a

Anadolu

1 member
Anadolu budur. Orada doğar, İstanbul'da sürdürürsünüz hayatınızı. Türkiyeli entelektüel insanın adeta kader şartıdır bu süreci yaşamak.
Yağmur yağdığında bu tahta evlerin üzerinde öylesine muhteşem bir çıtırtı çıkartır ki onu ninni gibi algılar bura insanı.
Reklam
... Aradan yıllar geçti işte o günden beri Ne zaman yolda bir han rastlasam irkilirim, Çünkü sizde gizlenen dertleri ben bilirim. Ey köyleri hududa bağlayan yaşlı yollar, Dönmeyen yolculara ağlayan yaslı yollar! Ey garip çizgilerle dolu han duvarları, Ey hanların gönlümü sızlatan duvarları!..
Nisan, pek hoş iner Orta Anadolu'ya... Zaten koskoca bölgenin gün gösteren, umut dağıtan, yüreklere huzur aktaran gama gasavete "git öte" diyen iki ayı vardır: "Nisan, mayıs..."
Kusura kalmayın. Çok çok heyecanlıyım. Çok çok... Şaşkı- na döndüm... Dilim tutuldu. Bize Anadoluyu cehennem gibi ta- nıtmışlardı. Halbuki... Şimdi şu insanların her biri kardeşlerim, babam gibi... Eşraf mı? Ben eşrafı canavar, haydut, eşkıya bilir- dim... Şu beyler mi eşraf? Anadolunun eşrafı dedikleri bu efen- diler mi? Allah aşkınıza bunlar mı?
Sayfa 19
Dikilen erkeklerin ellerini sıkıyor, hepsinin yüzüne ayrı ayrı bakıyordu Başkan. «Bunlar acaba bizim mi, yoksa başka bir ülkenin köylüleri mi? Yani Afganistan'ın, Sudan'ın falan? Ne bu kadar sefillik? Çökmüş belleri, bak bak, dişleri de pi­ yore çoğunun!..»
Reklam
92 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.