Milletimizin, târihte yetiştirdiği büyük adamlarla, bu arada, dilimize, edebiyâtımıza, şâheserler kazandırmış, büyük şâirlerle iftihârı, eski bir Türk fâziletiydi. Eski Türkler, böyle büyüklerini, üstelik, bilerek, anlayarak, okuyarak severlerdi.
Kader, bu fâzileti bizden alıp,...
Türkçe'de -gak, -ak ekleri dil devriminden önce de, söz türetmek için kullanılmış. İstanbul ağzı yüzünden g sesi kaybolur elbette. Bıçgak, bıçak olur. Damgak, damak olur mesela.
Fransızca "attaque" hücum etmek, saldırmak eylemlerinin ad hali.
Attaque aklıma...
Rasûlullah Efendimiz (s.a.v) şöyle buyurmuştur:
"Müminin dili kalbinin arkasındadır. Bir şey konuşmak istediği zaman önce onu kalbiyle düşünür. Sonra onu diline döker. Münafığın dili ise kalbinin önündedir. Bir şeyi kastettiğinde onu diline döker, kalbiyle düşünmez."