Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Profil
Önümüzdeki on yılı şekillendirecek en iyi 10 teknoloji trendi
1 Otomasyon RPA'sı 2 5G ve IoT 3 Bulut ve uç bilgi işlem 4 Kuantum hesaplama 5 Uygulamalı AI (ML NLP) 6 Yazılım 2.0 7 Güven mimarisi (blockchain) 8 Biyo devrim 9 NG malzemeler 10 Temiz teknoloji
Roket Hızlarının Gelişimi
Teknoloji öyle bir noktaya doğru gidiyor ki, ileride daha erken varmak için - daha geç çıkacağız! 1969'da Ay programı kapsamında fırlatılan Apollo-10 uzay aracı, saatte 38.896 km/h hızla Guinness Relkorlar Kitabı'na girmişti. Bunun ardından, 2006 yılında Plüton'un keşfi için uzaya gönderilen New Horizon 69.000 km/h hızla (mermiden 13 kat daha hzlıydı) dokuz yıl gibi sürede Plüton'a en yakın noktaya ulaştı. Bilim insanları şimdilerde füzyon teknolojileriyle 2032 yılında 32 1.000 km/h hıza ulaşmayı hedefliyorlar! Eğer New Horizon, 2006 yılında daha uzak bir gezegene /yıldıza, yaklaşık 50 yıl sürecek bir yolculuğa çıksaydı, 2032 yılında 26 yıllık mesafesini tamamlamış olacaktı. Bilimcilerin 2032 yılına 321.000 km/h hızla giden bir roket geliştirdiğini ve o yıl, New Horizon'un ardından, aynı hedefe doğru yolculuğa çıktığını düşünün. 2032 yılında New Horizon yolun yarısını tamamlamış olmasına rağmen, yeni geliştirilen roket henüz yolun başındadır. Ancak yeni roket New Horizon'dan 4,65 kat daha hızlı olduğu için, yaklaşık 7.12 yıl sonra New Horizon'a yetişecek ve 11 yıl sonunda, 2043'de hedefe ulaşmış, daha sonra 2054 yılında dünyaya geri dönmüş, ancak New Horizon hâlâ hedefe ulaşamamış olacaktı! Bu hıza ulaşmak mümkün olabilir mi, bilmiyoruz, ancak dünyanın her geçen gün artan bir ivmeyle geliştiğini görebiliyoruz. Yeni teknolojiyi, brakın kullanmayı, henüz daha öğrenemeden başka bir teknolojiyle karşı karşıya kalıyoruz. Bu denli hızla gelişen dünyada öğrenme hızımızı geliştirip, değişime adepte olma yeteneğimizi artırmazsak rekabetçi olamayacağımız kesindir.
Sayfa 3
Reklam
Büyüyen teknoloji, küçülen beyinler;
Zihinsel güç doğrudan beynin büyüklüğüyle orantılı değil ama beynin küçülmesi, aynı zamanda doğada kazandığımız birçok beceriyi de yitirdiğimiz ve gittikçe de yitireceğimiz anlamına geliyor.
Tuti KitapKitabı okudu
Teknik uzmanlık alanlarına sıkışmış bilim veriden başka bir şey üretemez. Bu nedenle bilimsel bilginin ve bunun hayata dair sonuçlarının mesleği bilim olmayan insanlarla paylaşılması, anlaşılır bir dille yeniden üretilmesi, günümüz bilim insanının da en önemli sorumluluğudur.
Tuti KitapKitabı okudu
*Giriş
1899'da fizikçi ve mucit Hertha Ayrton, çıkardığı sevimsiz titreşimler ve seslerden dolayı ne zamandır pek sevilmeyen ark lambasının sıcaklığını dengelemeye dönük son büyük buluşunu tanıtmıştı. Sunumu aktaran gazete, Ayrton'ı adeta bir tür sirk oyuncusu gibi aktarmıştı: "Dinleyiciler arasındaki hanımları şaşırtan şey [...] kendi cinslerinden birini olabilecek en tehlikeli gösterinin başrol oyuncusu olarak görmekti. Oysa Bayan Ayrton hiç ama hiç korkmuyordu." Bu ve benzer bakış açılarından rahatsız olan Ayrton, kendisi ve Marie Curie gibi çağdaşlarına yönelik bu sürekli tekrar eden tutumdan şu sözlerle yakınmıştı: "Kadın ve bilim" ayrımı bütünüyle alakasız ve yersizdir. Kadın ya iyi bir bilim insanıdır ya da değildir. Ne olursa olsun kendisine fırsat verilmeli ve çalışmalarına cinsiyet açısından değil bilimsel açıdan bakılmalıdır.
Sayfa 11 - 2. Baskı: İstanbul, Şubat 2021 - Koç Üniversitesi Yayınları
Bedenimiz saat gibi çalışmaz pek; buna hepimiz aşinayızdır. Zira bu beden ve bu zihin, biz ne kadar düzenli ve sistemli yaşarsak yaşayalım, temelde kaotik bir tabiata sahiptir.
Tuti KitapKitabı okudu
Reklam
Primat doğamız gereği kalabalıkların davranışlarına uymak konusunda son derece ikna edici ve güçlü zihinsel reflekslere sahibiz fakat aynı zamanda diğerlerinden farklı, tamamen özgün nedenlerle bir hareket ortaya koyabilme açısından da insan oldukça özel bir yerde durur.
Tuti KitapKitabı okudu
"Bir dakikalık evren bir yıldızın içini andırıyordu ama ondan çok daha büyük ölçekteydi. Evrendeki tüm atomların çekirdeklerine dönüşecek olan parçacıklar işte bu kazanda oluştu. Bunların büyük kısmı ileride hidrojen olacak olan protonlardı. Ancak parçacıkların dörtte bir kadarı iki proton ve iki de nötron içeren helyum çekirdegine dönüştü. Aynı zamanda eser miktarda lityum ve berilyum da oluştu. Tüm bu hummalı etkinliğin kanıtını bugün her yanımızda, evrenin kimyasal bileşiminde görebiliyoruz. Güneşimizin ve diger yıldızların yaydığı radyasyonun ölçümünden biliyoruz ki evrenin %98’i bu ilk dönemdeki hidrojen ve helyum halinde kaldı. İlk atomların yalnızca yüzde ikisi, yıldızların içindeyken daha ağır kimyasal elementlere dönüştü."
Doğan Burda Dergi Yayıncılık - Büyük Patlama’dan 1 dakika sonrası
Astrolojiye göre (batıl bir inanç) insan karakterini belirleyen şey, Güneş, Ay ve gezegenlerin doğum anında Zodyak burçlarındaki konumudur.
Sayfa 12 - Domingo Yayınları
WEB3 sayesinde de bu bilgileri paraya çevireceğiz.
"Bugünlerde bizler internetin göçebeleriyiz, veri otobanlarında dolanıyor bilgi toplayıp biriktiriyoruz."
Sayfa 494 - Resif Yayıncılık – 6. Basım ~ Aralık 2010, İSTANBULKitabı okudu
195 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.