Şaşılacak derecede bana benzeyen gölge kahraman ile karşılaştığımda gördüm ki ne kadar hoşça kal dediysem o kadar geri dönmüşüm. Kaç kez geri döndüysem o kadar da hoşça kal demişim Eylemsizmişim. Sadece refakatçiymişim. Bir kez olsun pencerenin dışındaki dünyanın oluşlarına katılabilseymişim düşüncelerimi eyleme dökmeyi başarabilecekmişim. Oysa ben sadece içi boşaltılmış monolog cümleleri ile konuşup yangınların üzerinden karanfil tütsüsü geçirmişim. En büyük eylemim eylemsizliğim.
Sınav sınav içindeydi. Kimi İyilikle, kimi kötülükle sınandım. Öyle canım yandı ki kimi, az kalsın kaçacaktım. Kimi, çöllere inen akşamın genişliğinde kalbime inşirah indi. Kalbim kendi darlığında genişledi.