Ne varlığa sevinirim
Ne yokluğa yerinirim
Aşkın ile avunurum
Bana seni gerek seni.
.....
Cennet cennet dedikleri
Birkaç köşkle birkaç huri
İsteyene ver onları
Bana seni gerek seni.
....
******
Bir garip ölmüş diyeler
Üç gün sonra duyalar
Soğuk su ile yuyalar
Şöyle garip bencileyin.
....
Gözüm seni görmek için, elim Sana ermek için
Bugün canım yolda kodum, yarın Seni bulmak için
Bugün canım yolda koyam, yarın ivazın veresin
Arz eyleme Uçmağını, hiç arzum yok Uçmak için
Parmağını kalbimin üzerinde gezdirerek,"Burası kalbin en değerli yeridir.Burada siyah bir nokta vardır.Canın canı,sevenin cananı buradadır.O nokta, yoğun bir damla kandan ibarettir.Adına 'süveyda' yahut 'sevda' derler.Siyaha çalan rengi yüzündendir bu isim. Çünkü sevda,kara talih içinde,o kara kan damlasında büyür.Bütün tecelli denizleri,bütün aşk fırtınaları,işte o bir damla kanda dalgalanıp çırpınır.Aşırı sevgi bu damlayı tahrip edip dağıtırsa,parçaları bütün vücuda dağılır.Aşk,işte bu dağılmanın adıdır ve o dağılırsa âşık artık ne yaptığını bilmez olur."
Bir gez gönül yıktın ise, kıldığın namaz değil
Yetmiş iki millet dahi, elin yüzün yumaz değil
Bir gönül yaptın ise, er eteğin tuttun ise
Bir gez hayr ettin ise, birine bin az değil
Erden sana nazar ola, için dışın nur ola
Beli kurtulmuştan ola, şol kişi kim gammaz değil
Er odur alçak dura, ayak odur yola vara
Göz odur ki Hakk'ı göre, gündüz gören göz değil
Yunus Emre'm sözün satar, söze bal ü yağ katar
Altmış bin sarrafa satar, yükü gevherdir koz değil
Miskinlikte buldular, kimde erlik var ise
Merdivenden ittiler, yüksekten bakar ise
Gönül yüksekte gezer, dem be dem yoldan azar
Dış yüzüne o sızar, içinde ne var ise