b

Bilim Felsefesi

Birçok bilim felsefecisine, bu arada özellikle yeni-pozitivist çizgide olanlara göre bilimin konusu yalnızca olgulardır, özellikle de doğal olgulardır. Matematik ve mantık gibi disiplinler herhangi bir olguyu konu almadıkları, tersine, yalnızca insan zihninin işleyişi biçimini araştırdıkları veya daha doğrusu izledikleri için birer bilim değildirler. Onlar yalnızca bilimin, bilimsel düşünmenin bir aracı, dilidirler.
Demek ki matematiksel formü lasyon ve yasa, bilim için, özellikle doğa bilimi için her zaman kendisinden vazgeçilemeyecek bir amaç, bir ideal olmakla birlikte her türlü bilimin olmazsa olmaz bir koşulu olarak kabul edilemez. Bunun tersi, bilimin alanını gereksiz ve haksız olarak çok dar bir sahaya sıkıştırmak sonucunu doğurur.
Reklam
Bilimi iki açıdan ele almak mümkündür: a) Dünyayı anlamada ve doğru bilgiye erişmede bir yaklaşım tarzı, bir araştırma usûlü, bir yöntem olarak; b) böyle bir yaklaşım tarzı, böyle bir araştırma usûlü, böyle bir yöntem sonucunda ortaya çıkan bir sonuç, bir ürün, bir bilimsel bilgiler topluluğu olarak.(...)Bu ayrımı yapmak yararlıdır; çünkü bilimi bilim yapan şeyin, bilimsel sonuçlara ulaşmaktan çok, dünyaya bilimsel olarak yaklaşmaktan, onu bilimsel yöntemlerle araştırmaktan geçtiği yönünde değerli bir vurguyu ortaya koymaktadır.
Bilim, bilimsel sonuç veya ürün olarak, "herhangi bir şekilde düzenlenmiş (organize edilmiş) doğru bilgiler bütünü" diye tanımlanabilir. Bir araştırma biçimi veya yöntem olarak ise o, birtakım zihinsel ve uygulamayla ilgili işlemler toplamıdır. Gözlem yapma, varsayım ileri sürme, deneyimde bulunma, kuram oluşturma vb., bu tür zihinsel veya uygulamayla ilgili işlemlerden bazılarıdır. Bu tür bir araştırma girişiminin temelinde dış dünya hakkında bazı gizil önvarsayımlarımız (presup positions) olduğu gibi (örneğin bilen özneden ayrı bir dış dünya veya nesneler dünyası olduğu, bu dünyanın insan zihni tarafından bilinebilir olduğu vb.), bu dünyaya yaklaşım tarzı ile ilgili bazı ahlaksal tutumlarımız ve değerlerimiz de vardır (örneğin "bilmenin iyi olduğu", "bilginin insana mutluluk vereceği" vb. varsayımları).
Evet, olgular yeni laboratuvar yerleşiminde ve hava pompasının yapay aracılığıyla pekâlâ inşâ edilmiştir. Soluksuz kalmış teknisyenlerin çalıştırdığı pompanın saydam haznesi içine sokulan Torricelli tüpü içindeki düzey pekala düşmektedir. "Olgular olmuştur" diyecektir Bachelard. Ama insan tarafından inşâ edilince, yanlış mı olurlar? Hayır, zira Boyle, tıpkı Hobbes gibi, Tanrının "konstrüktivizmini" insana yayar - Tanrı şeyleri tanır çünkü onları kendi yaratır (Funkenstein, 1986).
Sayfa 26
İki Çelişik Asimetri
| İlk Paradoks Doğa bizim inşâmız değildir | Toplum bizim inşâmızdır (Aşkındır ve bizi sonsuzca aşar) | (Eylemimize içkindir) | İkinci Paradoks Doğa, laboratuvardaki yapay inşamızdır | Toplum bizim inşâmız değildir (İçkindir.) | (Aşkındır ve bizi sonsuzca aşar | Anayasa Birinci güvence: Doğayı inşa etmemize rağmen, sanki onu inşâ etmiyormuşuz gibidir | İkinci güvence: Toplumu inşâ etmememize rağmen, sanki onu inşa ediyormuşuz gibidir. Üçüncü güvence: Doğa ve toplum mutlak olarak ayrı kalmalıdır; arındırma çalışması aracılık çalışmasından mutlak olarak ayrı kalmalıdır.
Beyzâ!

Beyzâ!

@alelacele
·
20 Mart 2022 16:24
Bütün modern paradoks buradadır: Karmaları dikkate alıyorsak, işimiz yalnızca doğa ve kültür karışımlarıyladır; arındırma çalışmasını dikkate alıyorsak, doğa ile kültür arasındaki tam bir ayrımla karşı karşıyayızdır.
Sayfa 41
Reklam
Varlığı kim unutmuştur? Hiç kimse, doğa gerçekten "bir stok olarak işlenmeden" asla. Etrafınıza bir bakın: Bilimsel nesneler hem özne, hem nesne, hem de söylem olarak dolaşırlar. Ağlar varlıklarla doludur. Makinelere gelince, özneler ve kolektiflerle yüklüdür. Var olan, kırıklığını, farklılığını, tamamlanmamışlığını, işaretini nasıl kaybedebilir? Bu asla birinin elinde değildir
Sayfa 78 - 79
Doğa boşluktan iğrenir mi iğrenmez mi?
Sayfa 96 - Maddenin mekanikleştirilmesiyle, mucizelerin gerçekliği güçlendirilmiş midir, güçlendirilmemiş midir?
Aklın yasalanna inanan bir bilim felsefecisinin tüm ihtişamıyla bilim tarihiyle karşı karşıya gelince bilimin saf anarşi olduğunu söyleyecek denli şaşkına döneceğine eminim.
111 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.