan şeylerden biri de bu podcastti. Aslında dinleyeli uzun zaman
Rezonans Kanunu
Rezonans KanunuPierre Franckh · Koridor Yayıncılık · 20193,727 okunma
110 syf.
·
Puan vermedi
Herkes bir şey bilmediği için gülümserdi.
Leonid Andreyev, yeni keşfettiğim bir yazar. Önce “Şeytanın Günlükleri” adlı öyküsünü okudum. Şimdi ise “Yedi Asılmışların Hikâyesi”ni bitirdim. Bu eseri de tıpkı “Şeytanın Günlükleri” gibi, çok sevdim. “Yedi Asılmışların Hikâyesi”, tarihi çerçevesine oturtulduktan sonra daha iyi anlaşılacak bir eser. Leonid Andreyev, XX. yüzyılın başlarında
Asılan Yedisinin Öyküsü
Asılan Yedisinin ÖyküsüLeonid Andreyev · İlkim Ozan Yayınları · 2018203 okunma
Reklam
_Tanrı, "Işık hızından daha hızlı gitmeyeceksiniz!" deseydi mesela. Halk da, bu buyruğun ne hakkında olduğunu bilmiyoruz ama tüm diğer buyruklar gibi ona da uyuyoruz mu diyecekti? Anlamadan körü körüne bir şeye bağlanmak bağnazlıktır. Gelecekte karşımıza Maxwell çıkar ve bizi manyetizma ve ışık hızı hakkında aydınlatır mı diyeceklerdi?