Peki kadınlık durumunda kadının varlığını gerçekleştirmesi için açık yollar hangileridir? "Bu yollardan hangileri onu çıkmaza sokar? Bağımlılık içinde bağımsızlığa nasıl ulaşılabilir? Kadının özgürlüğünü sınırlandıran koşullar nelerdir ve kadın onların ötesine geçebilir mi?" İkinci Cinsiyet'in önerdiği mücadele biçiminin esası, kadının kendisini erkeğe göre tanımlamamasıdır diyebiliriz.
Ciddiyet de inkâr edilebilir, ama oyun asla. Ama oyunu kabul etmek, istense de istenmese de tini kabul etmek demektir. Çünkü özü ne olursa olsun, oyun, madde değildir.
Pazar sabah kahvaltısına sıcak ekmek, simit alan bir kocam olsun istiyorum. Akşam eve gelirken, "Bir şey isti yormusun," diye soran bir koca.
Valla çok şey istemiyorum...
Oysa kadının durumu özel bir biçimde şöyle belirlenir: Her insan varlığı gibi özerk bir özgürlük olan kadın, erkeklerin ona Başka olmayı dayattığı bir dünyada kendini bulur ve seçer; onun aşkınlığı, özsel ve egemen olan başka bir aşkınlık tarafından sürekli olarak aşılacağından, bir nesne gibi donup kalması ve içkinliğe yazgılı olması beklenir.