a

Arif Nihat Asya

Bize bir nazar oldu.. Ne olduysa hep bize azar azar oldu...
Yaklaştıkça her sene öz yurdumda yılbaşı Yapılır milletime Frenkçe sahte aşı Buna ağlar ağacı hem toprağı, taşı Batı, batı diyerek eyvah hep batıyoruz Sen Hıristiyan mısın? Diye sorsan darılır Yılbaşında hindi kaz yemesine bayılır Çam deviren hindi ki nasıl mümin sayılır Bilmiyoruz çoğumuz ne edip yapıyoruz Batı, batı diyerek eyvah hep batıyoruz.
Ramazan Akşamı
İftar topu aksedince İhsâniye’den Seslendi ezanlarım, Süleymaniye’den Altında ve üstünde yanıp bin kandil Nûr indi civâra Nuûruosmaniye’den..
Reklam
Verilmeyecek şeyler vardır, Şeref gibi, şan gibi... Kars gibi, Ardahan gibi...
“Bize bir nazar oldu, Cumâ’mız pazar oldu / Ne oldu ise hep bize; azar azar oldu.”
Bayrak
Ey mavi göklerin beyaz ve kızıl süsü, Kız kardeşimin gelinliği, şehidimin son örtüsü, Işık ışık, dalga dalga bayrağım! Senin destanını okudum, senin destanını yazacağım. Sana benim gözümle bakmayanın Mezarını kazacağım. Seni selâmlamadan uçan kuşun Yuvasını bozacağım. Dalgalandığın yerde ne korku, ne keder... Gölgende bana da, bana da yer
Bayrak
Ey mavi göklerin beyaz ve kızıl süsü, Kız kardeşimin gelinliği, şehidimin son örtüsü, Işık ışık, dalga dalga bayrağım! Senin destanını okudum, senin destanını yazacağım. Sana benim gözümle bakmayanın Mezarını kazacağım. Seni selamlamadan uçan kuşun Yuvasını bozacağım. Dalgalandığın yerde ne korku, ne keder... Gölgende bana da, bana da yer
Sayfa 119 - Bilgi Yayınevi
Reklam
Uçsuz bucaksız çöllerde, Yine, izler gelenlerin, Yollar gideceklerindir.
20 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.