d
Deneme, İnceleme, Edebiyat
69 üye · 14 yeni gönderiTakip
Deneme ve inceleme türündeki edebi paylaşımlar.
Bir okur olarak Süreya, sevdiği kitaplardan şöyle bahseder:
“Orhan Kemal'in 'Murtaza'sını (ilk baskıdaki biçimiyle), Kemal Bilbaşar'ın 'Cemo'sunu defalarca okuyabilirim sanıyorum. Refik Halid'in 'Bir Sürgün' adlı yapıtını da bir gün nasıl olsa yeniden elime alacağımdır. Yakup Kadri'ye ise bu tür yaklaşımım daha çok bir yazar çabasıyla olabilir. Ve bu
7 Yaşında annesini kaybeden şair, her kadında Annesini arar
“Bilecik'e geldik, altı ay sonra annem öldü.
Dördüncü çocuğunu doğururken. Ağlamadım, sızlanmadım, acısı içime oturdu.”
~Cemal Süreya~
Sayfa 10Kitabı okudu
Süreya’nın çocukken kitaplara ulaşımı sınırlıydı
“Keşke göçmen denseydi bize, diye düşünen sürgün çocuk. Kitabı az. Aynı kitabı on kez, yüz kez okur. Okuyarak yürürdü sokakta. Okumuyorsa, kendi kendine konuşurdu yüksek sesle, ailesinin bütün üyeleri gibi.”
Sayfa 144Kitabı okudu
HİÇBİR ŞEY NAMAZLA BİTMEZ; HER ŞEY NAMAZLA BAŞLAR!..
Sayfa 147Kitabı okudu
Der ki Cemal Süreya:
“Her şairin ilk yapıtı, bir kumaşın ilk metresi gibidir. Şair bütünüyle o ilk yapıtta, ilk dizelerde saklıdır. Gerisi boş laf!”
Sayfa 43Kitabı okudu
Mezartaşında şu yazar:Meselenin kökü, kökün meselesidir
“…eşiyle birlikte intihar eden yazar Arthur Koestler, 1979'da, kendisiyle yapılan bir konuşmada yöneltilen soruya bu karşılığı veriyordu.
-‘Mezar taşınıza ne yazılsın isterdiniz?’
-‘En iyisini yapmaya çalıştı; baktı ki ortaya çıkan yetersiz.”
Sayfa 56 - *Arthur Koestler & eşi Cynthia,1983 yılında birlikte intihar ettikten sonra Londra’daki Highgate Mezarlığı’na defnedilmişlerdir. Mezartaşları oldukça sade bir tasarıma sahiptir. Üzerinde şu yazar: “The root of the matter is the matter of the roots”Kitabı okudu