Bir Aşk Hikayesi
"Ne ayıp şey, ne kötü başlık, ne çirkin bir hi­kâye ismi! Ben de öyle düşünüyorum. Hadi bırakalım bir tarafa dünya halini, şu pahalılık içinde seviş­mek?.. Hadi sevişmeyi de bırakalım bir yana, onu da şu aç insanlar içinde var sanalım. Ama neden konu diye seçelim. Ne ayıp şey! Ayıp olduğunu biliyorum. Dindar birisi, "Gü­nah bu zamanda!" bile der. Hem ayıp, hem gü­nah doğrusu! Doğrusu bu, doğrusu bu ama, elimde değil­se ondan söz açmamak... Bir başkasıyla hem yal­nızlığımı, hem ekmeğimi bölüşmeyi canım çeki­yorsa... Yine hakkım yok, yine ayıp!.. Allah be­lamı versin aşka dair bir hikaye yazarsam. Hika­yemin başına "Bir kravat hikayesi" de diyebilir­dim. Aşk nedir, diye düşünüyorum. Galiba Stend­hal, "insanların en mühim, en büyük icadı," di­yor. Zaman zaman herkes bir şeye benzetmiş. Üstüne ciltlerle kitap yazılmış. Halledilmiş bir mesele değil. Var mı yok mu, o da meçhul."
Sayfa 53 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Deliler Boşandı.
Arisontopolis devlet radyosu, akşam yayınlarında şu haberi veriyordu: '' Allo allo...Sayın dinleyiciler! Şimdi aldığımız bir habere göre, şehrin en büyük akıl hastanesinden elli deli bugün kaçmayı başarmışlar ve şehre dağılmışlardır...Son dakika alınan haberden askeri kuvvetlerin de işbirliğiyle polisin bütün arama taramalarına rağmen akıl
Reklam
“4 Yaş: Babam her şeyi bilir. 5 Yaş: Babam çok şeyi biliyor. 6 Yaş: Benim babam, senin babandan daha çok şey biliyor. 8 Yaş: Babam galiba bazı şeyleri biliyor. 10 Yaş: Babamın gençliğinde her şey çok farklıymış. 12 Yaş: Aslında babam bu konuda hiçbir şey bilmiyor. 14 Yaş: Babamı dinlemeye gerek yok! O, artık tamamen çağdışı. 21 Yaş: Babam mı? O, hiçbir şeyden anlamaz. 25 Yaş: Babam bu konuda az da olsa bir şeyler biliyor. Ama o yaştaki insanın bir şeyler bilmesi zaten normal... 30 Yaş: Bu konuda babamın fikrini alsak iyi olur. Oldukça deneyimli görünüyor. 35 Yaş: Babama sormadan hiçbir şey yapmasam iyi olacak! 40 Yaş: Acaba babam bu konunun üstesinden nasıl gelirdi? Ne kadar akıllı ve deneyimli bir insandı. 50 Yaş: Babamın yanımda olması ve bu konu hakkında fikir vermesini çok isterdim. Onun ne kadar akıllı olduğunu hiç takdir etmemişim. Oysa ondan çok şey ögrenebilirdim. Meğer babam her şeyi biliyormuş.”
Sayfa 194 - Destek YayınlarıKitabı okudu
Her daim pratik insanların eksikliğinden yakınılır… Derler ki: Birçok siyasi, birçok general bulunur… Kurumların yöneticilere ihtiyacı olsa, istenilen miktar ne kadar olursa olsun, her çeşidinden derhal bulunabilir. Fakat pratik insanlara gelince, onlara hiç rastlanamaz da, bu gibilere hiç rastlanmadığından şikâyet edilir hep. Bazen daha da ileri
SUNUŞ Çevirmenliğe adanmış bir hayat mıdır benimki? Bilemeyeceğim çünkü şöyle düşünüyorum: Ülkemizde tiyatroculuk yapmış binlerce insan vardır, bunların büyük çoğunluğu yalnızca "tiyatroculuk yapmış" İnsanlardır, oysa, örneğin, Muhsin Ertuğrul için "hayatım tiyatroya adamış" biriydi diyebİliyoruz. Demek ki yalnızca bir işi
Sayfa 9 - TEKİN YAYINEVİ, Birinci Baskı, Ekim 2019
Nasrettin Hoca kırda geziniyormuş. Üstüne bir fenalık gelmiş. "Galiba ben öldüm artık.." deyip orda bir çukura uzanmış. Beklemiş, beklemiş, gelip de cenazesini kaldıran yok. Kalkmış evine gitmiş, karısına, -Yahu, ben filan yerde öldüm. Gelip kaldıran olmadı. Geceye kalırsam kurtlar yer beni. Konu komşuya haber ver de gelip cenazemi kaldırsınlar! deyip gitmiş o eski yere, yine yatmış. Hoca’ nın karısı ağlayarak, saçını başını yolarak komşulara gidip kocasının kırda öldüğünü söylemiş. Komşuları, -Kim geldi de haber verdi? diye sorunca kadın, -Garip Hoca’nın kimi vardı ki gelip de haber versin? Zavallı kendi gelip haber verdi de yine öldüğü yere gitti... demiş.
Sayfa 170 - Adam Yayınları 14.Basım Ocak 1996
Reklam
55 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.